Konya 112
Acil Yardım
Merkezini
telefonla
taciz eden kişiler, numaraları kaydedilerek, gün içinde tekrar
arama yaptıklarında,
sistem operatöre bağlanmadan, ''112'yi rahatsız ettiğiniz tespit edilmiştir. Savcılığa suç duyurusunda bulunulacaktır'' sesli mesajıyla
yanıt veriyor ve görüşmeyi iptal ediyor.
112
Acil Yardım Merkezi Başhekimi Dr. Ömer Ekici, hayati öneme sahip bir işi yerine getiren kurumlarının, yanlış haber ve yalan ihbarlar nedeniyle yıpratıldığını söyledi.
Gelen ihbardan sonra 112 görevlilerinin olay yerine intikal etme sürelerinin yapılan bazı yanlış haberlerle çarpıtıldığını öne süren Ekici, ''Geçtiğimiz günlerde bir vaka ihbarı geldi. Kayıtlarımıza göre ihbardan 4 dakika sonra olay yerine ulaşmışız. Ancak bazı yerel ve ulusal basında bu rakam 1 saat olarak yansıtıldı ve bizi çok üzdü'' dedi.
Bilgisayar sistemli çalışma ortamında her türlü telefon ve
telsiz görüşmelerinin otomatik olarak kaydedildiğini vurgulayan Ekici, ambulansların ihbar sonrasında olay yerine ulaşma ve bölgeden ayrılma zamanlarının değiştirilebilmesi gibi bir ihtimalin de söz konusu olamayacağını ifade etti.
Ayrıca, yalan ihbarda bulunanlar, 112'yi telefonla taciz edenlerin de oldukça çok olduğunu ve bir
takım yöntemlerle bunların önüne geçmeye çalıştıklarını ifade eden Ekici, şunları kaydetti: ''Bilgisayarlardaki operatör sistemi telefon aramalarını karşılıyor. Arama yapılan telefonun numarası ekrana yansıyor ve otomatik olarak kaydediliyor. Bu telefon numaralarından oluşturulmuş 3 ayrı liste var. Bunlardan biri de '
kara liste'. Bu listede sürekli 112'yi taciz eden numaralar kaydediliyor. Gün içerisinde aynı numara tekrar arama yaptığında, operatöre bağlanmadan sistem '112'yi rahatsız ettiğiniz tespit edilmiştir. Savcılığa suç duyurusunda bulunulacaktır'' sesli mesajıyla yanıt veriyor ve görüşmeyi iptal ediyor. Elbette bu liste günlük oluşturuluyor. Sonuçta rahatsız eden kişinin ertesi gün ciddi bir ihbarda bulunması da olası bir durum.''
Ekici, günlük ihbar sayısının 5-6 bini bulduğunu, bunlardan ise sadece ortalama 700 kadarının kendilerini ilgilendirdiğini belirtti.
YALAN İHBAR SAYISI RAMAZANDA AZALIYOR...
112 Acil Yardım Merkezi Şube Müdürü Dr. Galip Şef ise merkez personelini meşgul eden ve zaman kaybına neden olan taciz ve yalan ihbar sayısının, her yıl ramazan ayında azaldığını bildirdi.
Şef, her gün aldıkları binlerce telefondan pek çoğunun acil
yardım ihtiyacı ile ilgili olmadığını, ramazan ayında ise 112'yi taciz edenlerin sayısında azalma olması nedeniyle biraz olsun rahatladıklarını söyledi.
Diğer aylarda günlük 6 bini bulan ihbar sayısının ramazan ayında 4 bine kadar düştüğünü vurgulayan Şef, ''Bunun nedeni ramazan ayının manevi yönü mü ya da müdavimlerimizin uyku ve açlığın etkisiyle bizi akıllarına getirememeleri mi bilemiyoruz, ama az da olsa rahatladığımızı söyleyebilirim'' dedi.
Yalan ihbarların yanında, gelen vaka bildirimlerinde de sıkıntı yaşadıklarını dile getiren Şef, şunları kaydetti: ''
İhbar için arayan kişiler arasında daha adresini bilmeyenler var. Bazıları da yaşadıkları panik nedeniyle, olayın meydana geldiği yeri gerektiği gibi
tarif edemiyor ve zaman zaman bu nedenle karışıklıklar yaşanıyor. Ambulanslarımız zaman zaman tarif edilen yeri bulmakta güçlük çekiyor. Bu nedenle acil
hastalara da zamanında müdahale edilemeyebiliyor. Bizim vatandaştan istediğimiz, herhangi bir
kaza, hastalık ve benzeri acil durumlar karşısında soğukkanlı olmaya çalışmaları ve bulundukları yeri açık ve doğru şekilde ifade etmeleri. Ayrıca herkesin kendi adresini net olarak bilmesi de acil durumlar için büyük önem taşıyor.''
Şef, adres konusunda bazı telefon ve telsiz görüşmelerinin kendilerini tebessüm ettirdiğini, zaman zaman heyecana kapılarak hasta yakınları gibi 112 personelinin de güldüren durumlara düştüğünü ifade etti.
İŞTE GÜLDÜREN BAZI DİYALOGLAR...
Santral görevlisi: Ambulansımız sizi bulamadı, sizin sokakta dolaşıyor.
Hasta yakını: ''Ben ambulansı görüyorum, bu yana gelsin bu yana...''
Santral görevlisi: ''Evinizin yakınında bilinen bir cami, market, okul var mı? Ambulansımızı nerede karşılayacaksınız?
Hasta yakını: ''Kapının önünde...''
Eşinin
kalp krizi geçirdiğini ve Acil yardım ihtiyacını dile getirmeye çalışan ve ağlayan bayanın karşısında heyecanlanan Santral Görevlisi: ''Eşiniz erkek mi?''...
Santral görevlisi: ''Beyefendi ambulansımız adrese ulaşamaz ise sizi aramamız gerekebilir telefonunuzu verir misiniz?''
Hasta yakını: ''Telefonumu yeni aldım sana verirsem ben neyle konuşacağım''...