Ekonomisi katlanarak büyüyen
Türkiye,
Azerbaycan,
Kazakistan,
Türkmenistan,
Özbekistan ve
Kırgızistan'ın milli hasılası 600 milyar dolara dayandı.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından 'ayakta duramazlar' yorumlarına muhatap olan Türk cumhuriyetleri hızla büyüyor. Ekonomi alanında yakalanan performans, uluslararası kuruluşlar tarafından dikkat
çekici bulunuyor. Azerbaycan,
Kazakistan,
Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan'ın 1995'ten bu yana ortaya koyduğu gelişme, Uluslararası Para Fonu'nun son raporuna da yansıdı. Azerbaycan, 12 yıl önce 3,5 milyar dolar olan
milli gelirini bu yıl 33 milyar dolara çıkarıyor. Kazakistan'daki kişi başına gelir, Türkiye'yi geçip 5 bin 592 dolara yükselecek. Türkmenistan'ın
büyüme oranı yüzde 600'e ulaştı. Özbekistan ile Kırgızistan da toparlanma sürecini hızla tamamlıyor. Gayri safi milli hasılası 400 milyar dolara yükselen Türkiye ise bu sene sonunda 2,5 kat büyümüş olacak.
Doğalgaz ve petrol gibi zengin kaynaklar,
bölge ülkelerine eşsiz bir fırsat sunuyor. Türk dünyasının, 'enerji oyununun yeni aktörleri' haline geldiğini belirten uzmanlar, "İstikrarın kalıcı olması büyümenin devamı açısından önemli. Dünya,
Hazar Denizi etrafındaki başarı hikâyesini gelecekte daha çok konuşacak." diyor. Bu ülkelerde yatırım yapan Türk işadamları da gelecekten umutlu.
TUSKON Başkanı
Rızanur Meral, "Orta
Asya, Türk müteşebbisler sayesinde global dünyayı algılamakta yaşadığı zorlukları üzerinden attı.
Türk okullarının katkıları da inkar edilemez." değerlendirmesinde bulundu.
Çalık Holding'in patronu Ahmet Çalık da, başarının altında '
yönetim becerisi ve istikrar'ın yattığını belirtiyor.
IMF, altı Türk devletinin 12 yılda gösterdiği
ekonomik gelişmeyi masaya yatırdı. Fonun hazırladığı rapora göre, 1995'ten bu yıla kadar geçen süreçte bu ülkelerin gayri safi milli hasıla bakımından gösterdikleri gelişme takdire şayan. Azerbaycan'ın ekonomisi 9,5 kat büyürken, bu oran Türkmenistan'da 5,9; Türkiye'de ise 2,4 oldu. 4 milyon 717 bin metrekarelik bir alanı kaplayan Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan'ın toplam gayri safi milli hasıla büyüklüğü de 600 milyar doları bulacak. Azerbaycan,
Orta Asya'daki en hızlı büyüyen ülke konumunda. Son 12 yılda 3,5 milyar dolarlık yurtiçi hasılasını 10 kata yakın artırarak 33 milyar dolara çıkarmayı başardı. Ülkede kişi başına düşen milli gelir 4 bin dolar seviyesinde. İhracatı 4,7 milyar doları buldu. 2005'te yakaladığı yüzde 26,4 oranıyla Çin'i bile geride bıraktı.
Topraklarının altında önemli miktarda petrol ve doğalgaz rezervi var. Çokuluslu şirketler, özellikle enerji yatırımları için
Bakü yönetiminin kapısını sık sık çalıyor. Türkiye-Azerbaycan İş Konseyi Başkanı
Cengiz Gül, ülkeye enerji için gelen uluslararası
sermayenin beraberinde inşaattan bankaya pek çok sektördeki yatırımı da peşinden taşıdığına vurgu yapıyor. Ülke, yüzyılın projesi Bakü-Tiflis-
Ceyhan Boru Hattı'nın sağladığı katkı ile, son yıllarda en fazla
yabancı yatırım alanlar arasında yer aldı.
Petrolden yıllık 8 milyar dolar gelir elde eden Azeri yönetimi, bu rakamı 11 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor.
Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) üyeleri ile gümrüksüz ticaret yapma avantajını da kullanıyor.
Bölgedeki bir diğer
yıldız ülke ise milli gelirini 84 milyar dolara taşıyan Kazakistan. Nüfusu 15 milyona yaklaşıyor. Kişi başına gelirde ulaştığı 5 bin 592 dolarla Türkiye'nin önüne geçmesi bekleniyor. Ülkenin petrol ve maden gelirlerini değerlendirilmeye başladığını belirten Türkiye-Kazakistan İş Konseyi Başkanı
Oktay Varlıer, "Çok ciddi ve oturmuş bir yönetim sistemi var. Cumhurbaşkanı Nursultan
Nazarbayev oldukça vizyon sahibi." tespitini dile getiriyor.
