Irak'ta havalimanına 200 metre mesafede düşerek 34 Türk işçisine
mezar olan Antonov An- 26
tipi kargo
uçakla ilgili iddialara bir yenisi eklendi.
Türkiye'yi
yasa boğan uçakla ilgili
Adana Şakir Paşa
Havalimanı mülki amiri
Vali Yardımcısı Abdullah Dölek, şok edici bir iddiayı gündeme getirdi. Dölek, düşen uçakta yıl içinde çatlamalar olduğunu ve camının kırıldığını bunu birkaç kez
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne
rapor etmelerine rağmen hiçbir denetimin yapılmadığını açıkladı.
ABD'lilerin kara kutuya el koyarak Türk
kaza kırım ekibini enkaza yaklaştırmaması uçağın düşürüldüğüne ilişkin bulguları güçlendirirken Vali Yardımcısı Dölek'in
vekillere yaptığı açıklamalar ihmalleri ortaya koydu.
Uçakta çatlamalar olmuş
Uçakla ilgili denetimlerin yapılmadığı ölen işçilerin cenazesinde gündeme geldi. Dölek, iddialarını cenazelere katılmak üzere Adana'ya giden
CHP Adana
Milletvekili Tacidar
Seyhan'a anlattı. Konuyla ilgili Zaman'a bilgi veren Seyhan, "Diğer vekil arkadaşlarımla beraber cenazelere katılmak üzere Adana'ya gittim. Şakir Paşa Havalimanı Mülki Amiri Vali Yardımcısı Abdullah Dölek'le karşılaştık. Bu kazanın nasıl olduğunu sorduğumuzda, 'Antonov 26 tipi uçakta kalkış ve iniş sırasında çatlamalar ve cam kırılmaları meydana geldi. Biz bunları defalarca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne ilettik. Ama gelen giden olmadı' bilgisini verdi. Ben bunları duyduğumda dehşete düştüm" diye konuştu.
Yaşananları skandal olarak yorumlayan Seyhan, bir soru önergesiyle konuyu
Meclis gündemine taşıdı. Seyhan, Meclis Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesinde, "Adana Valiliği'nin 2006 yılı içinde defalarca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne kalkı4ş ve iniş sırasında bu uçaklarda çatlamalar ve cam kırılmaları olduğunu bildirmesine rağmen neden işlem yapılmamıştır? Uçağın kesin düşüş nedeni nedir?" diye sordu.
Sivil havacılık iddiaları reddetti
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ise, Vali Yardımcısının verdiği bilgilerin doğru olmadığını açıkladı. Havacılık kuralları gereği Türkiye'nin Moldovya tescilli uçağı sürekli denetlemesinin mümkün olmadığını açıklayan yetkililer, "Uçağın gerekli denetimleri kendi
ülkesinde yapılıyor. Denetimi yapılmayan bir uçağın Türkiye'ye uçmasına müsaade edilmez. Bu uçağın da denetimi Haziran ayında yapıldı ve uçuşa elverişli olduu belirlendi. Uçak Türk Hava Sahasını terk edene kadar hiçbir sorun yoktu. Ne olduysa ondan sonra oldu" bilgisini verdi.
Düşen Antonov 26 tipi uçağın son iki yıl içinde Adana Şakir
paşa Havalimanı'ndan Irak'a 100'den fazla uçuş gerçekleştirdiği öğrenildi. Yetkililer, uçağın
Nisan 2007'ye kadar uçuşa elverişli sertifikası bulunduğunu bildirdi.
Türkiye denetimde ilk 10'da
Edinilen bilgilere göre, Türkiye 2006 yılı içinde SAFA Kuralları başka ülkelerden gelen 150 uçağın denetimini yaptı. Ayrıca Türkiye,
Avrupa Sivil Havacılık Konferansı (ECAC)'na üye 42 ülke arasında 10. sırada bulunuyor. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün hedefi, 2007 yılı içinde SAFA denetiminde ECAC listesinde 5. olmak.
Olayı Meclis gündemine taşıyan CHP'li Tacidar Seyhan'ın soru önergesinde şu iddialar da yer aldı:
- Antonov tip uçakların üretimleri incelendiğinde
fabrika aynı tip, dizayn ve
motor tipi iki adet uçak üretmekte. An 24 tip uçak yolcu ve yolcu bagajı
taşıma amaçlı üretilmiştir. An 26 tipi uçak ise aynı karakteristikte sadece kargo taşıma amaçlı üretilmiştir.
Kargo taşıma amaçlı üretilen bir uçak, uçuş ekibi dışında nasıl yolcu taşıyor?
- Hayatını kaybeden yolcuların sigortası var mıdır? Yoksa yolcu sigortası olmadan bu uçuş nasıl gerçekleşti?
- Bakanlık çok eski bu uçaklara nasıl yolcu taşıma izni vermiştir?
- RJ 100 tipi uçaklar uçuş süresini doldurduğu için iade edilirken daha eski bir uçağın Türkiye'de yolcu taşımasına hangi gerekçelerle izin verilmiştir?
Zaman