Genel Başkan
Nuri Gürgür, tavrını hükümetten yana ko-yuyor ve, "Sorunun çözümü elzemdir." diyor.
Demokratik
açılım konusunda ne söyleyeceği en çok merak edilen isimlerden biri olan Türk Ocakları Genel Başkanı Nuri Gürgür, tavrını çözümden yana koydu.
Ankara Ticaret Odası (ATO)
meclis başkanlığı görevini de yürüten Gürgür, "Bu sorunun çözümü elzemdir." diyor ve
CHP ile MHP'nin sürece mutlaka katkı yapması gerektiğini belirtiyor.
Milliyetçi kesimin önde gelen isimlerinden Türk Ocakları Başkanı Gürgür, iki büyük partiye şu öneride bulunuyor: "Muhalefet, sorunu sadece iktidarın iradesine terk edemez. Her siyasî merkez, kendi projesini ortaya koymalı."
Projeye '
Kürt açılımı' denilmesinden rahatsız olan Nuri Gürgür, "Etnik ideoloji ilkelliktir, bağnazlıktır. Buna saplanıp kalmak manevî dünyamızı köreltir." uyarısında bulunurken, meseleye '
demokratikleşme' perspektifinden bakılması-nın daha doğru olacağını vurguluyor.
Türk Ocakları Başkanı Nuri Gürgür, meselenin hemen birkaç adımla hallolamayacağının farkında. Bu açıdan gerçekçi olunmasını istiyor. Bir örnek olarak da
PKK'nın üst düzey yöneticilerini gösteriyor. Bunların niteliksiz insanlar olduğunu savunurken, "Barış ortamında şimdiki statülerini sürdüremezler. Dağda
kral gibi yaşayanlar sıradan hayata razı olmaz." diye konuşuyor. Dolayısıyla çözüm sürecini baltalayabilecekleri uyarısını yapıyor. PKK'nın da basit bir
silahlı
terör örgütü olmadığına vurgu yaparken, "Milyarlarca dolarlık ekonomiye, yurtiçi, dışı organizasyona, belediyelere, giderek keskinleşen aidiyet şuuruna sahip belli bir tabana hükmeden bir örgütle karşı karşıyayız." diyor.
Gürgür, 'kırmızı çizgilerini' ise şöyle sıralıyor: "Türkiye'nin üniter yapısı ve Türkçenin hayatımızdaki yerinin zedelenmemesi lazım. Ortaöğrenimde resmi statüde
Kürtçe yanlış, Türkiye'ye
ihanet olur. Üniversitelerde ise Kürtçe seçmeli
ders olarak müfredata konulabilir. Hatta 'Kürt
Araştırma Enstitüsü' kurulabilir. Genel af gibi, PKK için hayati önem taşıyan hususlar, PKK silah bırakmadan ele alınmamalıdır."
Demokratik Toplum Partisi (DTP)'nin tavırlarını eleştiren Gürgür, "Öcalan'ın liderliğini tartışılmaz sayıp onun taleplerini her fırsatta açıklamak için yarıştıkları sürece özlediğimiz, beklediğimiz gerçek siyasi açılım tablosuna yardımcı olamazlar." görüşünü dile getiriyor. Türk Ocakları Başkanı, demokratik standartların yükseltilmesi konusunda DTP'nin de yardımcı olmasını istiyor.
Temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını
destekliyor ama bunun siyasallaşmasına karşı. Kürt vatandaşların dillerini ve kültürlerini diledikleri ölçüde yaşamalarına bir itirazı yok.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)'nin ağır eleştiriler getirdiği Kürtçe yer isimleri konusunda da halkın tercihlerine saygı duyulması gerektiğini savunuyor. Kürt vatandaşlara da şöyle sesleniyor: "Bu topraklarda bin yılda meydana gelen muhteşem bir
medeniyet var. Musikisiyle, mimarisiyle, günlük yaşamıyla, insani ilişkileriyle bu medeniyet, kültür ortak malımızdır. Itri,
Sinan, Fuzuli,
Necip Fazıl, A.
Hamdi Tanpınar, Kemal Tahir hepimizin ortak gurur kaynağıdır. Bu anlamda etnik köken farkı hiçbir önem taşımıyor. Irkçılık yapmak, ortak kültürü inkar olur."