Topbaş, Tuzla'ya bağlı Akfırat ve Orhanlı beldelerindeki yatırım ve hizmetlerin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, İstanbul'un, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın takip ettiği bir şehir olduğunu söyledi. İstanbul'un Türkiye'yi taşıdığını, son 50 yılda 12 milyon göç aldığını belirten Topbaş, “Göç sırasında, o zamanki yönetimler altyapıyı hazırlamış olsalardı, bu sıkıntılar olmayacaktı. Faklı şeyleri konuşuyor olacaktık. Maalesef o eksiklikleri giderme sorumluluğu bize yüklendi. Başbakanımızın belediye başkanlığı yapmış olması bizim için büyük şans. Çünkü belediyelerin Türkiye'deki yetki ve güçlerini artırdı” diye konuştu. 2004'teki yasal düzenlemeyle 152 köyün sorumluluğunun İstanbul Büyükşehir Belediyesine verildiğini anımsatan Topbaş, belediyenin daha büyük bir alana hizmet etme sorumluluğunu aldığını ifade etti. Yaklaşık 5 yıldır İstanbul'a yaptıkları yatırımların toplamının 22.5 katrilyon olduğunu, bunun 11.4 katrilyonunun sadece ulaşım için kullanıldığını belirten Topbaş, belde ve ilçelere de 17 katrilyon yatırım gerçekleştirdiklerini aktardı. “İSKİ geçmişte personelin maaşını ödeyemezken, 4.5 katrilyon yatırım yaptı” diyen Topbaş, “Kaynakları doğru kullanırsanız, adam ve para yönetimini iyi bilirseniz sonuçları da ortaya çıkar” dedi. İstanbul'da birçok şeyin değiştiğini, bazılarının siyasi olarak bunu farklı değerlendirebileceklerini söyleyen Topbaş, şöyle devam etti: “(Bu makamı ele geçirsek) diyenler de çıkacak. Bazıları bu makamları ele geçirmeye, bunun için de birtakım yalan ve iftiralar ortaya koymaya çalışıyorlar. Tren raydan çıkar, biz raydan, yoldan çıkmayız. Bizi başkalarıyla karıştırmasınlar. Birtakım belgelerle konuşmaya çalışanlar, tövbe mi ettiler? Biz neler olduğunu biliyoruz. Ben iş yapıyorum. Kimsenin kuruşunu kimseye yedirtmeden hizmet etmeye çalışıyorum. İETT'ye bin 600 civarında eleman alındı. Bir tane tanıdığımı almadım. Geçmişte nasıl kadrolaşıldığını, İSKİ dönemini biliyoruz. Çankaya Belediye Başkanı söylüyor; (Yamyamlardan kurtulamıyorum) diyor. Nöbet değişimi yaptık, geldik. (Ben ne alacağım, sen ne alacaksın...) Yeni Cami'nin güvercinleri gibi. Biz yapıyorduk ya bunlar da yapıyor zannediyorlar. Kimse bize çamur dahi atsa leke tutmaz hamd olsun. Biz hizmete sevdalıyız. Niye? Daha güzel bir İstanbul ortaya çıkarmak adına.” “İSTANBUL'DA ÇOK CİDDİ MESAFELER ALDIK” İstanbul'da çok ciddi mesafeler aldıklarını vurgulayan Topbaş, göreve geldiklerinde toplu taşıma araçlarına binenlerin sayısının günde 3 milyon 900 bin kişi olduğunu, şimdi ise bu sayının 6 milyona ulaştığını söyledi. İstanbul'daki metro hattını 44 kilometreyken devraldığını, 5 yılda 29 kilometrelik hattı tamamladıklarını, 63 kilometrelik metro çalışmasının devam ettiğini anlatan Topbaş, şöyle devam etti: “İstanbul'un altyapısından çevre düzenine kadar her noktasında çalışmalar yapıyoruz. Şile'nin Ağva'sında doğal gaz kullanıyorlar. Adalar'a denizin altından doğal gaz götürdük. Akfırat ciddi su sıkıntısı yaşıyordu. Göreve geldiğimizde bu sorunu giderdik. İstanbul'da doğal gaz kullanılmasaydı, yılda 5 bin 700 civarında kamyon kömür taşıyor olacaktı. Bin 400 civarında