Yargıtay 1.
Ceza Dairesi, Hakkari'nin
Şemdinli ilçesinde yaşanan olaylarla ilgili Van 3.
Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının temyiz başvurusunu sonuçlandırdı. Daire, sanıklar
Ali Kaya ve Özcan İldeniz'e yüklenen suçların niteliği yönünden
görevsizlik kararı verdi.Temyiz başvurusunu,
terör ve devlete karşı suçlara bakmakla görevli Yargıtay 9. Ceza Dairesi inceleyecek.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Şemdinli
davasının temyiz başvurusuna ilişkin görevsizlik kararı vererek, dosyayı ''terör ve devlete
karşı suçlara bakmakla görevli'' 9. Ceza Dairesine gönderme kararı aldı.
Dairenin gerekçesinde, ''devletin birliğini ve
ülke bütünlüğünü bozmaya yönelik eylemde bulunmak'' suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 302/1. maddesi, 3713 sayılı
yasanın 5. maddesi, ''adam öldürmek ve adam öldürmeye teşebbüs etmek'' suçlarından 5237 sayılı TCK'nin 302/2. maddesi ve 82/1-c ile ''suç işlemek için anlaşmak suçundan'' TCK'nin 316/1. maddesi uyarınca kamu
davası açıldığı hatırlatıldı. Gerekçede, söz konusu hükümlerle ilgili temyizen inceleme görevinin Yargıtay 9. Ceza Dairesinin görevine girdiği vurgulandı. Yargıtay 1. Ceza Dairesi heyeti bu nedenle dairenin görevsizliğine, dosyanın 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine oyçokluğuyla karar verdi.
KARŞI OYLAR
Başkanvekili Mehmet Yalçın ile üye
Salih Zeki İskender dairenin bu kararına katılmadı. Yalçın ve İskender'in karşı oy gerekçesinde, iddianamede, sanıklara atılı suçlar ve uygulanması gereken yasa maddeleri olarak TCK'nin,''302/1, 302/2, 82/1-c ve 316/1. maddelerinin'' gösterildiği anımsatıldı. İddianamede olayın anlatılış biçiminden, öldürme ve öldürmeye kalkışmak suçlarından dava açıldığını kabul etmenin mümkün olduğu belirtilen karşı oy gerekçesinde, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçundan dava açıldığından söz edilebilmesi için sanıkların, ''devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yönelik bir fiili işleyen kişilerden olmaları'', ''bu suçu işleyeni
araç olarak kullanmaları'', ''başkasını bu suçu işlemeye azmettirmeleri'' gerektiği kaydedildi.
Gerekçede bu suçun işlenmesine, ''bu suçu işlemeye
teşvik etmek veya suç işleme kararını kuvvetlendirmek veya fiilin işlenmesinden sonra
yardımda bulunacağını
vaat etmek'', ''bu suçun nasıl işleneceği konusunda yol göstermek veya fiilin işlenmesinde kullanılan araçları sağlamak'' ve ''suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak, icrasını kolaylaştırmak suretiyle yardım etmelerinin gerektiği'' vurgulandı. Karşı oy gerekçesinde şöyle denildi:''Oysa, iddianamede olayın anlatılış biçiminden, olayda bu koşullardan herhangi birisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak suçundan dava açıldığını, öldürme ve öldürmeye kalkışma suçlarının bu suçun işlenmesi sırasında işlendiğini kabul etmek mümkün değildir.'' Yargıtay yasasına göre, ''kasten adam öldürme'' suçlarına ilişkin hükümlerin Yargıtay 1. Ceza Dairesine ait olduğu vurgulanan gerekçede, ceza dairelerinin görevlerinin belirlenmesinde iddianamede olayın anlatılış biçiminin esas alınacağı kaydedildi.
Yasaya göre, birden çok suçlarla ilgili davalarda en ağırını incelemeye yetkili dairenin görevli olduğu ifade edilen karşı oy gerekçesinde, konuyla ilgili açıldığı kabul edilen davalardan en ağır cezayı gerektirenin ''adam öldürme suçuna'' ilişkin dava olduğu belirtildi. Gerekçede, incelemenin görevle sınırlı olarak yapıldığı ve dairenin görevini etkilemediği ifade edilerek, ''suç işlemek için anlaşmak'' suçuna ilişkin dava hakkında görüş bildirilmediği kaydedildi. Karşı oy gerekçesinde, ''Temyize konu hükümleri inceleme ve karara
bağlama görevinin dairemize ait olduğu düşüncesiyle çoğunluğun görevsizlik kararına katılmıyoruz'' denildi.