CUMHURBAŞKANLIĞI seçim seçimlerinde ‘367 mucidi’ Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun formülüyle Meclis’i kilitleyen CHP, yine ‘akıl hocası’nın izinden gidiyor. Kanadoğlu, adrese dayalı kayıt sisteminin Anayasa’ya aykırı olduğunu ve iptalinin istenebileceğini savundu. Kanadoğlu, ‘Anayasa’ya aykırılık önlenebilir’ başlıklı yazısında Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ile Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokolün iptal edilmesi halinde YSK nın denetimi ve yönetimi altında, referandumda kullanılan seçmen kütüklerinin güncelleştirilerek, süresinde, güvenli bir seçim yapılabileceğini savundu. CHP YİNE YARGI YOLUNDA Kanadoğlu’nun bu iddiasıyla eş zamanlı olarak CHP de adrese dayalı seçmen kütüklerine göre seçimin yapılması için İçişleri Bakanlığı ile YSK’nın yaptığı protokolün iptali için Danıştay’a başvuracağını açıkladı. Danıştay, protokolün iptali yönünde karar verirse adrese dayılı olarak kayda alınan nüfus sayımı ve seçmen listesi geçerliliğini yitirecek. CHP, bu durumda da seçimlerin ötelenmesine gerek olmadığını, mevcut seçim takvimi yürürken referandumda kullanılan eski seçmen listesinin muhtarlıklar eliyle güncelleştirilmesinin yapılabileceğini düşünüyor. YETKİ DEVRİ YAPILDI CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, 5 Eylül 2008’de imzalanan protokolle YSK’nın seçmen kütüklerinin yazılması sorumluluğunu İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’ne bıraktığını belirterek, ‘YSK’nın bu yönde bir kararı olmadığı için protokolün iptali istemiyle idari yargıya başvurulabilir’ dedi. TEK SORUMLU YSK OKAY, CHP olarak gerekli değerlendirme ve incelemeyi tamamladıktan sonra Danıştay’da dava açabileceklerini bildirdi. Adrese dayalı nüfus tespitinde, seçmenlerin şahsen, posta veya elektronik posta yoluyla kayıtlandığını hatırlatan Okay, seçmen kütüklerinin düzenlemesinden doğrudan YSK’nın sorumlu olduğunu söyledi ve bu sorumluluğunu başka bir iradeye terk edemeyeceğini iddia etti. CHP’nin unuttuğu imzayı hatırlattı Kanadoğlu’nun taktik verdiği CHP, seçmen kütüklerini yargıya taşımaya hazırlanırken, Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Yasa’da yapılan değişikliğe kendisinin de destek verdiğini unuttu. Söz konusu değişiklikle YSK’nın görev ve yetkilerinin yürütme organına devredildiğini savunan Kanadoğlu, aynı yazısında seçmen kütüklerinin Adrese dayalı Kayıt Sistemi ile oluşturulmasına imkan veren değişikliğin Meclis’teki tüm siyasi partilerin dayanışmasıyla sonuçlandığını vurguladı. ‘367 formülü’ süreci kilitlemişti KANADOĞLU, daha önce de hukukçuların çok eleştirdiği 367 kararının çıkmasına neden olmuştu. TBMM’de 184 olan toplantı yeter sayısının Cumhurbaşkanlığı seçimleri için uygulanamayacağını savunan Kanadoğlu, toplantı yeter sayısının 367 olması gerektiğini savunmuştu. CHP de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunun 367 milletvekilinin katılımı sağlanmadığı için ilk turun iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Kanadoğlu, üniversitelere başörtüsü serbestisi öngören Anayasa’nın 10. maddesinde yapılan düzenlemenin de Anayasa’nın değiştirilemez ilkelerine aykırı olduğunu iddia etmişti. CHP, aynı gerekçelerle yine soluğu Yüksek Mahkeme’de almıştı. STAR