Devlet Bakanı ve
Başmüzakereci Egemen Bağış,
Türkiye'nin sınır güvenliğinde AB standardına ulaşmak için 50 bin kişilik özel bir güvenlik gücü kurma hazırlıkları yürüttüğünü açıkladı. Bağış, ABD'nin
Meksika ve
Kanada sınırlarını koruyan 'Border Patrol' sistemine benzeyeceğini açıkladığı yeni sınır koruma gücünün asker ve polisten farklı bir birim olacağını bildirdi.
Türkiye'nin yasadışı göç ile mücadelede yeni birimler kurarak ve
yaptırım mekanizmaları oluşturarak
Avrupa Birliği ile
işbirliğini geliştirme yönünde adımlar atmaya hazırlandığını belirten Bağış, bu çerçevede AB ile kaçak
göçmenlerin iadesine ilişkin bir geri kabul
anlaşması imzalanacağını bildirdi. Bağış, bu adımın yanı sıra Türkiye'nin sınır güvenliğinin AB standardına ulaşması için de
İçişleri Bakanlığı'nca yürütülen bir çalışma olduğunu kaydederek 'Yeni bir sınır güvenlik birimi oluşturulacak. Şu anda İçişleri Bakanlığı'nda etki analizleri yapılıyor.
Sınır Güvenliği Teşkilatı, İçişleri bünyesinde 50 bin personeli olan ayrı bir güç olacak' dedi.
Kurulacak yeni birimin asker ve polisten farklı bir
teşkilat olacağını kaydeden Bağış, bu gücün kuruluş aşamasında Emniyet ve TSK'dan deneyimli uzmanların rol oynayabileceğini belirtti.
Bağış, 'İleride AB üyesi olduğumuzda bizim sınırlarımız Avrupa'nın sınırı olacak. Türkiye'ye gelen Avrupa'ya girmiş olacak. O nedenle kurulacak bu teşkilat Batı'daki örneklerine benzeyecek. Avrupa'da var. ABD'de var. Orada sınırları ordudan ayrı bir teşkilat olan 'Border Patrol (Sınır Muhafaza)' koruyor. Ona benzer bir şey olabilir. Ama detaylarını İçişleri Bakanlığı belirleyecek' dedi.
YUNANLILAR DA MUSTARİP
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Adalet, Özgürlük ve
Güvenlikten Sorumlu Komiseri Jacques Barrot da bugün
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve İçişleri Bakanı Beşir
Atalay ile yapacağı görüşmelerde geri kabul anlaşmasının son müzakerelerini yürütecek. Barrot'nun
Ankara'da olduğu saatlerde
Yunanistan Başbakanı
Yorgo Papandreu ile görüşecek olan Bağış, Türkiye'nin kararını
Atina yönetimine de iletecek. Bağış, 'Neredeyse bizim kadar
Yunanlılar da bu sorundan mustarip. Türkiye ile AB arasında imzalanacak bu anlaşma iki ülkenin işbirliğini daha da ileri noktalara taşıyacaktır' dedi.
KAÇAKLARIN İADESİNE KOŞULLU 'EVET'
BAĞIŞ yasadışı göçle mücadelede işbirliği çerçevesinde AB ile Türkiye arasında geri kabul anlaşması imzalanmasının da gündemde olduğunu açıkladı. Türkiye kendi üzerinden yasadışı yollarla Avrupa'ya giden kaçak göçmenleri bugüne kadar geri kabul etmiyordu. AB'nin 2003'ten bu yana talep ettiği geri kabul anlaşması konusunda Ankara ile AB arasında prensipte anlaşmaya varıldığını açıklayan Bağış, 'Üyesi olmak istediğimiz birliğin ciddi bir sorununu göz ardı edemeyiz. Türkiye AB açısından hem bir
köprü hem de
doğal bir kalkandır. Üyeliğimiz teröre, uyuşturucuya ve yasadışı göçe karşı kalkan görevi de görecektir' dedi.
Türkiye'nin geri kabul anlaşması imzalamayı iki koşulla kabul ettiğini belirten Bağış, 'Birincisi, kaçak göçmenlerin iadesi için Türkiye'nin üstleneceği maddi külfeti AB bizimle paylaşmayı kabul edecek. İkincisi de AB üçüncü ülkelerle yapacağı anlaşmalara Türkiye'den iadelerin de kabul edilmesi gerektiği unsurunu ekletecek. Aldığımız sinyaller bunları kabul ettikleri yönünde. Ama koşullar yerine gelmezse süreç ilerleyemez' diye konuştu.
Sığınma merkezleri kurulacak
AB ile geri kabul anlaşması imzalanması halinde sayıları her yıl 70 bini bulan kaçak göçmenlerin ülkelerine geri gönderilene kadar barınacakları 'sığınma merkezleri' kurulacak. Sığınma merkezlerinin kurulmasında ve faaliyetinde AB'nin maddi katkısının alınacağını belirten Bağış, merkezlerin kurulacakları illerin sosyo
ekonomik kalkınmasına da büyük katkı sağlayacaklarını vurguladı. Çoğunluğunu
Suriye,
İran,
Irak,
Afganistan,
Pakistan ve
Afrika ülkelerinden gelenlerin oluşturduğu kaçak göçmenler Türkiye tarafından ülkelerine geri gönderilecek. 1995-2009 yılları arasında Avrupa'ya gitmek isteyen 770 bin kaçak göçmen yakalanarak
sınırdışı edildi.
UTKU ÇAKIRÖZER-AKŞAM