İMRALI
Cezaevi'ndeki
PKK lideri Abdullah
Öcalan,
örgütün iki numaralı ismi Murat
Karayılan'ın
Avrupa'daki kadrosunu, Paris'teki PKK
davasını öne sürerek
tasfiye etmeye hazırlanıyor.
Geçtiğimiz ay başlayan Fransa'daki PKK davası örgüt içinde
İmralı ile
Kandil arasındaki görüş ayrılıklarını ve rekabeti keskinleştirdi. İmralı'da yatan
Abdullah Öcalan, örgütün iki numaralı ismi Murat Karayılan'ın Avrupa'daki kadrosunu Paris'teki PKK davasını öne sürerek tasfiye etmeye hazırlanıyor. SABAH'ın edindiği bilgilere göre Abdullah Öcalan'a yakınlığıyla bilinen PKK'nın Avrupa sorumlusu
Sabri Ok, Kandil'deki PKK yöneticilerinden Murat Karayılan'a yakınlığıyla bilinen "
Asya" kod adlı Canan Kurtyılmaz ile yargılanmaya başlanan "Çukurcalı Behzat" kod adlı
Nedim Seven ve
Hacı Karakoyun'a karşı Fransa'da alternatif bir yapılanma kurmak için harekete geçti. Örgütü Brüksel'den yöneten Sabri Ok'un,
Fransız adli makamlarının 2
Kasım'da kararını açıklayacağı 18
sanıklı davadan sonra PKK'nın eski Avrupa sorumlusu Canan Kurtyılmaz'a "Örgütün parasını ne yaptınız?" sorusunu sorduğu ve özeleştiri istediği belirtiliyor. Sabri Ok'un, şu anda PKK davasında yargılanan ve ceza almaları beklenen sanıkların yerine yeni bir kadro kurmaya hazırlandığı belirtiliyor.
'KAÇABİLİRLER' ALARMI
İstihbarat birimlerine göre Sabri Ok, örgütün Avrupa'daki gelirlerinin yönetimiyle ilgili inisiyatifi tamamen almak istiyor. Bu arada Canan Kurtyılmaz'ın, davanın firari sanıkları Rıza Altun, Renas Lelikan, Öcalan'ın bacanağı Kazım
Ergün ve Zülküf Kılınç gibi Fransa'dan kaçmaya hazırlandığı iddia ediliyor. Türk istihbaratının, Fransız istihbarat birimlerine "Kurtyılmaz kaçabilir, Rıza Altun gibi kaçırmayın" mesajını ilettiği bilgisine SABAH ulaştı. Fransız istihbarat birimleri de Kurtyılmaz'ın olası firarına karşı alarma geçti. Sabri Ok ile Canan Kurtyılmaz arasındaki
çatlak, 2009 yılında Kurtyılmaz'ın Sabri Ok'a eleştirilerde bulunduğu döneme dayanıyor. Örgütün Avrupa yapılanmasında otoriter tarzıyla bilinen Kurtyılmaz'ın örgüt içi yolsuzluklardan sorumlu tutulduğu belirtiliyor. Öcalan'ın kadrosundan olan Sabri Ok'un Kurtyılmaz'a Kandil'e gitmesi ve özeleştiri vermesini istediği kaydediliyor. Eskişehirli ve Tatar kökenli olan Kurtyılmaz, Murat Karayılan'a çok yakın bir isim.
SEVEN VE ARKADAŞLARININ CEZA ALMASI BEKLENİYOR
Fransa'daki PKK davasında başta PKK'nın eski Avrupa sorumlusu Rıza Altun ve Canan Kurtyılmaz ile örgütün Avrupa'daki kasası Nedim Seven başta olmak üzere örgüt yöneticilerinin
hapis cezaları almaları bekleniyor. Mahkeme heyetinin, 18 sanık hakkında
terör amaçlı
suç örgütü kurmak ve finanse etmek suçundan
iddianame hazırlayan
sorgu hâkimi Thierry Fragnoli'nin sunduğu delilleri yeterli bulduğu ve PKK'lara ceza vermesinin beklendiği belirtiliyor. Üç haftadır süren duruşmalar önceki gün sona ererken kararın 2 Kasım 2011'de açıklanacağı bildirildi. Aralarında Altun, Kurtyılmaz, Seven'in yanı sıra Hacı Karakoyun, Renas Lelikan, Zülküf Kılınç, Kazım Ergün, Kadri Özmen ve Muhittin Aslan gibi sanıkların bulunduğu davada yargılananlar hakkında 18 ay şartlı hapisten 6 yıl hapse varan cezalar isteniyor. Rıza Altun için 6 yıl, Nedim Seven için 5 yıl hapis talebi var.
'KARA PARAYI AKLAYAN ÖRGÜT'
Davada savcılığın PKK'ya yönelik en büyük iddiası, semt, şehir ve
ülke sorumluları ile Fransa'da bir merkezden yönetilen güçlü bir ağa sahip bir örgüt yapılanmasının kurulmuş olması. Fransız adli makamları, bu yapılanmayı siyasi amaçlı terör faaliyeti yürüten, kültür merkezlerinde örgütlenen ve
haraç toplayıp uyuşturucu gelirlerinden elde edilen kara parayı aklayan bir örgüt yapılanması olarak değerlendiriyor.
FRANSA'NIN BAKIŞI 2007'DE DEĞİŞTİ
SABAH'ın edindiği bilgilere göre örgütün Avrupa'nın her ülkesi, şehri ve semtinde sorumlusu bulunuyor. Hepsi birbirine bağlı hücre örgütlenmelerin tepesinde PKK Avrupa sorumlusu bulunuyor. Yargılanan sanıkların daha önceden Fransız gizli servisi DST ile de ilişkili olduğu belirtiliyor. Rıza Altun'un da 2007'de DST'nin bilgisi dahilinde
Avusturya üzerinden Kandil'e kaçtığı öne sürülüyor. Ancak Fransız adli makamları ve gizli servisinin PKK'ya bakışı 2007'den bu yana değişmeye başladı. Bu değişimde Türk makamlarının Fransız adli makamlarına verilen
belge ve bilgilerin etkisi bulunuyor.
'DAVA ABD BASKISIYLA AÇILDI' İDDİASI
Fransız anti-terör polisi
soruşturma çerçevesinde 5 ve 6
Şubat 2007 tarihlerinde
Ahmet Kaya Kürt Kültür Merkezi (AKKK) ve
Kürdistan Enformasyon Merkezi'ne
baskın düzenleyerek Rıza Altun ve Nedim Seven'in de bulunduğu 14 kişiyi gözaltına almıştı. Seven bu
operasyonda serbest bırakılırken, geçtiğimiz haziranda yeniden gözaltına alındı. Son davanın 18 sanığı, davanın ABD'nin baskısıyla açıldığını da öne sürmüşlerdi. Sanık Nedim Seven'in iddiasına göre Fransız adli ve istihbari yetkilileri, CIA yöneticileriyle görüştükten sonra operasyon için düğmeye basılmıştı.