Davanın bugünkü
duruşmasında
tanık olarak dinlenen
Asker-
Rabia Pökön çifti, daha önce Cizre'de savcıya verdikleri ifadelerinin kendilerine ait olmadığını savundu. Tanık karı-kocanın titremesi dikkat çekti. Sanıklar, avukatların 'neden korktukları' şeklindeki sorusuna
Temizöz'ün avukatları karşı çıktı.
Güneydoğu'da karanlık dönem olarak adlandırılan 1993-1995 yılları arasında işlenen 23
faili meçhul cinayetten sorumlu oldukları iddiasıyla, eski
Kayseri İl Jandarma Komutanı
emekli Albay Cemal Temizöz'ün de aralarında bulunduğu 7 sanığın duruşmasına
Diyarbakır 6'ncı Ağır
Ceza Mahkamesi'nde devam edildi. Duruşmaya
tutuklu sanıklar Temizöz,
Kamil Atak, Tamer Atak, Kukel Atak, Adem Yakın,
Fırat Altun (Abdulhakim
Güven) ve Hıdır Altuğ hazır bulundu.
Duruşmada tanıkların dinlenmesine devam edildi. Operasyona götürüldükten sonra öldürüldüğü iddia edilen Mustafa Aydın olayla ilgili dinlenen Abdullah Aşam, olayın yaşandığı tarihte
korucu olduğunu, şu anda ise
gönüllü köy korucusu olduğunu dile getirdi. Aşam, "Bir gün
operasyondaydık. Mustafa Aydın da operasyondaydı. Onun ölümü sırasında orada değildim. Operasyondan sonra bir korucunun kayadan düşüp öl
düğünü duydum. Taziyeye gittik." diye konuştu.
Müdafi avukatların nasıl korucu olduğunu sorması üzerine Aşam, "O tarihte çıkan bir
yasa gereği müracaata bulundum. Ruhsat karşılığında bana
silah verdiler. Korucu oldum." karşılığını verdi.
Cizre'de öldürülen inşaat ustası İbrahim Danış olayının tanıkları arasında yer alan Asker Pökön ile Rabia Pökön daha önce bütün detaylarıyla anlattıkları olayı görmediklerini dile getirdi. Asker Pökön, oğlunun kendisini arayarak Kamil Atağ hakkında beyanlarda bulunduğunu kendisine hatırlattığını ve beyanlarını geri almasını istediğini anlatan Pökön, "Ben de gittim beyanlarımı geri aldım." diye konuştu.
Cizre'de 16 yıl önce bir düğün halayına atılan bombada oğlu Mehmet Emin'i kaybettiğini anlatan Pökön, önce şikayetçi olduğunu, ancak Diyarbakır'da eğitim gören oğlunun isteği üzerine şikayetten vazgeçtiğini dile getirdi. Pökön'ün geçen yıl Cizre'de savcıya verdiği "Bir Nuh Mahallesi'ne bir operasyon yapıldı. İbrahim adında bir komşumuz vardı. Evlerinin avlusunu görebiliyorduk. Askerler oraya geldi. Hepimizi dışarı çıkarıp kimlik kontrolü yaptılar. Kamil,
Temel ve
Yüzbaşı Cemal Temizöz de vardı. Temel, İbrahim'e 3 el ateş ettikten sonra kanına elini batırıp Kamil'e gösterdi. Baba bak 'senin
babanın öcünü aldım' dedi. Daha sonra bir
mayın getirdiler. Bodruma koydular. İbrahim'i de bodruma koydular. Sonra büyük bir
patlama oldu. Ceset parçalarını toplayıp traktörle götürdüler." şeklinde ifadelerini reddetti. İfadenin altında imzanın kendisine ait olduğunu belirten Pökön ancak ifade vermediğini savundu. Pökön, savcılığa gittiğini de
itiraf etti.
Pökön'ün konuşurken titremesi üzerine müdahil avukatlardan Cihan Aydın'ın tanığa neden korktuğu ve neden titrediğini sorulmasını istedi. Mahkeme başkanı
Menderes Yılmaz'ın sorması üzerine tanık Pököz, korkmadığını iddia etti.
Diğer tanık Rabia Pökön ise eşi gibi daha önce İbrahim Danış olayını detaylarıyla anlatmasına rağmen bir şey bilmediğini söyledi. Pökön,
mahkeme başkanı ve avukatların bütün sorularına "bilmiyorum, görmedim" şeklinde
cevap verdi.
Bu arada bugünkü duruşma KCK/TM davası için inşa edilen yeni salonda değil önceki salonda yapıldı. Mahkeme başkanı duruşma öncesi adliyede tadilat olduğunu,
kayıt odasının imkanları olmadığını belirterek, bu duruşmayı burada yapacaklarını açıkladı. Duruşmayı TESEV'den bir
heyet de izledi.