İkamet ettiği
Elazığ'ın Kovancılar ilçesine bağlı Yoncalıbayır Köyü'nden
terör olayları nedeniyle göç etmek zorunda kalan bir vatandaş, 'mal varlığına ulaşamaması ve taşınır, taşınmaz mallarının kullanılamaz hale gelmesi' nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemiyle Elazığ Valiliğine başvuruda bulundu.
Elazığ Valiliği Zarar Tespit Komisyonu, vatandaşa 1582 TL ödeme yapılmasına karar verdi. Yerinde
keşif yapan
komisyon, 'terör örgütünün baskını sonrasında köy halkının
Ekim 1993'te köyü tamamen boşalttığını,
Nisan 1994 tarihi itibariyle köye dönüşün başladığını, ancak bütün köy halkının dönmediğini' belirledi. Zarar tespit amacıyla hazırlanan raporda da 'köyün boşalma tarihinin sonbahar ayına denk gelmesi nedeniyle tahıl ekimi yapılamadığı, köye dönüşün ise Nisan 1994 tarihinde gerçekleştiği dikkate alındığında, köy halkının mal varlığından 1 yıl süreyle yararlanamadığının kabul edildiği, bu çerçevede
davacının zararının, zilyedliğinde bulunan araziler için 1 yıl üzerinden 1.582,35 TL olarak hesaplandığı' kaydedildi.
Valilik, bu raporu dayanak alarak, köyün boş kaldığı 1 yıllık sürede davacıların evinin
doğal yıpranma dışında herhangi bir zarar görmediği gerekçesiyle davacıya 1.582 TL ödenmesine karar verdi.
Davacı ise köye 1994 yılında dönmediğini iddia ederek kararın iptali ve uğranıldığı belirtilen zarar karşılığı 46 bin TL maddi, 5 bin TL
manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açtı.
İDARE MAHKEMESİ KARARI
Davayı görüşen Elazığ İdare Mahkemesi, 'davacının köye dönüş tarihinin araştırılması ve köyün boşaltılmasından köye döndüğü tarihe kadar geçen süreçte uğradığı zararın tespiti ve tazmini gerekirken, tüm köy halkının 1 yıl süreyle mal varlığına ulaşamadığı kabulünden hareketle davacının sadece 1 yıllık zararının ödenmesi yolundaki dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı' gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verdi.
İdare Mahkemesi, davacının maddi tazminat istemini, bu aşamada karşılanma olanağı bulunmadığı gerekçesiyle, manevi tazminat isteminin ise süre aşımı nedeniyle reddetti.
Elazığ İdare Mahkemesi'nin bu kararının temyiz edilmesi üzerine
dosya Danıştay'a geldi.
-DANIŞTAY SÜRECİ-
Temyiz istemini görüşen Danıştay 10. Dairesi, İdare Mahkemesince, davacının, köye döndüğü tarihe kadar geçen süreç boyunca uğradığı zararının tazmini gerektiği yolunda yorum yapılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde yasal isabet görülmediğini belirterek, İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmını oy birliğiyle bozdu.
Kararda, terör eylemleri veya
terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemek amacıyla yürürlüğe konulan 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunda, zarar kalemlerinin sayıldığı hatırlatıldı.
Kanunun ilgili maddeleri değerlendirildiğinde, kişilerin mal varlıklarına ulaşamaması nedeniyle uğradıkları zararın tazmininin, terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler sonucu meydana gelmesi şartına bağlı olduğu vurgulanan kararda, köyün idarece veya köy halkı tarafından tamamen boşaltılması halinde söz konusu zararların tazmini yoluna gidilebileceği belirtildi.
'
Güvenlik kaygısına dayansa dahi,
terör olayları sonucu köyü terk edenlerin mal varlıklarına ulaşamaması nedeniyle uğradıkları zararın, sadece köyün idarece veya köy halkı tarafından tamamen boşaltılması halinde ve köyün boşaltılmasından köye dönüşün başladığı tarihe kadar geçen süreçle sınırlı olarak tazmininin mümkün olacağına' işaret edilen kararda, şöyle denildi:
'Zira, boşaltılan bir köye dönüşün başlaması, o köyde güvenli bir şekilde yaşayabilme olanaklarına kavuşulduğu anlamına gelmektedir. Köye dönüş için sağlanması zorunlu olan asgari güvenlik düzeyi ölçütünün ise objektif olması gerektiği, başka bir anlatımla, köye geri dönen ve dönmeyen kişilere göre değişmemesi gerektiği de tabiidir.
Bu kabule göre, uyuşmazlığa konu olayda, davacının terör olayları sonucu terk ettiği Yoncalıbayır Köyü'nde bulunan mal varlığına ulaşamamasından kaynaklanan zararının, sadece köyün boşaltılmasından, köye dönüşün başladığı tarihe kadar geçen süreçle sınırlı kalmak kaydıyla tazmini olanaklı bulunduğundan, davalı idarece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu 1 yıllık süre üzerinden hesaplanan miktarın ödenmesi yolundaki dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bu durumda, İdare Mahkemesince, davacının, köye döndüğü tarihe kadar geçen süreç boyunca uğradığı zararının tazmini gerektiği yolunda yorum yapılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde yasal isabet görülmemektedir.'
AA