Projeye ilişkin AA muhabirine bilgi veren
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektör Danışmanı Doç. Dr.
Ergün Yolcu, üniversitenin merkez yerleşkesinin tamamını ana kapıdan itibaren
yerli ve
yabancı turizme açmak için yaklaşık 7-8 aydan beri bir çalışma yürütüldüğünü, bu çalışmaya
Beyazıt Yangın Kulesinin de dahil olduğunu söyledi.
İÜ ana binasının 1864-1866 yılları arasında yapıldığını ve gelen ziyaretçileri üniversitenin tarihi kapısıyla karşılayacaklarını dile getiren Yolcu, ana kapıdan girdikten sonra sağ tarafta
Fatih Sultan Mehmet tarafından 1458 yılında yaptırılan ve şu anda kalıntılarının dahi olmadığı ilk sarayının inşa edildiği alan ile bahçenin sağı ve solunda biniş köşkü olarak bilinen iki köşkün t
anıtılarak tarihteki öneminin anlatılacağını kaydetti.
Yolcu, üniversite yerleşkesi içinde 1933-1945 yılları arasında İÜ'ne gelen
Alman öğretim üyeleriyle ilgili anıt ile 1955 yılında yapılan
Atatürk ve Gençlik Anıtının ziyaretçilere tanıtılmasının ardından ana bina içinde üniversiteye
bağış yoluyla gelen ve paha biçilemez olan resim sergisi, 2.
Abdülhamit tarafından yapılan ve
restore edilen kütüphane, havuzlu bahçe ile öğretim üyeleri ve senatonun çalışma yaptığı odaların gezdirileceğini anlattı.
Projenin birinci aşamasını oluşturan
İstanbul Üniversitesinin merkez yerleşkesini bu yılın sonuna kadar açmayı planladıklarını belirten Yolcu, ikinci aşamanın ise Beyazıt Yangın Kulesinin ziyaretçilere açılması olduğunu söyledi.
-KULEDEKİ HAVA DURUMUNU BELİRTEN IŞIKLAR DEVAM EDECEK-
Yolcu,
kulenin
restorasyonuna ilişkin şu bilgileri verdi:
''İstanbul 2010
Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, Beyazıt Kulesinin restorasyonunu yapacak. Çalışma kapsamında kulenin iç kısımları restore edilecek. İnsan sirkülasyonu olacağı için merdivenlerinden başlayarak iç mekan tavanındaki resimli süslemeler tekrar elden geçirilecek. Ayrıca kulenin üst kısımlarındaki taşların bazılarında ufak tefek oynamalar olmuş. Onlar tekrar zarar vermeyecek şekilde restore edilecek. Bunun için izin alınmak üzere gerekli başvurular yapıldı. O izinler de tamamlanmak üzere. Yıl sonuna kadar 2010 Avrupa
Kültür Başkenti Ajansı ile birlikte kuleyi turizme kazandıracağız. 2011 yılı başında ise yerli ve yabancı ziyaretçilere açılacak.''
Ergün Yolcu, Beyazıt Yangın Kulesinde eskiden yakılan yeşil ışığın havanın yağmurlu, sarı ışığın sisli,
mavi ışığın da açık hava olacağı anlamına geldiğini, restorasyonun ardından kulenin bu simgesel özelliğinin korunacağını bildirdi.
-''TULUMBACILAR CANLANDIRMA YAPACAK''-
Kulenin geçmişteki fonksiyonuna uygun canlandırmaların da yapılacağını dile getiren Yolcu, ''Kulenin ilk yapıldığı dönemdeki
yangın ihbar fonksiyonuna uygun olarak hafta sonları tulumbacılar tarafından canlandırma yapılacak. O dönemde
nöbet tutan gözcülerin yangını aşağıya haber vermesinin ardından tulumbacıların tulumbalarıyla birlikte çıkarak yangına müdahale edişlerinin canlandırması yapılacak'' dedi.
Yolcu, son inşasında toplam 115 metre yüksekliğe ulaşan kulenin İstanbul'un çok farklı semtlerinden görülme şansı olmasına karşın ışıklandırma yapılmadığı için gece görülemediğini de belirterek, ''İstanbul Üniversitesinin tarihi kapısı ile Beyazıt Yangın Kulesi, gece de görülebilmesi için ışıklandırılacak. Işıklandırma ile İstanbul siluetine bu tarihi yapıyı da katacağız'' diye konuştu.
İstanbul Üniversitesi yerleşkesi ile Beyazıt Yangın Kulesi
gezisi için 1 ve 1,5 saatlik iki farklı program düzenlemeyi planladıklarını ve gezi sırasında ziyaretçilere
Türkçe ve İngilizce'nin yanı sıra 12 farklı dilde bilgi verileceğini anlatan Yolcu, ziyaretlerin ilk aşamada Salı,
Perşembe ve Pazar günleri öğlenden önce ve sonra olmak üzere 4 kez planlandığını, ancak talebe göre ziyaret gününün artabileceğini söyledi.
Yolcu, ziyaretçiler için kule çevresinde veya havuzlu bahçede çeşitli dinlenme mekanları da hazırlayacaklarını belirtti.
Projenin maliyetinin 600-800 bin TL civarında olduğunu ve bunun büyük kısmının İstanbul 2010
Avrupa Kültür Başkenti Ajansından talep ettiklerini belirten Yolcu, üniversitenin de hem ana binanın tekrar elden geçirilmesi, hem de kule için mali katkı sunacağını ifade etti.
Yolcu, üniversite yerleşkesinin tarihi yarımadada bulunması nedeniyle kuleye çıkacak ziyaretçilerin tarihi yarımadayı 360 derece görme şansına da sahip olacağını belirterek, ''Bu projeyle birlikte İstanbul Üniversitesini hem bilimsel olarak, hem de tarihsel ve kültürel olarak ziyaretçilerimize tanıtacağız'' dedi.
-BEYAZIT YANGIN KULESİ-
Çıkan yangınları haber vermek amacıyla 1749 yılında 85 metre yüksekliğinde ve ahşap olarak inşa edilen Beyazıt Yangın Kulesi, gözetleme yerine kadar 180 basamaktan oluşuyor. 1756 yılındaki Cibali yangınında yanan ve 1826'da yeniden yapılan kule, yeniçeri ayaklanmasında ikinci kez yandı.
Sultan II. Mahmut zamanında 1828 yılında üçüncü kez Senekerim Balyan'ın mimarlığı altında tekrar yapılan Beyazıt Yangın Kulesi, nöbet katı, işaret katı ve sancak katı olmak üzere üç bölümden oluşuyor.
Yangının gündüz sarkıtılan sepetlerle, gece ise
fener yakılarak haber verildiği kule, 1997 yılında başlayan restorasyon çalışmalarına kadar kullanılamayacak durumdaydı.