Gemisi batırılan Paşa sonradan Deniz
Kuvvetleri Komutanı oldu...
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının toplu
istifası ya da emekliliğiyle yükselen
tansiyon,
sivil iradenin dik duruşu sayesinde 3-4 saat içinde çözülmüştü.
YAŞ toplantılarını erteletme ve bir "devlet krizi" girişimi böylece başlamadan bitmiş oldu.
Yüksek Askeri
Şura planlandığı gibi dün başladı. Güne damga vuran fotoğraf toplantının yapıldığı Genelkurmay'daki Çakmak Salonu'ndan geldi.
Daha önce toplantı masasının başını
Genelkurmay Başkanı ile paylaşan
Başbakan Erdoğan, tek başınaydı.
Bugün pek çok
gazete ve
köşe yazarı bu konuyu işledi.
Onlardan birisi de Yeni
Şafak Yazarı
Abdülkadir Selvi.
Selvi yazısının son bölümünde çarpıcı bir anektod paylaşmış.
Darbecilerin
terfisi için Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının istifa ettiği bir ortamda bu anektod çok önemli.
Terfi sisteminin liyakata değil de nasıl da "teamüle" bağlandığını gösteren acı bir gerçek.
Hatırlanırsa
Kıbrıs Barış Harekatı'nda bir savaş gemimiz kendi jetlerimiz tarafından batırılmıştı.
Yıllarca bu saklandı. Düşman batırdı denildi. Ama gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi çok kötü bir huyu var.
Sonradan anlaşıldı ki o savaş gemisini kendi jetlerimiz batırmış.
Peki Kıbrıs çıkarması sırasıdan batan o geminin komutanı kimdi?
28
Şubat döneminin kudretli
paşalarından
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral
Güven Erkaya.
Gördünüz mü terfi sistemini!
İşte
Abdülkadir Selvi'nin bugünkü yazısından ilgili bölüm;
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapmış olan
Eşref Uğur Yiğit veda mesajında yaşananları
Kocatepe Gemisi'nin batırılmasına benzetiyor.
Kıbrıs
Savaşı sırasında kendi savaş gemimizi bombalayıp, şehitler vermemize neden olan paşa kimdi?
28 Şubat'ın mimarlarından
Güven Erkaya.
Başka ülkede olsa Divan-ı Harp'te yargılarlardı onu, bizde Deniz Kuvvetleri Komutanı yaptılar.
O da askerlik değil, darbecilik oynadı.
Kendi gemisini batıran paşa'nın kuvvet komutanı olmaması için, o fotoğraf korunmalı.
Abdülkadir Selvi -
Yeni Şafak