Avşar konuştuklarının arkasında olduğunu açıkladı ve düşünce özgürlüğünü hatırlattı.
Hukukçular davayı gösteri olarak yorumladı.
Türkiye bir kez daha düşünce ve ifade özgürlüğüne müdahale niteliğinde bir davayı konuşuyor. Tıpkı Elif
Şafak ve Orhan Pamuk'a açılan davalar gibi. Bu defa da yargının hedefindeki isim yine Türkiye'nin ünlü simalarından biri.
Hülya Avşar.
Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı Hülya Avşar'ı "Kin ve Nefret Uyandırmakla" suçluyor. Gerekçe Avşar'ın demokratik
açılımla ilgili
Gazeteci Devrim Sevimay'a verdiği röportajdaki sözleri. Avşar "Ben sonuna kadar Türk'üm; ama bu Kürtleri yok saymak, onlara etnik
baskı yapmak anlamına gelmemeli." demişti. Bu ifadenin suç sayılması hukukçuları bile şaşırttı.
Hülya Avşar soruşturmayla ilgili ilk açıklamasını dün
akşam İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaptı. Ünlü
oyuncu iddiaları "ayıp birşey" diyerek yorumladı.
Avşar şaşkındı ve bunu açık açık söyledi. Ama verdiği ropörtajın arkasında duracağını da açıkladı.
Dava kamuoyu tarafından Hülya Avşar'a "
Demokratik Açılım" soruşturması olarak yorumlandı. Çağdaş Gazeteciler Derneği gibi bazı örgütler duruma tepki gösterdi ve Türkiye'nin uluslararası kamuoyunda itibarının sarsıldığını açıkladı.
Türkiye'nin
Avrupa Birliği İlerleme Raporunu beklediği şu günlerde yeniden böyle davalarla gündeme gelmesi de manidar bulundu. Rapor 15 Ekim'de açıklanacak. Raporun ana hatlarının netleştiği ve ilk maddeye göre Türkiye'den "Demokratik Açılımla" ilgili gelişmelerin beklendiği belirtiliyor. Ancak düşünce ve ifade özgürlüğüne yapılan bu müdahalelerle birilerinin yine Türkiye'yi zor durumda bırakmaya çalıştığı da açıkça görülüyor.