Jandarma Genel Komutanlığı, Korgeneral
Mustafa Bıyık imzasıyla, 26 eylülde İçişleri Bakanlığı'na bir yazı gönderdi:
Ulusal Program taslağına iç güvenlik hizmetlerinin
sivil iradenin denetimine gireceğini yazmışsınız, basından öğrendik; size böyle bir şey önermemiştik. Gizli yazıda ulusal programların AB Katılım Ortaklığı belgelerindeki talepleri karşılamayı öngördüğü, bu yılki belgede iç güvenlikle ilgili talebin bulunmadığı belirtilip art niyet aranıyor: Durum buyken
taslak ulusal programa eklenen söz konusu ifade dikkat
çekicidir. Yazıya
muhtıra niteliği veren ifade ise sona saklanmış. Jandarma Genel Komutanlığı'nın yazısı "İç güvenlik hizmetinin yürütülmesi için 2803 sayılı Jandarma Teşkilat Kanunu yeterlidir. Sivilleşmeye ilişkin ifadenin programdan çıkartılması uygun olacaktır" diye bitiyor
Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinde
Türkiye'nin yol haritasını gösteren üçüncü Ulusal Program Taslağı, Jandarma'nın direnişiyle karşılaştı. Jandarma Genel Komutanlığı, ilk kez bir Ulusal Program'a giren ve "sivil-asker ilişkileri"ni yeniden düzenleyen bölümlerin taslaktan çıkarılmasını istedi. Jandarmanın karşı çıktığı taslaktaki
düzenleme iç güvenlikte kışlanın
yetkilerine sınırlama getirip, Jandarmayı bir sivil idare olan İçişleri Bakanlığı'nın denetimine tabii tuttuğu şeklinde yorumlanıyor.
BAKANLIĞA GİZLİ YAZI Jandarma Genel Komutanlığı adına Korgeneral Mustafa Bıyık tarafından 26
Eylül 2008'de İçişleri Bakanlığı'na gönderilen "gizli" ibareli dört maddelik yazıda, iç güvenlikle ilgili bölümlerin taslaktan çıkarılması talep edildi. Son derece buyurgan bir dil kullanılan dört maddelik yazıda şöyle dendi:
GÖRÜŞÜMÜZÜ GÖNDERDİK "AB Genel Sekreterliği'nin 'AB Müktesebatının Üstlenilmesine İlişkin 2008 Yılı Ulusal Program'
hazırlık çalışmaları kapsamında hazırlanan Taslak Ulusal Programın 'Siyasi Kriterler' bölümüne ilişkin J. Gn. K.lığı görüşleri, ilgili (a) gereği ilgi (b) ile gönderilmiştir."
İŞTE BUNDAN RAHATSIZLAR "Ancak görüş verilen söz konusu taslakta bulunmamasına rağmen, halen basına da yansıyan Taslak Ulusal Programın 'Siyasi Kriterler' bölümünde: 'İç güvenlik hizmeti, sivil iradenin belirleyeceği politikalar doğrultusunda ve yine onun denetim ve gözetiminde; 'hukukun üstünlüğü' ve 'hürriyetleri' çerçevesinde, kolluk kuvvetlerinin profesyonel ve uzmanlaşmış birimleri tarafından yerine getirilecektir. Bu kapsamda, iç güvenlik yönetiminin koordinasyonunu ve sivil iradenin iç güvenlikle ilgili görev, yetki ve sorumluluklarını etkin olarak yerine getirmesini güçleştiren mevzuat hükümleri ve uygulamaları değiştirilecektir' ifadesinin yer aldığı öğrenilmiştir."
KATILIM ORTAKLIĞI'NDA YOKMUŞ "Ülkenin önemli bir kesiminde, 169 yıldan bu yana iç güvenlik hizmeti veren J. Gn. K.lığı'nın görüşü alınmadan ve koordine edilmeden Taslak Ulusal Programa dâhil edilen söz konusu ifade oldukça muğlak ve ucu açıktır. Ayrıca, Ulusal Programların AB tarafından hazırlanan Katılım Ortaklığı Belgelerinde yer alan talepleri karşılamak maksadıyla hazırlandığı bilinmektedir. 2008 yılı Katılım Ortaklığı Belgesi'nde iç güvenlik hizmetine ilişkin herhangi bir husus bulunmamasına rağmen, Taslak Ulusal Programa dahil edilen söz konusu ifade dikkat çekici bulunmaktadır."
