Subayları yalan makinesine bağlamışlar

28 Şubat sürecinde TSK'dan atılan askerlere ilişkin istihbarat raporları, emekli Albay Büyük'ün evinden çıktı.

Subayları yalan makinesine bağlamışlar

Bazı askerler yalan makinelerine oturtulurken, bazıları da evinde Kur'an bulundurmakla suçlanmış. BALYOZ darbe planı davası tutuklu sanıklarından emekli Albay Hakan Büyük'ün Eskişehir'deki evinde yapılan aramalardan 28 Şubat sürecinde irticacı oldukları iddiasıyla TSK'dan ihraç edilen askerlerle ilgili hazırlanan raporlar bulundu. Bazı askerlerin yalan makinesi testine tabi tutuldukları, namaz kılan askeri personelin evlerine baskınlar yapıldığı, arkadaşlarına faizsiz borç veren subayın ‘irticacı' diye damgalandığı, evlerde bulunan Kur'an-ı Kerim'lerin bile irtica delili sayıldığı ortaya çıktı. Gönüllü ‘irtica avcısı' olmuşlar Emekli Hava İstihbarat Albay Hakan evinde ele geçirilen irtica takip raporlardan en dikkat çekeni, Astsubay Başçavuş İshak Yılmaz hakkında hazırlanmış olan rapordu. Astsubay Mustafa Ergin'in ihbarı üzerine takibe alınan Başçavuş Yılmaz'a yöneltilen suçlamalar arasında “cemaat pikniklerine katılmak”, “irticadan atılan bir astsubayla görüşmek” de var. İrtica faaliyetler nedeni ile takibe alınan askerler ile pikniğe gitmekle suçlanan Astubay Başçavuş Yılmaz, komutanları tarafından yalan makinasına bağlanarak irticacı olup olmadığı konusunda sorgulanmış. Yılmaz'la ilgili raporda “Polygraph (yalan makinası) testinde kendisine yöneltilen 4 soruya doğru cevap vermediği için ihraç edilmesi” istenmiş. İrtica takip raporlarından birisi de Astsubay Osman Kaçmaz hakkında. Rahatsızlanan başörtülü eşini Etimesgut Askeri Hastanesi'ne götüren Kaçmaz'ı aynı anda hastanede olan Astsubay Bülent A., takibe almış. Uzun süre hastane içinde Kaçmaz'ı takip eden Bülent A. daha sonra personel dosyalarından ismini ve rütbesini tespit ettiği Osman Kaçmaz'ı ‘eşi türbanlı' diye üstlerine bildirmiş. Bunun üzerine sorguya alınan Astsubay Kaçmaz “Atatürk ilkelerine bağlı olduğunu ancak İslam dinini ve inanç özgürlüğünü yaşamak istediğini, dinini yaşamak şeriatçılıksa evet şeriatçı olduğunu” söylemiş. Bunun üzerine Kaçmaz, TSK'dan ihraç edilmiş. Eşin başını açsın seni atmayalım Hakkında rapor hazırlanan bir başka isim ise Başçavuş Mehmet Çetin olmuş. Oturduğu evin sahibi “Süleymancı” olduğu için bu camiaya yakın olduğu iddiasıyla takibe alınan Çetin'in eşinin de böşörtülü olduğu belirlinmiş. Çetin, yapılan sorgusunda “eşinin başını açmasına karışmayacağını” söyleyince TSK'dan atılmış. Üsteğmen Ali Özden hakkında tutulan raporda ise Kanal 7 ve Samanyolu Tv seyrettiği, oruç tuttuğu ve eşi İmam Hatip Lisesinde öğretmenlik yaptığı için takibe alınmış ve evinde arama yapılmış. Yüzbaşı Mehmet İlhan'ın irticai olarak izlenmesinin nedeni ise eşinin başörtülü olması ve evine başörtülü sakallı kişilerin girmesi. İlhan'ın irticai personel arasında yer almasının nedenlerinden bir tanesi ise ailece sağ düşünceye mensup olması gösteriliyor. Yüzbaşı İlhan hakkında hazırlanan raporda eşinin evlendikten sonra başörtüsü takma konusunda fikrini sorduğu, İlhan'ın takıp takmama konusunda kendisinin karar vereceğini söylediği belirtildi. Hazırlanan Raporda Mehmet İlhan ile yapılan görüşmede eşinin ıyafetini değiştirmesi ve başını açmasının istendiği ancak İlhan'ın eşine bu konuda baskı yapamayacağını söylediği anlatıldı. Türk Bayrağı asıyor, Kuran var Hakan Büyük'ün evinden tutuklu sanık Orgeneral Bilgin Balanlı tarafından bir astsubay hakkında hazırlatıldığı iddia edilen Lahika da bulundu. Başçavuş Fahri Karakülah hakkında hazırlanan belgede, eşinin medeni kıyafet giymediği, kızının Anadolu İmam Hatip Lisesinde okuduğu, evinin camına Türk Bayrağı astığı, evinde yapılan aramalarda 1 adet Kuran-ı Kerim bulunduğu, telefon fihristinde aynı yerde çalıştığı irticai faaliyetleri nedeni ile takibe alınan bazı askerlerin telefonunun bulunduğu belirtilmiş ve ordudan atılması istenmiş. 8BÜNYAMİN DEMİRKAN ASTSUBAYA YÖNELTİLEN SUÇLAMA Faizsiz borç veriyor dikkat irticacı olabilir Başçavuş Mustafa Küçükgülüm hakkında hazırlanan rapor ise bu kadar da olmaz dedirtecek cinsten. Başçavuş Küçükgülüm'ün hakkındaki deliller ise “bazı askerlere faizsiz borç vermesi, kitap tavsiye etmesi, bir depoda namaz kılması, dini kitaplar satan bir dükkana girmesi, erkeklerin altın takmasına karşı olduğunu bir konuşmasında söylemesi, oruç tuttuğunu saklaması, evinde toplu namaz kılınması” şeklinde sıralandı. Eşi de takibe alınan Küçükgülüm'ün evi aranmış.
<< Önceki Haber Subayları yalan makinesine bağlamışlar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER