Akdeniz'in en büyük helva üreticilerinden Ahmet Okyay, Orta
Asya'dan getirilen ve
ucuz olduğu için kullanılan soyulmuş susamda aflatoksin bulunduğunu, bunun da bazı fırınlarda kullanıldığını iddia etti
Simitseverlere
Mersin'den kötü bir haber var. Akdeniz ve
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük helva
firmalarından olan Okyay
Helva'nın ortağı ve yöneticisi Ahmet Okyay, bazı
simit üreticilerinin fiyatı "daha ucuz" diye
Orta Asya ülkelerinden
ithal ettikleri soyulmuş susamda
kansere neden olan aflatoksin bulunduğunu iddia etti. "Korkumdan simit yemiyorum" diyen Okyay, bu konuda hem kamuoyunun dikkatini çekiyor hem de denetimin iyi işletilmesi için ilgilileri uyarıyor. Okyay, özellikle
Azerbaycan kanalıyla Orta Asya cumhuriyetlerinden getirilen soyulmuş susamların içindeki suyun yeterince buharlaştırılmaması nedeniyle küf içerdiğini ve simit yapımında aflatoksine yol açtığını öne sürüyor.
KUŞ YEMİ DİYE GEÇİRDİLER
Simit
üretiminde lezzet verici olarak kullanılan susamdaki bu iddialarını anlatan Okyay,
yerli kabuklu susamın kilosunun 2.2 YTL olduğunu, kullanılır hale getirilince kilo fiyatının 2.5 YTL'ye kadar yükseldiğini söylüyor. Bu nedenle de dışarıdan getirilen soyulmuş susama,
maliyet düşüklüğü nedeniyle ilgi gösterildiğini belirten Okyay, şöyle konuşuyor: "Yurtdışından susam iki şekilde, soyulmuş ve soyulmamış olarak getiriliyor. Soyulmamış gelenlerde bir sorun yok. Soyulmuş ve pişirilmiş gelenlerde sorun var. Ç ü n k ü , içindeki su yeterince buharlaştırılmadan depolara konuluyor ve isteyen ülkelere oldukça ucuz fiyata, kilosu 1-1.5 YTL'den satılıyor. İşte bu tür susamlar, aflatoksin içerebiliyor." Okyay, böyle bir olayın Mersin Gümrüğü'nde yaşandığını, buradan sokulmayan susamların
Samsun Gümrüğü'nden ülkeye girdiğini öğrendiklerini ifade ederken, "
Aflatoksinli susamı kimileri kuş yemi diye geçirip piyasaya sürdüler" diye konuşuyor. Okyay, bu konuda ilgili mercilere ihbarda bulunduklarını ancak herhangi bir önlem alınmadığını da iddia etti. Ülkemizde, başta helva yapımı olmak üzere susam en çok simit üretiminde kullanılıyor. Ağırlıklı olarak
Çukurova,
Antalya, Fenike,
Muğla,
İzmir ve
Trakya bölgelerinde yetiştirilen susam bitkisinden elde edilen yıllık 40 - 50 bin tonluk üretim, 450 - 500 bin tona ulaşan
tüketim ihtiyacına
cevap vermiyor. Açığı kapatmak için ithalat yoluna gidiliyor.
Afrika ülkeleri bu ithalatta başı çekiyor. En çok susam ithalatı yapılan ülkeler
Sudan,
Etiyopya, Burkina Faso ve
Nijerya. Orta Asya cumhuriyetlerinden
Özbekistan ve
Türkmenistan'dan da bazı aracı firmalar soyulmamış susam ithal ediyor.
HELVASI DA YAPILIYOR
Bir metre boyunda, yağ veren bir yıllık otsu bir bitkidir. Meyveleri 2-3 cm boyunda, uzun, prizmatik ve çok tohumlu bir kapsüldür. Susam, sıcağı çok sever. Orta derecede ağır ve humuslu topraklarda iyi yetişir. Tohumlarından yüzde 50 civârında yağ elde edilir. Kabukları soyulmuş susam tohumlarının ezilmesiyle tahin elde edilir. Bu da tahin helvası yapımında kullanılır. Ayrıca susam tohumları simit ve pastaların üzerine konur.
İDDİA ÖNEMLİ, İHBAR KABUL EDİYORUZ
Tarım Bakanlığı
İstanbul İl Müdürü Ahmet Kavak, simit fırını ve satıcıların
gıda kodeksine göre denetlendiğini ancak böyle bir şikayet almadıklarını söylerken, "Aflatoksin uyarısı önemli bir olgudur. Kendisi de susam kullanıcısı olduğundan, iddiasını ihbar kabul edip araştırma yaptıracağız" dedi.
BİZDE BÖYLE ŞEY YOK SİMİTEVLERİNİ BİLEMEM
1750 üyeye sahip İstanbul Simit Satıcıları Derneği Başkanı
Yüksel Bayrak, 1971'den bu yana simit sattığını ancak böyle bir durumla karşılaşmadığını söylüyor. İstanbul'da belediyeden ruhsatlı 1800
simitçi, 17 simit fırını bulunduğunu ifade eden Bayrak, iddiaları şöyle yanıtladı: "Sokak simitçilerinde satılan simitlerde herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadı. Susam satan firmalar da, bizler de sıkı kontrollerden geçiyoruz. En son
Okmeydanı Hastanesi laboratuarında birçok tahlil yapıldı. Simitlerde aflatoksin dahil herhangi tehlikeli bir maddeye rastlanmadı. Sokak simitleri
temiz çıktı. Ancak, simitevlerindeki durumu bilemem."
KÜFLÜ SUSAMLAR ÖZBEKİSTAN'DAN GELİYOR
İstanbul'da simit fırınlarına susam sağlayan irili ufaklı birçok ithalatçı firma bulunuyor. Bu firmalardan
Huzur Susam'ın sahibi
Erol Tanık, Okyay'ın iddialarında eksiklikler olduğunu belirterek, "Bize de bazı iddialar geldi. Örneğin, Özbekistan ve Türkmenistan gibi ülkelerden Azerbaycan'da yaşayan bazı Türklerin aracılığıyla küflü susamların girdiğini öğrendik. Ancak, bu susamlara gümrüklerde el konuldu " dedi. Tanık, aflatoksin ve benzeri maddeler için gümrüklerde gerekli kontrollerin yapıldığını kaydederken, "Herkes simit yemeye devam etsin" dedi.
BUGÜN