O BÖLÜMLER ÇIKSIN "İç güvenlik hizmetinin yürütülmesi için, 2803 sayılı 'Jandarma Teşkilat Görev ve Yetkileri Kanunu'nun mevcut hükümlerinin yeterli olduğu kıymetlendirilmektedir. Bu kapsamda Türkiye'nin AB'ye uyum sürecindeki öncelikleri dikkate alındığında, söz konusu ifadenin Taslak Ulusal Program'dan çıkarılmasının uygun olacağının değerlendirildiğini arz ederim."
HÜKÜMETİN TAVRI NE OLACAK Jandarmadan gelen bu çıkış karşısında hükümetin nasıl bir adım atacağı merakla bekleniyor. Ulusal Program Taslağı'nın Meclis'e gelmesiyle birlikte Jandarma'nın çıkarılmasını istediği bölümlerle ilgili gelişmeler netleşecek.
ASKERİN "ÇIKSIN" DEDİĞİ BÖLÜM Jandarma Genel Komutanlığı'nın Ulusal Program Taslağı'ndan çıkarılmasını istediği düzenlemeler, "Siyasi Kriterler" bölümünde "Sivil-
Asker İlişkileri" başlığıyla yer alıyor. Taslakta şöyle deniyor: "İç güvenlik hizmeti, sivil iradenin belirleyeceği politikalar doğrultusunda ve yine onun denetim ve gözetiminde; 'hukukun üstünlüğü' ve 'insan hak ve hürriyetleri' çerçevesinde, kolluk kuvvetlerinin profesyonel ve uzmanlaşmış birimleri tarafından yerine getirilecektir. Bu kapsamda, iç güvenlik yönetiminin koordinasyonunu ve sivil idarenin iç güvenlikle ilgili görev, yetki ve sorumluluklarını etkin olarak yerine getirmesini güçleştiren mevzuat hükümleri ve uygulamaları değiştirilecektir."
JANDARMA NİYE KARŞI ÇIKIYOR Silahlı Kuvvetlerle ilgili görevleri eğitim ve öğrenim bakımından
Genelkurmay Başkanlığı'na,
emniyet ve
asayiş işleriyle diğer görev ve hizmetlerin yerine getirmesi konusunda İçişleri Bakanlığı'na bağlı olan Jandarma Genel Komutanlığı'nın sorumluluk alanı Türkiye yüzölçümünün yüzde 92'sini kapsıyor. Ulusal Program Taslağı'ndaki düzenleme ile birlikte Jandarma bütün yönleriyle İçişleri Bakanlığı'na karşı sorumlu olacak.
UP MECLİS'İ BEKLİYOR Hükümet tarafından ağustosta son şekli verilen Ulusal Program Taslağı, 400 sayfadan oluşuyor. İşkencenin önlenmesi,
ifade özgürlüğü ve sendikal haklar konusunda ileri adımların atıldığı taslağa ilk kez sivil-asker ilişkileri de girdi.
Hayat bulması büyük ölçüde
Anayasa değişikliğine bağlı olan Ulusal Program için Meclis'te grubu bulunan partilerden randevu isteyen
Dışişleri Bakanı ve
Başmüzakereci Ali
Babacan'a sadece DTP Genel Başkanı
Ahmet Türk randevu verdi.
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal randevu verme gereği duymazken, MHP lideri
Devlet Bahçeli, "Babacan gelmesin, taslağı göndersin" yanıtı gönderdi.
18
Ağustos 2008'de toplanan
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulunan
Cemil Çiçek, Anayasa ile birlikte 131 yasanın da değiştirilmesini içeren Ulusal Program'ın ekimde Meclis'in açılmasıyla birlikte Genel Kurul'a getirileceğini söylemişti.