İntihar eylemcisi
Vedat Acar, üzerindeki
bombaları patlatınca ortalık savaş alanına dönmüştü. O sırada
Taksim Meydanı'nda bulunan polis ve siviller
intihar eylemcisinin hedefi olmuştu. Tüm
Türkiye O'nu
Fransa'dan gelen kız ve babası olarak işte o zaman tanıdı. Taksim Meydanı'ndaki intihar saldırısı sırasında
bombacıya en yakın kişilerden biri olan ve
patlamada ağır yaralanan Gülden
Güngör,
tedavi gördüğü Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve
Araştırma Hastanesi'nde ilk kez Cihan Haber Ajansı'na konuştu. Yoğun
bakım ünitesinden çıkan ve
sağlık durumu her gün iyiye giden Güngör, dehşet anında yaşadığı korku dolu dakikaları anlattı. İntihar eylemcisi Vedat Acar ile aralarında yaklaşık 3 metre mesafe bulunduğu sırada bombanın patladığını belirten talihsiz kız, kendisini aniden yerde bulduğunu söyledi. Halen yaşadığı dehşetin şokunu üzerinden atamayan
Gülden Güngör, "Bombacı tam karşımda duruyordu. Bana çok yakındı. Aramızda 3-4 metre mesafe vardı. Sanki göz göze geldik. O sırada polislerin arasına girmek istiyordu. Bariyerleri geçmek isterken bir anda bomba patladı. Kendimi yerde buldum" dedi.
BABAM YAŞANACAKLARI HİSSETMİŞTİ
Alış veriş yapmak için Fransa'dan 4 günlüğüne Türkiye'ye geldiklerini belirten Gülden Güngör, babası Ali Güngör'ün yaşanacakları sanki önceden hissettiğini, bu yüzden Taksim Meydanı'na gitmek istemediğini söyledi. Güngör, "
İstanbul'da 4 gün kalmayı düşünüyorduk. Alışverişimizi yaptıktan sonra Taksim Meydanı'na geldik. Anıtın önünde fotoğraf çektirmek istiyordum. Babam tedirgindi sanki yaşanacakları önceden hissetmişti. 'Kızım burası çok tehlikeli. Burada fazla kalmayalım.' dedi. Ben de, 'Tamam o zaman gidelim' dediğimde bomba patladı." diye konuştu.
ANNENİN MUTLULUK GÖZYAŞLARI
Olay sırasında Fransa'da bulanan ve daha sonra Türkiye'ye gelen anne Ayşe Ana Güngör ise bir an bile olsa kızını yalnız bırakmıyor. Fransa'da kuaförlük yapan kızı Gülden Güngör'ün elini sıkıca tutan
Anne Güngör,
hastane odasında mutluluk gözyaşları döktü. Kızının her türlü ihtiyacıyla yakından ilgilenen anne hem mutluluğu ve hüznü aynı anda yaşıyor. Allah'ın kızını kendisine bağışladığını göz yaşları arasında anlatan Ayşe Güngör, "Allah'a çok
şükür, kızımı bana bağışladı. Çok mutluyum. Kızımı Fransa'ya götürüp tedavisine orada devam edeceğim." dedi.
HASTANE ODASINDA UNUTULDUK YAKINMASI
Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kendisiyle ilgili her türlü imkanın seferber edildiğini anlatan Gülden Güngör, ancak ailesine gerekli ilginin gösterilmediğini, annesi ve abisinin otellerde perişan olduğunu dile getirdi. Güngör, "Olaydan sonra
İstanbul Valisi Hüseyin
Avni Mutlu, ziyarete gelince çok sevindim. Benim ve ailemin her türlü ihtiyacının karşılanacağını söyledi. Valinin yanında bulunan
Üsküdar Emniyet Müdürü, ailemin barınma ihtiyacının karşılanacağını söyledi. Annem, babam ve abim Üküdar'da bulunan bir otele götürüldü. Yerleştirdikleri otelde daha ikinci gün abimden para istendi. Bizim paraya ihtiyacımız yok. Her ihtiyacımızı karşılayabilecek durumdayız. Ancak böyle davranılması çok zorumuza gitti. Ben
trafik kazası geçirmedim. Sonuçta biz terörün hedefi olduk. Halen üzerimizdeki şoku atlatmış değiliz. İstanbul'u bilmiyoruz. Devletin daha duyarlı olması gerekirdi. Resmen hastane odasında unutulduk." dedi.
Fransa vatandaşı olmadığı halde her gün
Fransız yetkililerin kendisini arayarak durumu hakkında bilgi aldıklarını ifade eden Gülden Güngör, İstanbul Valisi
Hüseyin Avni Mutlu dışında hiç bir yetkilinin kendisini ve ailesiyle ilgilenmediğini kaydetti.
TEDAVİYE FRANSA'DA DEVAM EDİLECEK
Dr. Siyami Ersek Kalp Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sol ayağından iki
ameliyat geçiren Gülden Güngör'ün tedavisine Fransa'da devam edilecek. Hafta içinde Ambulans uçakla Fransa'ya götürülecek olan Güngör'ün sağlık durumu iyiye gidiyor. Ayağını yavaş yavaş hissetmeye başladığını söyleyen Gülden Güngör, tedavi sürecinin uzun sürecek olması nedeniyle Fransa'ya gitmeye karar verdiklerini söyledi. Güngör şunları söyledi: "İlk zamanlarda ayağımın kopra riski vardı. Burada iki ameliyat geçirdim. Şimdi ayağımı hissediyorum. Artık kesilme olasılığı kalmadı. Doktorlarıma çok teşekkür ediyorum. Burada konaklama sorunumuz var. Tedavi uzun süreceği için Fransa'ya gitmeye karar verdik. Bu hafta özel bir uçakla Fransa'ya gideceğiz."