Komutanım, biz öldükten sonra dün açıklamışsınız gazetecileri çağırıp: "
Aktütün karakolunun yerini 2009'a kadar değiştireceğiz."
Gazeteler ilk kez kafasını azıcık kaldırıp 'Yeter artık demese, bunu yapar mıydınız?
'
İstihbarat eksiğimiz yok" da demişsiniz dün
komutanım. Peki 350 kişilik
PKK grubunun geldiğini nasıl göremediniz, gördünüzse neden önlem almadınız? Önlem aldığınız için mi öğle vakti göstere göstere saldırdılar?
Aktütün'ün mayıs ayındaki
baskın sonrasındaki halini bilenler vardı aramızda. Gözden çıkarıldığı her halinden belliymiş. Kaçakçılık için yapılmış zamanında ve defaİarca basılmış. Burada askerî hata yok mu komutanım?
0 karakol sınırdan geçişi önlemek içinmiş komutanım. Oysa PKK Aktütün'ü basmak için sınırı geçiyordu orada. Bunu 1992 den bu yana tam beş defa yaptı. Hepimiz öldük, tam 44 kişi. Siz ise
hesap bile vermediniz. Neden?
Zayiatın büyük bölümü sınır ötesinden açılan ateş yüzünden demişsiniz. Bu zaten her defasında böyle oldu. 0 halde o karakol hâlâ neden vardı?
Askerî hata olmasa bu kadar zayiat verilir miydi? Biz bu kadar ölür müydük?
Aktütün ve öteki birçok karakol defalarca basıldı. Siz ise hesap vermek yerine tartışmaları bastırdınız, haber yapılmasını yasakladınız. En büyük acı sizin orada yaşanıyor komutanım, bunu tartışmayıp da neyi tartışacağız?
Siz, dün gazetecilere bilgi veren komutanım; geçen yıl yine aynı gaflette basılan Dağlıca'daki komutan yarbaya başarı plaketi veren ordu komutanı değil misiniz? O plaket yerine hesap verseydiniz biz bugün yaşıyorduk.
TARAF