- Kaçırılan Jandarma Uzman Çavuş Yetkin Beğen konuştu.
- 'Çevrede kadın ve çocuklar olduğu için silahımı kullanmadım'
- 'Ellerim ve gözüm bağlı şekilde bir saat yürütüldüm'
- 'Tekmelere ve hakaretlere maruz kaldım'
- Teröristler olayları organize etmek için bölgeye geldiklerini söylemiş.
- Uyuşturucu operasyonu olup olmayacağını sormuşlar.
Lice'deki karakol yapımı gerginliğinin ardından Diyarbakır-Bingöl karayolunda teröristlerce kaçırılan ve 4 gün sonra serbest bırakılan Jandarma Uzman Çavuş Yetkin Beğen, yaşadıklarını ayrıntılarıyla anlattı. Yıllık izninde ailesini ziyaret etmek için araç kiraladığını ve bu araçla akşam 17.30'da yola çıktığını belirten Beğen, Diyarbakır-Bingöl karayolunun Ziyaret Ovası mevkisinde önce yol üstünde bekleyen birkaç aracı ve bu araçların önündeki yüzleri maskeli 4 kişiyi gördüğünü söyledi.
Yolun kesildiği bölgeye yaklaşınca söz konusu noktaya yaklaşık 200 metre mesafede kayalıklar üzerinde oturan elinde uzun namlulu silah olan iki kişiyi fark ettiğini ifade eden Beğen, yolu kapatan şahıslardan ikisinin kenarda beklediğini ve ellerinde molotof kokteylinin bulunduğunu anlattı.
"Yolu kapatan şahısların silahlı olmaması ve önümde bekleyen diğer araçlarda bazıları kadın ve çocuk sivil vatandaşların olması nedeniyle yanımda şahsi güvenliğim için taşıdığım tabancamı kullanma gereği hissetmedim. Çünkü herhangi bir çatışmada yola 200 metre mesafede bekleyen eli silahlı kişilerin bize doğru hedef gözetmeksizin ateş edebileceğinden endişe ettim” diyen Uzman Çavuş Beğen, önünde bekleyen iki arabadaki küçük çocukların korku dolu yüzlerini unutamadığını vurguladı.
"Atılan tekmeler nedeniyle ondan fazla kez düştüm"
Öndeki sivil araçların hareket etmesiyle sadece kendi aracı kalınca rahatladığını dile getiren Beğen, şunları kaydetti:
"Yüzleri kapalı olan iki kişi yanıma yaklaştı ve kimliğimi istediler. Kendilerine kimliğimi verdim ve aldatma cevaplarla olay büyümeden kendilerini atlatmaya çalıştım. Ancak içlerinden biri kiraladığım aracın torpido gözünü kontrol etti ve tabancamı gördü. Bunun üzerine hemen yol kenarında bekleyen ve ellerinde molotof tutan iki kişiyi de çağırdı. Beni araçtan indirdiler. Tartaklayarak ellerimi arkadan bağladılar ve gözlerimi göz bağı ile kapadılar. Yol kenarında bekleyen eli silahlı iki kişiye de bağırarak bir şeyler söylediler ve beni aracın arka koltuklarına oturtarak arabaya bindiler. Yaklaşık 20-25 dakika yolculuk yaptık ve bilmediğim bir köy yolunda çalılıklar arkasında yarım saat bekledik. Sonra beklediğimiz yere gelen eli silahlı 3-4 teröriste beni teslim ettiler.
Teröristler tarafından tabancam, askeri ve sivil kimliklerim, cep telefonum, kol saatim ve 260 lira param gasp edildi. Ellerim arkadan bağlı ve gözlerim kapalı şekilde yaklaşık 50-60 dakika arazide yürüdük. Yürüyüş boyunca sürekli teröristlerin şahsıma, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve devlete ağır hakaret ve küfürlerine maruz kaldım. Yürürken zaman zaman aralarından biri gelip bana tekme atıyordu. Atılan tekmeler nedeniyle ondan fazla kez düştüğümü hatırlıyorum."
Teröristler tarafından Dibek Köyü kırsalına doğru götürüldüğünü anlatan uzman çavuş, çok sık kayalık ve ağaçlık bir yerde üç gün zorla alıkoyulduğunu belirtti.
Kenevir tarlalarına yönelik operasyonlara ilişkin sorular
Alıkonulduğu sürede sayıları 20-25 arasında olduğunu tahmin ettiği terörist grubunun içinde kaldığını ve bulundukları yere sürekli araçların gelip gittiğini kaydeden Uzman Çavuş Beğen, şöyle devam etti:
"Daha sonra aralarından biri bana ‘Kayacık Köyü/Lice’de meydana gelen olaylar nedeniyle alıkonulduğumu, terörist grubun Kayacık Köyündeki olayları organize etmek maksadıyla bu bölgeye geldiğini, Kayacık Köyüne arkadaşlarının sivil kıyafetli olarak gittiklerini açıklayarak olaylar büyürse beni Irak'ın kuzeyine götürebileceklerini, buna hazırlıklı olmam gerektiğini söyledi.
Bana daha sonra nerelerde çalıştığımı, hangi çatışmalara girdiğimi, bölgedeki askeri tertiplenmeyi, karakol ve üs bölgelerinde kaç asker ve ne kadar silah ile araç bulunduğunu sordular. Özellikle bölgedeki kenevir tarlalarına yönelik yeni operasyonlar planlanıp planlanmadığına yönelik soruları dikkatimi çekti. Ellerinde çok sayıda el yapımı patlayıcı (EYP) olduğunu ve hint keneviri yetiştirenlerin kendilerinden tarlalarını korumaları konusunda talepte bulunduklarını söylediler."
1 Temmuz akşamı kendisine iyi davranıldığı ve teröristlerin barış istediği gibi konularda konuşmaya zorlandığını anlatan Beğen, bu konuşmalarının kameraya kaydedildiğini tahmin ettiğini ifade etti.
"1 Temmuz akşamı beni BDP yetkililerine teslim edeceklerini söylediler ve yaklaşık yarım saat yürüdükten sonra bir yola indirdiler" diyen Beğen, kendisini ikisi silahlı 5 kişilik başka bir gruba teslim ettiklerini söyledi. Beğen, "Bu grup da aynı gece saat 21.30 sularında aralarında bir kadının bulunduğu dört kişilik başka bir gruba kendisini teslim ettiler. Gece saat 23.00 sularında Diyarbakır il merkezine vardık ve beni Ofis semtinde serbest bıraktılar" diye konuştu.
AA