Sigara yasağında geri adım kararı emsal alınır
Geçen yıldan itibaren
halka açık olan kapalı mekanlarda uygulanan
sigara yasağının
Danıştay tarafından
Anayasa Mahkemesi'ne taşınması, yüzde 90'ın üzerinde uyum sağlanan
yasak konusunda tereddütler oluşturdu.
Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Akdur, kahvehanelerde sigara yasağının tartışılıyor olmasının, bazı yerlerde gevşemelere neden olduğuna dikkat çekti. Türk halkının, kabullenilmesi zor da olsa doğru olana hemen uyma gibi bir sağduyusu bulunduğunu söyleyen Akdur, "Uyum, yüzde 90'ların bile üzerindeydi. Türk halkı, dünyadaki birçok halktan çok daha önce, yüksek bir oranda uyum sağladı. Ancak bu tartışmalar, insanların kafasında uyum konusunda bazı tereddütler yarattı. İnsanlarda, uymaya başladığı bir kuralı ihlal etme alışkanlığı başlattı. Bu yönüyle de çok kötü oldu." dedi.
Sigara içmenin bir hak değil, fırsat olduğunu belirten Prof. Dr. Akdur, şöyle konuştu: "Hak ve fırsat birbirine karıştırılmamalı. Sigara içme hakkı diye bir şey yok, sigara içme fırsatı var. Şu anda da sigara içme fırsatı yasaklanmış değil. İnsanlar başkalarına zarar vermemek şartıyla, istedikleri yerde bu fırsatı kullanabiliyor. Başkalarına zarar vermemenin sınırı ise çocuklara kötü örnek olmaktan başlayıp, başkalarına kenserojen sigara dumanı solutmamaya kadar giden bir daire." Akdur,
Anayasa Mahkemesi'nin insan sağlığını yok saymayacağına inandığını belirtti.
SAĞLIK SENDİKALARI, GERİ ADIMA KARŞI
Sağlık sendikaları da uygulamada geri adıma karşı.
Sağlık-Sen Genel Başkanı
Mahmut Kaçar, uyumun çok yüksek olduğu bir dönemde bu konunun yeniden tartışmaya açılmasının yanlış olduğunu vurguladı. Kaçar, kahvehanelerdeki sigara yasağının tartışılıyor olmasının, kapalı mekanlarda sigara içilmemesi uygulamasının ihlal edilmesine yol açtığını aktardı. Kaçar, hiçbir şekilde uygulamada geri adımın söz konusu olmaması gerektiğinin altını çizdi.
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı
Önder Kahveci de sigaranın, başta
kanser olmak üzere birçok hastalığın tetikleyicisi olduğunu hatırlattı. Mevcut uygulamanın son derece doğru olduğunun altını çizen Kahveci, "Toplum bu uygulamaya yavaş yavaş alışmıştı. 10 sene önce şehirler arası otobüslerde de sigara içiliyordu. Şimdi kimse sigara içmek için uğraşmıyor. Hatta bu durumdan çok da memnunlar." şeklinde konuştu.
Kendisinin de 30 yıl boyunca günde bir paket sigara tükettiğini aktaran Kahveci, "Sigaraya lise çağlarında başladım. İki yıl önce bıraktım. Zararlarının sürekli tartışılıyor olması, bırakmamda etkili oldu. Bıraktıktan sonra sağlığımda her geçen gün gözle görülür bir değişiklik oldu. Hiçbir şekilde bu yasak delinmemeli." dedi.
'20 ülke daha bizdekine benzer bir kanun uyguluyor'
Dünya Sağlık Örgütü
Türkiye Ofisi Tütün Kontrol Programı Sorumlusu Prof. Dr. Toker Ergüder ise dünyada 20 ülkede daha Türkiye'dekine benzer bir kanun uygulandığına dikkat çekti. Ergüder, "Bu ülkeler arasında
İngiltere,
İrlanda,
Norveç,
İsviçre,
Fransa,
Hollanda,
İtalya da var. Bunların pek çoğunda da Anayasa Mahkemesi'ne gidildi, hiçbirinde aykırı bulunmadı." diye konuştu. Türkiye'nin 2004 yılında Dünya Sağlık Örgütü'nün Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesi'ni imzaladığını hatırlatan Ergüder, "Bu kanunu imzalayan 169 ülke var. Bizim kanunumuz da bu çerçeve sözleşmesine uyumlu bir kanun." dedi. Anayasa Mahkemesi'nin kararını beklemek gerektiğini vurgulayan Ergüder, "Dünya Sağlık Örgütü, Anayasa Mahkemesi kararlarına ancak saygı duyar." ifadesini kullandı.