Kanun ve yönetmelikte ‘
iletişimin tespiti’ için hakim kararının gerektiğinin belirtilmesine rağmen
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün
telefon kayıtlarının alınması için hakim kararına gerek olmadığını savunması dikkat çekti.
HAKİM KARARI ŞART, AMA...
Telefon dinlemeleri konusundaki
yetki,
Telekomünikasyon Kurumu Başkanlığı’na bağlı olan İletişim Başkanlığı’na verildi. Kanun ve yönetmelik, ayrım yapılmaksızın hem iletişimin tespitinde hem de kayda alınmasında hakim kararı aranacağı şeklinde düzenlendi. İlgili yönetmeliğin 12. maddesinde “Bir suç dolayısıyla yapılan
soruşturma ve kovuşturmada, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle
delil elde edilmesi imkânının bulunmaması durumunda, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
Cumhuriyet savcısının kararıyla
şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir, kayda alınabilir ve sinyal bilgileri değerlendirilebilir.
Cumhuriyet savcısı, kararını derhâl hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir” hükmü getirildi.
Hakim ve savcıları bilgilendirmek için Ankara’da yapılan toplantıda da telefon görüşme kayıtlarının alınması için hakim
kararı aranıp aranmayacağı tartışıldı. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü temsilcileri, “iletişimin tespiti” için hakim kararına gerek olmadığı görüşünü savundu.
Yönetmelikte “iletişimin tespiti”nin “dinleme” olmadığı, sadece “İletişimin içeriğine müdahale etmeden iletişim araçlarının diğer iletişim araçlarıyla kurduğu iletişime ilişkin
arama, aranma, yer bilgisi ve kimlik bilgilerinin tespit edilmesine yönelik işlemler” şeklinde tanımlandığını belirten Ceza İşleri Genel Müdürlüğü yetkilileri, bunun için hakim kararına gerek olmadığını savundu. İlgili
kanun ve yönetmelikte “iletişimin tespiti” ile “dinleme” ve “kayda alma” konusunda hiçbir ayrım yapılmıyor.