Avukatıyla birlikte geldiği Beşiktaş'taki
İstanbul Adliyesi önünde basın mensuplarına açıklama yapan Yenerer, ''Hayatımda yaşadığım en kötü, en acı ve en üzücü dönemdi. 11 ay sonra da olsa Türk adaleti bu oyuna son verdi'' dedi. Kalbinin cezaevindekilerde kaldığını ifade eden Yenerer, Türk adaletinin onlar hakkında da gerekli kararı vereceğine inandığını, cezaevinde kaldığı sürede yaşadığı zorlukları düşündüğünde, aklına korkunç şeyler geldiğini anlattı.
Yenerer, evinin 22 polis tarafından basıldığını bildirerek, ''
Çakal Carlos bile böyle alınmadı ve bugün itibarıyla ben hala suçumu bilmiyorum. Neden 11 ay tutulduğumu bilmiyorum. Hala bana açıklanmış değil. İddia makamının, savcıların ortaya attıkları iddiaların tamamı yalan, tamamı düzmece. Akıla, mantığa ve her şeyden önce vicdana aykırı'' diye konuştu.
Evinde bulunan
antika bir tüfeğin ''vahim
tüfek'' olarak kayıda alındığını, bir kitabında yer alan geçmişte
terör örgütü PKK'nın ileri gelenlerinin örgütün kamplarında çektiği fotoğraflarının da suç unsuru olarak kabul edildiğini belirten Yenerer, kendisinde
Ergenekon ve
lobi belgesi bulunmadığını, ''msn'' kayıtları ve
elektronik postalarında da hiçbir şey çıkmadığını iddia etti.
''Ergenekon'' adlı bir örgüt olmadığını ve içinde olduğu iddia edilen insanların birbirini tanımadığını savunan Yenerer, ''Yüce Türk adaletine güveniyoruz. Hukuk mücadelesinden bugüne kadar hiç dışarı çıkmadık'' dedi.
Yenerer, hukuk mücadelesinin sonuna kadar süreceğini anlatarak, cezaevindekilerin en büyük sıkıntısının ''
yalan haberler'' olduğunu, onun dışında herkesin moralinin iyi olduğunu kaydetti.
AA