Astana yönetimi, petrol
boru hatlarına yatırım yapılmasının yanı sıra
gıda, gıdanın işlenmesi,
tekstil ve inşaat gibi belli sektörleri öncelikli yatırım alanları ilan etti, önemli teşvikler sundu. Çin'le ilişkilerini geliştirmeye başladı. Geniş topraklarında tarımı ve tarıma dayalı
pamuk gibi sanayileri de geliştiren Kazak devleti, petrolün alternatifi biyodizelin önemli hammaddesi kanola yetiştirilmesine yönelik çalışmalar başlattı. Ülkedeki Türk işadamlarının yatırım tutarı 3 milyar doları buluyor. Önemli müteahhitlik projelerine
imza atan Türk yatırımlarının başında başkent Astana Hava Limanı da yer alıyor. Bu inşaatı üstlenen Alarko Holding'de koordinatörlük görevi de yapan Oktay Varlıer, "İstikrar oldukça büyüme devam edecektir." diyor. Kazakistan'a bağımsızlığından sonra büyük yatırım yapan
Okan Holding'in patronu Bekir Okan, ülkenin ekonomik gelişmesini sürdüreceğine inanıyor. Okan, "Bunun temelinde istikrar, çok akıllı başarılı bir
cumhurbaşkanı var. Serbest piyasa ekonomisi uygulanıyor, büyüme gerçekleşiyor ve yabancı sermaye yatırım yapıyor. ifadelerini kullanıyor.
Doğalgaz geliri inşaata
Türkmenistan, sahip olduğu doğalgaz rezervleriyle Ankara'nın olduğu kadar
Moskova ve
Pekin ile birlikte
Avrupa başkentlerinin de gündeminde. Ülke yakın geçmişte Devlet Başkanı Saparmurat Türkmenbaşı'nın vefatı ile sarsıldı. Doğalgazdan elde ettiği geliri iyi yönetmeyi başaran Aşkabat, ülkenin toplam milli gelirini 23,7 milyar dolara taşıdı. Şantiye haline gelen başkentte
gayrimenkul fiyatları oldukça yüksek seyrediyor.
Enerji kaynağından elde edilen gelirin inşaat ve tarıma yatırıldığını aktaran Türk-Türkmen İş Konseyi'nin başkanı Ali Rıza
Arslan, bu sayede kişi başına gelirin önemli ölçüde arttığını vurguladı. Türkmenistan'da iş yapan Türk şirketlerinin başında Çalık Holding geliyor. Holdingin ülkede enerjiden tekstil ve inşaata birçok alanda büyük yatırımı bulunuyor. Aynı zamanda Emsaş İnşaat'ın patronu olan Arslan, Türk müteahhitlerin yurtdışında gerçekleştirdikleri projelerin yüzde 20'sinin Türkmenistan'da olduğu bilgisini verdi. İnşaattaki canlılığın dikkat çektiği bir diğer ülke de Özbekistan. Ülkedeki altyapı projelerinin önemli fırsatlar sunduğunu dile getiren Türk-Özbek İş Konseyi Başkanı
İsmail Kavuncu,
Taşkent yönetiminin
gelişim sürecini iyi yönettiğini ifade ediyor. Özbekistan'da gelişen sektörler listesinde tekstil de ilk sıralarda geliyor.
Türkiye, 2,5 kat büyüdü
Uluslararası Para Fonu'nun verilerine göre, Türkiye son 12 yılda 2,5 kat büyüdü. Ekonomik ve
siyasi istikrar geleceğe umudu artırıyor. Zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarına sahip Türk cumhuriyetleri, enerji oyununun yeni aktörleri haline gelirken, boru hatları sebebiyle
Adana-Ceyhan da dünyanın en önemli enerji terminaline dönüşüyor. Bu durum Türkiye'nin jeostratejik önemini hızla artırıyor.
Türk okulları gönüllü elçi gibi çalışıyor
Türkiye'nin Orta Asya Türk cumhuriyetleri ile ekonomik ilişkilerinin gelişmesinde Türk müteşebbisler tarafından açılan okullar önemli katkılar sağlıyor. Türkiye İşadamları ve
Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından
Eylül 2006'da İstanbul'da düzenlenen
Avrasya Zirvesi'nde Türk okullarından
mezun öğrenciler tercümanlık yapmıştı. TUSKON Başkanı
Rızanur Meral'e göre bu okullardan mezun olanlar sadece tercümanlık yapmıyor aynı zamanda iş hayatına da atılıyor. Hem kendi üyelerinin hem de üye olmayan firmaların o ülkelerde distribütörlüklerini de yapan gençler, yetişmiş
eleman ihtiyacını da karşılıyor.
Türkiye Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Arslan ise, "İnsanlar dost oldukları için
alışveriş yapar. Biz hem dostuz hem kardeşiz. Türk insanını tanıyan bu öğrenciler çok güzel bir altyapı oluşturdu. Türkçenin dışında Rusça ve
İngilizce bilmeleri
iletişim kanallarını açık tutuyor. Kültürümüze yakın olmaları sebebiyle verilen işi sahipleniyorlar. Bu potansiyeli iyi değerlendirmeliyiz." diye konuşuyor. TUSKON Türkiye'nin bölgedeki büyümeden daha fazla pay alabilmesi için Avrasya Zirvesi'ni geleneksel hale getirecek.
IMF raporundan bazı tespitler
IMF raporuna göre söz konusu son 12 yılda Türkiye, ihracatını 38,1 milyar dolardan 72,5 milyar dolara, Kazakistan 5,3 milyar dolardan 30,1 milyar dolara, Özbekistan 3,7 milyar dolardan 5 milyar dolara çıkardı. 2005 itibarıyla Türkmenistan'ın ihracatı 4,7 milyar doları bulurken, Kırgızistan'ın ihracatı 759 milyon dolarda kaldı. 2005'te en büyük
dış ticaret açığını 28,7 milyar dolarla Türkiye verirken, en yüksek dış ticaret fazlasını 12,6 milyar dolarla Kazakistan yakaladı.
Zaman