Skandal fişleme ayağa kaldırdı

İstanbul Üniversitesi'nde (İÜ), 'PKK sempatizanı, Kürtçü, eski sol militanı' şeklinde fişlenmeleri, akademisyenlerin tepkisine neden oldu.

Skandal fişleme ayağa kaldırdı

Kara Kuvvetleri Komutanlığı, hazırladığı 47 sayfalık raporda 'Kürt kökenli ve PKK sempatizanı Tahsin Yeşildere, Veterinerlik Fakültesi'nde etkin bir pozisyona getirildi' şeklinde bahsedilen emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, fişlemelerin karalama amaçlı olduğunu söyledi. Alemdaroğlu'na karşı çıktığı için bu tür karalamalara maruz kaldığını anlattı. Fişlenen diğer bir isim adli tıp uzmanı Prof. Dr. Fatih Yavuz ise meslektaşlarının kendisini fişlemesini üniversitedeki çekişmelere dayandırdı. Yavuz, bu tür uygulamaların Türkiye'ye vakit kaybettirdiğini anlattı. Kara Kuvvetleri Komutanlığı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine 6 Ağustos 2008 tarihinde 47 sayfalık bir rapor gönderdi. Ergenekon davasının ek klasörlerine giren raporda İstanbul Üniversitesi'nin rektör Mesut Parlak dönemi ayrıntılı olarak anlatılıyor. Akademisyenlere yönelik 'Kürt kökenli, PKK sempatizanı, bölücü, ayrılıkçı, eski sol militanı' şeklinde fişlemeler yer alıyor. Burada fişlenen isimlerden biri de emekli öğretim üyesi Tahsin Yeşildere. Yeşildere'nin Kürt ve PKK sempatizanı olduğu belirtiliyor. Yeşildere, kendisinin İzmir'de doğduğunu ve kökeninin Karamanoğulları'na dayandığını, dolayısıyla Türk olduğunu söyledi. Ergenekon davası sanığı Kemal Alemdaroğlu'nun İÜ'de rektör olduğu zamanlarda kendisinin de üniversite senatosunda görevli olduğunu kaydetti. Uygulamalarına karşı çıktığı için Alemdaroğlu'nun senato toplantılarında kendisini 'PKK sempatizanı, bölücü' diye suçladığını ve senatodan atmaya çalıştığını ifade etti. Yeşildere, "Kürt olsam ne fark eder, Türk olsam ne fark eder. Ben demokrasi mücadelesi veren bilim insanıyım. Benim Türk, Kürt, Ermeni, Müslüman, Yahudi olmam hiçbir şeyi değiştirmez, demokrasi isteyen emekli bir profesörüm." diye konuştu. Meslektaşlarının kendisinin askerî istihbarata fişletmesini de değerlendiren Yeşildere sözlerini şöyle sürdürdü: "1402'liklerde böyle çıktı. Üniversite rektörleri kendilerine paye verilince bu şekilde yalan yanlış ispiyonluyorlar. Yıllardır bu böyle." FİŞLEMELERLE VAKİT KAYBEDİYORUZ Ergenekon dosyasının ek klasörlerinde yer alan 47 sayfalık raporda "Prof. Dr. Fatih Yavuz: Alman Hastanesi'nde uzun süredir illegal olarak adlî tıp raporları veren ve Alman vakıfları ile bağlantılı." şeklinde fişlenen Prof. Dr. Fatih Yavuz ise, Türkiye'nin yıllardır bunlarla vakit kaybettiğini vurguladı. Üniversitedeki çekişmelere her zaman şahit olduğunu dile getiren Yavuz, raporda yer alan bilgilerin de yanlış olduğunu belirtti. Alman Hastanesi'nin bir Türk'e ait olduğuna dikkat çeken Yavuz, kendisinin de Alman vakıflarıyla bağlantılı olduğuna ilişkin iddiayı yalanladı. Daha önce Ergenekon davası sanığı Ümit Sayın'da da kendisinin ev adresleri, telefon numaralarının ortaya çıktığını hatırlatan Yavuz, bunların da yanlış olduğunu ifade etti. 20 yıllık meslek hayatında hiçbir zaman idari görevlere talip olmadığını ifade eden Yavuz, raporun mahkemede olduğunu ve gerçeğin ortaya çıkacağını dile getirdi.
<< Önceki Haber Skandal fişleme ayağa kaldırdı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER