Hükümet, 20 ile 40 milyar dolar arasında bir rakam bekl
erken, IMF pazarlıktaki son teklifini
Hazine'ye iletti.
Türkiye'ye verilebilecek paranın normal şartlarda 15 milyar doları geçmeyeceğini belirten Fon temsilcileri, pazarlıkla bu miktarı 19 milyar dolara çıkardı. Hükümet yetkililerinin ise ABD'deki görüşmelerde Fon'dan en az 30 milyar dolar istediği belirtiliyor. Türkiye'nin, IMF'deki reform sürecinde 2006 yılı ve sonrasında kotası artırılınca, borç alabilme imkânı da genişledi. Türkiye, kotasının 10 katı
kredi talep etmesi durumunda 20 milyar dolar kaynak kullanabilecek.
Hazine yetkilileri, Fon yöneticilerine "Türkiye IMF ile yaptığı
anlaşmayı başarı ile tamamladı. Bu başarı hikâyesi sizin için de iyi bir referans oldu. Türkiye'nin farkı olsun. Normalin üzerinde bir miktar bekliyoruz." talebini iletti. Fon yöneticilerinin ise bu isteğe, "
Küresel kriz sebebiyle birçok
ülkeden talep var. Ancak size özel durumunuz sebebiyle tanıdığımız kotayı artırabiliriz." karşılığını verdi. Geçen hafta yapılan
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında Baş
bakan Recep
Tayyip Erdoğan, IMF'den 20 ila 40 milyar dolar kredi alınabileceğine ilişkin açıklamada bulunmuştu.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek ise IMF'den gelmesi muhtemel para hakkında açıklama yapmaktan kaçınıyor. Fon ile Türkiye'nin menfaatleriyle uyumlu bir program üzerinde çalıştıklarını belirten Bakan Şimşek, finansman boyutu ve zaman konusunda açıklama yapmanın erken olduğu görüşünde. Şimşek, "Görüşmelerde önemli bir mesafe kat ediliyor, ama
teknik düzeyde daha üzerinde çalıştığımız birçok konu var." diyor.
Hükümet yetkilileri arasında IMF ile muhtemel anlaşmanın türü konusunda henüz mutabakata varılmış değil. Ancak ağırlık kazanan görüş, ihtiyati
stand-by yapılması ve kaynağın gerek duyulması halinde kullanılması. Edinilen bilgilere göre Türkiye'nin anlaşmada normal stand-by ya da ihtiyati stand-by konusunda tercihini yapmamış olması Fon yetkilileri tarafından şaşkınlıkla karşılanıyor. Türkiye'nin teknik çalışmalarını yürüttüğü ihtiyati stand-by ile daha önce gerçekleştirdiği normal stand-by arasında büyük farklılık bulunmuyor. Her iki anlaşma arasındaki temel fark, kredi kullanımında ortaya çıkıyor. İhtiyati stand-by anlaşmasında, anlaşma yapan ülke likidite sıkışıklığı çekmesi halinde IMF'den acil kredi çekebiliyor. Normal stand-by düzenlemesi ise doğrudan kaynak kullanabilme güvencesi sağlıyor. İhtiyati stand-by'ın süresi 1-1,5 yıl arasında iken, normal stand-by anlaşması 4-5 yıl sürüyor.
Türkiye'nin kredi kotası artırıldı
Türkiye'nin, IMF'deki reform sürecinde 2006 yılı ve sonrasında artırılan kotası, borç alabilme imkânını da genişletti. Türkiye'nin 964 milyon SDR (özel çekme hakkı) olan kotası 1,2 milyar SDR'ye çıkarılmıştı. Bu da 2 milyar dolara denk geliyor. Türkiye, kotasının 10 katı kredi talep etmesi durumunda 20 milyar dolar kaynak kullanabilecek. 2001 krizinde Türk hükümeti, kotasının 16 katı kredi kullanmıştı. IMF ile yeni anlaşma yapan
Macaristan ise kotasının 20 katı oranında kredi almaya hak kazandı.
ZAMAN