kamyon kül atıyor olacaktı. Bu bölgede yaptığımız yatırımlar toplamı 191 trilyon ve bu bölgeye yapılan yatırımların 146 trilyonunu İstanbul Büyükşehir Belediyesi gerçekleştirdi. Formula, burası için bir fırsat oldu, bölgeyi düzenledi. Sadece Formula çevresi için 250 bin ton asfalt döktük.” "BURSU İPTAL EDİLEN ÖĞRENCİ CHP'NİN ÖNÜNE GİTSİN" Belediyelerin öğrencilere verdiği burslara da değinen Topbaş, “Öğrenciler, burs alamadıkları için belediyemizin önüne kadar gelmişler. (Burs istiyoruz) diye slogan atmışlar. Ama bunların adresi, CHP'nin önü. Oraya gidecekler, oraya gitmeleri gerekiyor” dedi. “Hukukçuların ifadesiyle, bu bursun öğrencilere verilmesi memurlar üzerinde zimmet çıkmasına yol açar. Tüm memurlar, imza atan herkes bu parayı cebinden vermek zorunda kalır” diyen Topbaş, şöyle devam etti: “Adres CHP. Biz ne güzel her yıl 50 bin öğrencimize burs veriyorduk. Ama maalesef Anayasa Mahkemesine taşıyarak bunu iptal ettirdiler ve şimdi de diyorlar ki (Listeleri, paraları Ankara'ya gönderin. Oradan verilsin). Olur mu öyle şey? Biz bu burslardan bir tanesini bile kendi yakınımıza, tanıdığımıza yönlendirmedik. Bu nedenle bursların iptalini protesto yeri, CHP'nin il binası ve genel merkezidir. Adres gösteriyorum. Öğrencilerin 3 kuruşluk haklarına müdahale ederek mağdur ettiler. 30 bin burs da CHP'li İzmir Belediyesi veriyordu. Nerede bunun siyasi yanı?” Topbaş, daha sonra Akfırat ve Orhanlı'da tamamlanan 26 projeyi hizmete açtı. Akfırat ve Orhanlı'daki ulaşım, su, atık su, çevre düzenlemesi, park ve bahçe gibi alanlarda gerçekleştirilen projelerin toplam maliyetinin 191 milyon 234 bin 894 YTL olduğu, hizmete giren yatırımlardan Akfırat-Orhanlı arası TEM Köprüsü, Akfırat-Ömerli ve Formula 1 Yolu ile TEM-Kuzey Yanyol sayesinde bölgenin trafik yükünün rahatlayacağı belirtildi. "KILIÇDAROĞLU'NUN TARZI BU" Açılışın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Topbaş, “Kılıçdaroğlu, (Elimde başka bilgiler, belgeler, raporlar var. Hepsini açıklayacağız. İstanbul'da su sayaçlarıyla soygun yapıyorlar) dedi. Bu konuda ne diyeceksiniz?” şeklindeki soru üzerine, şunları söyledi: “Tabii Kılıçdaroğlu'nun tarzı bu. Ben onun tarzıyla kendisine cevap vermek istemiyorum. Genel müdürümüz dün gerekli cevabı verdi. Sayın Kılıçdaroğlu, bütün belgeleri açıklasın. Savcılığa suç duyurusunda bulunsun. Zaten geçmişte de buna benzer ithamlar yapılmış. Yargı süreçleri olmuş. Silivri'deki araziyle ilgili de imar komisyonu başkanı açıklama yaptı. O arazinin plan tadilatı, CHP'li üyelerin de bulunduğu imar komisyonundan oy birliğiyle geçti. Sayın Kılıçdaroğlu'nun bunların hepsinden haberi vardır. Şimdi kalkıp da büyükşehre, bizlere çamur atmaya, (O başkan orada oturamaz) demeye hakkı yok. Bu kararı millet verir.” Topbaş, bir gazetecinin, “Kılıçdaroğlu, (Topbaş rantın başkanıdır) diyor. İş adamlarına rant sağladığınızı iddia ediyor. Buna ne diyeceksiniz?” sorusuna da “O öyle söyleyecektir, çünkü onların beyinlerinde, zihinlerinde hep bu vardır. Bu rantı sağlama mantığı onlarda geliştiği için herkese o gözle bakıyorlar. Bir insan karşısındakini kendisi gibi bilir. Bu bizim kitabımızda asla yazmaz” yanıtını verdi.