PKK’nın bu açıklamasıyla ilgili olarak Samanyolu Haber’e konuşan Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi, Anayasa Hukukçusu Vahap Coşkun çözüm sürecinin etkilerine ve PKK’nın süreçle ilgili gözetebileceği  yeni  stratejiye değindi.    

PKK’nın çekilme sürecini durdurmasının beklenmedik bir durum olmadığını söyleyen Coşkun, esas beklenmedik hareketin BDP heyetinin daha önce olduğu gibi Öcalan’la görüşerek böyle bir karar vermesi yerine, KCK’nın daha hızlı davranarak çekilmeyi durdurma kararını bildirmesi olduğunu ve bunu son derece dikkat çekici bulduğunu ifade etti.  

Bunun arkasında çeşitli sebepler bulunabileceğini belirten Coşkun, örgütün hükümete çözüm sürecinde gücün sadece onun elinde olmadığını, kendisinin de bir takım eylemlerle ve çeşitli faaliyetlerle süreç içerisinde aktif olduğunu göstermek istemiş olabileceğini, ayrıca Öcalan’ın konumunun da güçlendirilmek istenebileceğini değerlendirdi. 

Her şeyden öte, ateşkes yani çatışmasızlık halinin devamının hayati olduğu yorumunu yapan Coşkun, ‘’çatışmasızlık hali devam ettiği müddetçe süreç veya bitti şeklindeki yorumlar gerçeği yansıtmaz, kısa vadede bir çatışma beklemiyorum ’’ derken ‘’önümüzdeki dönemde açıklanacak bir demokratikleşme paketi ve atılacak önemli adımlarla da bu çatışmasızlık ortamı güçlenir’’ şeklinde konuştu. 

Süreçten en fazla memnuniyet bildiren toplumsal kesimin Doğu ve Güney Doğu bölgeleri olduğu belirten Coşkun, çatışmasız geçen 8 aylık süreçte halkın desteğinin  giderek büyüdüğünü ve halkın bu barış ve çatışmasızlık ortamını adeta satın aldığını dile getirdi.  

Toplumun barış konusunda ciddi manada bir talebi olduğunun önemini vurgulayan Coşkun, tarafların bu barışı sekteye uğratabilecek bir adım atmaktan çekinerek böyle bir durumda politik olarak zor durumda kalacaklarını da sözlerine ekleyerek  ‘’iki taraf da bu süreci baltalayan, bitiren taraf olarak toplum tarafından damgalanmak istemez, bu kritik faktör taraflarda strateji değişimine neden olabilir’ dedi