Almanya'nın
Dresden kentinde düzenlenen AB ülkeleri Adalet ve İçişleri Bakanları gayri resmi toplantısına katılan Çiçek, toplantı arasında Türk gazetecilerine yaptığı açıklamada, ''Her zaman toplantılarda söylüyoruz. Terör konusunda maalesef çok hızlı işleyen bir mekanizma yok. Doğrusu biz istediğimiz hususları da gerek AB, gerekse başka ülkelerde yeteri kadar elde edebilmiş değiliz. Hala dünyada
terör politik enstrüman olarak kullanılıyor'' dedi.
Terörün başka bir ülkeden beklentileri elde edebilmek, kendi politikalarını uygulayabilmek için bir yöntem olarak kullanıldığını ifade eden Çiçek, ''Bunu bölgemizdeki gelişmelerden de açık bir şekilde görüyoruz. Teorik olarak herkes
işbirliğine var olarak görünüyor. Ancak somut adımlar söz konusu olduğunda bu konuda yeterli işbirliğinin olmadığını görüyoruz. Biz bu konuyu diğer toplantılarda da hep söylemeye çalıştık. İşbirliği, daha sonra operasyonel işbirliği, bunun yanında parasal kaynakların ortadan kaldırılması,
destek anlamına gelebilecek her türlü faaliyet konusunda işbirliği lazım'' diye konuştu.
Bunun tipik örneğinin Roj TV olduğunu ifade eden Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''AB ülkelerinde birçok terör
örgütüne destek sağlayan birçok
dernek ve örgüt var. Bunların faaliyetleri devam ediyor. Bunlar ortadayken işbirliği lafları da biraz havada kalıyor. Bunları burada söylüyoruz.
Türkiye bugüne kadar teröre karşı mücadeledeki başarısını; kendi halkının bu alandaki dayanışmasına, birlik ve beraberlik arzusuna, teröre karşı mücadele eden güçlerimizin bu noktadaki her türlü takdirin üzerindeki özverili çalışmasına borçludur. Terör konusunu uluslararası platformda gündeme getirmiş olmakla birlikte teröre karşı mücadelede en büyük gücü kendi içimizden bulduğumuza ve bulacağımıza inanıyoruz.''
Dresden'deki toplantıya katılan İçişleri Bakanı
Abdülkadir Aksu da, toplantının gündeminde Prüm anlaşmasının gündeme dahil edilmesinin bulunduğunu belirterek, ''Bu anlaşmanın amacı üye ülkeler arasında polis işbirliğinin geliştirilmesi. Bunda da öncelikli olan bilgi paylaşımıdır. Örneğin
parmak izi, DNA testleri, plakalar gibi polis bilgi sisteminin üye ülkelerle paylaşımı'' dedi.
Bu konuyu yıllardan bu yana dile getirdiklerini ifade eden Aksu, ''Terörle mücadelede, organize suçlarla mücadelede, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede işbirliğine önem verelim diyoruz. Bu konuda samimi olarak bir araya gelelim diyoruz. Prüm anlaşmasının amacı başta terörizm olmak üzere organize suçlar ve sınır aşan suçlarda polis işbirliğinin geliştirilmesi ve nihayet memnuniyetle gördük ki, üye ülkelerin tümü bu anlaşmanın
Avrupa hukukuna dahil edilmesinden yana görüş bildirdiler. Zaten bir kısmı da bunu kendi iç hukuklarında kabul etmiş ve yürürlüğe koymuşlar, diğer ülkeler de en kısa sürede bunu iç hukuk haline getirme konusundaki temennilerini bildirdiler. Bu da işin sevindirici bir boyutu'' dedi.