Zanlının, Karabük'te esnaflık yapan arkadaşı Murat Çimen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ziya T'nin adına 8 Şubat'ta otobüs bileti alarak ''Karabük'ten Hatay'a gidiyorum'' diye ayrıldığını iddia etti.

Yaklaşık 15 yıl önce aynı iş yerinde çalıştıklarını Ziya T'nin daha sonra İstanbul'a yerleşince çok nadir karşılaştıklarını ifade eden Çimen, şöyle konuştu:

''Ziya'nın bu ayın 8'inde buralarda olduğunu duydum. Bana ait kahvehaneye gelip çay içtiğini ve kahvaltı yaptığını, parası olmadığı için de arkadaşlarımın ona sigara alıp verdiğini daha sonra öğrendim. Daha sonra İstanbul'dan polisler gelip burada Ziya'yı bana sorduklarında ben onlara fazla tanımadığımı söyledim. Gelen polisler bana Ziya'nın benim adıma bilet aldığını söylediler. Nereye gittiğini sordular. Ben bilmiyorum kendisi hakkında bir bilgim yok. Bilet olayına ben bile hayret ettim. Bana biletin fotoğrafını gösterdiler. Benim adıma olduğuna öyle inandım. Bu başkası da olabilirdi. Demek ki aklında biz kalmışız. Onun buradaki arkadaşlara söylediği, 'Benim Türkiye'deki işim bitti. Buradan Hatay'a gideceğim. Oradan da Suriye'ye geçeceğim' demiş. Başka bir arkadaşa da İstanbul'da bulunduğu yerde cinayet işlendiğini söylemiş. Oraların karışık olduğunu ve kaçtığını söylemiş. Burada ailevi sorunları olduğundan fazla kimse ile oturup kalkmışlığı yoktur. İstanbul'da kağıt toplayıp tiner ve bali türü şeyler çektiğini duyduk.''

Zanlının bir diğer arkadaşı Muharrem Uçar ise çocukluğundan bu yana tanıdığı ve görüştüğü Ziya T'yi en son 8 Şubat'ta Karabük'te gördüğünü ve aynı gün ortadan kaybolduğunu söyledi.

Ziya T'nin 'Polislerin olayın yaşandığı alanda takılanları toplayacaklar'' dediğini belirten Uçar, şöyle devam etti:

''Kendisiyle olayları konuştuk. Bize ekiplerin kendilerini toplayacağını söyledi. Bize olay olduktan sonra oranın karışık olduğunu ve kendilerini toplayacaklarını söyledi. 'Zaten ben toplanacağını biliyordum' dedi. 'Kalktım geldim bu tarafa' dedi. Cinayetin oralarda olduğunu bilerek kendisi ile konuştum. Yapacağına inanmadığım kişi yani o zaten. Ben onun sol kulağının olduğu yerde bir yara izi gördüm. 'Kulağına ne oldu' dedim. 'Orası İstanbul kendine mukayyet olmak zor. Ara sıra böyle şeyler olur' dedi. 'Falçata ile kavga da olduğunu' söyledi.''

Bir diğer arkadaşı Zafer Özden de Ziya T'yi en son Murat Çimen'e ait kahvehanede gördüğünü ve neden geldiğini sorduğunda zanlının ''İstanbul'daki Sarai Sierra cinayetinin benim üzerime kalacak diye kaçtım'' dediğini iddia etti.

Her sabah kahvaltı yapmak için kahvehaneye geldiğini ve 8 Şubat sabahı da aynısını yaptığını belirten Özden, ''Baktım oturuyor içeride. Başka bir yere işe gidecektik 'Neden burada oturuyorsun, gel senide götüreyim' dedim. 'Yok' dedi. Ama sonra da ikna ettim. Arabaya bindik. İşçileri işe bıraktım. Parası yokmuş iki paket sigara aldım ona. Sonra tekrar kahvehaneye geldik. Bana 'İstanbul'da olaylar oldu, benim üzerime kalacak diye kaçtım' dedi. Suriye ya da İran'a geçeceğini söyledi. Tinerci arkadaşlarının orada olan olayı kendi üzerine atacağını söyledi. Sırtında bir çantası vardı. Sonra aldı gitti. Normalde o adam öldürecek birisi değil. Onu ben çocukluğundan beri tanırım.  Bali ya da tiner çeken bir insan kendini kaybeder, ne yapar yani onu bilemeyiz. Adam öldürecek değil, tavuğu bile kesemez. Bana İstanbul polisinin 'Ziya sen buralardan git, burada cinayet oldu, senin üzerine kalacak' dediklerini anlattı. Ziya her zaman geldiği gibiydi. Tuhaf bir hali, durumu yoktu. Kışın yatacağı yer olmadığı için küçük suçlar işleyerek ceza evine girdiğini biliyoruz o kadar'' ifadelerini kullandı.