'Sıfırlanmak' istenen medyaya 'çete örgütü' denildi

Başbakan, 4 milyon kişinin internetten dinlediği ve oğlu Bilal ile aralarında geçtiği iddia edilen ‘sıfırlama tapesi’ için suç duyurusu yaptı. Söz konusu suçlamada ise yandaşmedya dışındaki basına ‘çete üyesi’ denildi.

'Sıfırlanmak' istenen medyaya 'çete örgütü' denildi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ile arasında geçtiği iddia edilen konuşmanın ses kaydına ilişkin haberi nedeniyle Taraf Gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusuna konu olan haber, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ses kaydını grup toplantısında dinletmesi üzerine kaleme alınmıştı. Ses kaydına göre Erdoğan ile oğlu, evdeki paraların nasıl “sıfırlanacağını” konuşuyordu.

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusunda, 17 Aralık ve 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni yıkmaya yönelik yapıldığı ve yargı yoluyla darbe girişimi olduğu görüşüne yer verildi. “Montaj ve Şantaj Çetesi”nin bu doğrultuda operasyonlar yürüttüğü iddiasının yer aldığı suç duyurusunda, Taraf Gazetesi’nin “Montaj ve Şantaj Çetesi”nin amacına yardım etmek, onlarla birlikte hareket etmek ve onlara destek olmak suçlarını işlediği iddia edildi. Suç duyurusunda ayrıca Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarına binaen yapılan haberle ilgili “taraflar karşılıklı paslaşarak suç teşkil eden montaj ses kasetlerini siyasi hedefleri doğrultusunda yayınlamışlardır” ifadelerine yer verildi.

Taraf'ın haberine göre, Başbakan Erdoğan, gazetecilik faaliyetine ilişkin yaptığı suç duyurusunda, Taraf Gazetesi’nin bu haberi yaparak Anayasa’ya ve Türk Ceza Kanunu’nun 132/1.2, 133/1.2, 134/1.2 ve 137. maddelerinin açık hükümlerine aykırı davrandığı iddiasında bulunarak kamu davası açılmasını istedi. Taraf Gazetesi yetkilileri, söz konusu suç duyurusuyla ilgili bugün ifade verecek.

BASINA TEKZİP, SUSTURMA VE SANSÜR BASKISI

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 17 Aralık’tan sonra hedefe koyduğu medya, tekziple susturulmaya çalışılıyor. Hükümete yakın kuruluşların yolunu tuttuğu İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, tekzip taleplerini bağımsız medya aleyhinde sonuçlandırıyor. Ardından yüklü miktarda tazminat davası açılarak gazeteciler üzerinde baskı kuruluyor.

17 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra Başbakan Erdoğan’ın seçim meydanlarında hedefe koyduğu medya, adeta tekzipli sansürle karşı karşıya. Taraf, Bugün ve Zaman gibi bağımsız gazeteler, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davalarla susturulmaya çalışılıyor. Hükümetin yayın organı gibi hareket eden Turkuvaz Medya Grubu da Zaman Gazetesi’ne yönelik açtığı tekzip davaları 3 mahkeme tarafından ‘kamu yararı ve basın özgürlüğü’ adına reddedilince 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Mahkeme, bütün tekzip davalarını hükümet yanlısı medya lehine sonuçlandırdı. Ancak mahkemenin, verdiği kararlarda Basın Kanunu’nun 14. maddesine aykırı hareket ettiği ortaya çıktı. Tekzip metinlerinde hakaret içermemesi ve tekzibin ilgili yazıdan daha uzun yazılmaması gerekiyor. Mahkeme kararıyla gönderilen metinde, yazıyı kaleme alanlar için ‘ahlak yoksunu, kötü niyetli, kurguya dayalı’ vb. görülmemiş hakaretler yer alıyor. Mahkeme kararıyla gelen hakaretten sonra yüklü miktarda tazminat davası açılarak gazeteciler üzerinde baskı kuruluyor.

<< Önceki Haber 'Sıfırlanmak' istenen medyaya 'çete örgütü' denildi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER