8 yıldan beri
koruculuk yapan Yar, geride gözü
yaşlı bir anne, eşi ve 1 yaşında
kız çocuğunu bıraktı. Operasyonlara çıkarken ailesinden helallik isteyen Yar, ailesine sürekli şehit olacağını ifade ediyormuş. Şehit korucunun eşi Aysırık Yar, eşinin son görevinde
abdest alıp evden ayrıldığını ve ‘Şehit olacağım, sakın arkamdan ağlamayın.’ dediğini söylüyor.
Erciş’te 3 gün önce
PKK’lı
teröristlerle girdiği çatışmada Kırgız
Türkü Abdülselam Yar da şehit düşmüştü. Eşine sürekli şehit olacağını ve arkasından ağlamamaları gerektiğini söyleyen Yar, sevenlerinin gözyaşları arasında Ulupamir köyünde toprağa verildi. Eşi toprağa verilirken metanetini koruyarak ağlamayan Aysırık Yar, “Eşim
operasyonlara gitmeden önce hep şehit olacağını söylüyordu. Son operasyona gitmeden önce de eve gelip abdestini alıp namazını kıldı. Benimle vedalaşarak, ‘Ben şehit olacağım. Arkamdan ağlamayın. Kızımı ağlatma. Sizi
Allah’a emanet ediyorum. Devletimiz arkanızda.’ diyerek çıktı. Biraz sonra tekrar eve geri geldi. Tekrar bir yaşındaki kızımız Nurbanu’yu kucağına alıp sevdi. Zaten sürekli şehit olacağım diyordu. Sonunda muradına erdi. Geride
aslanlar gibi bir kız çocuğu bırakarak gitti. Eşim şehit, vatanımız sağ olsun. Ağlamayacağım.” diye konuştu.
Operasyonda Yar ile birlikte görevde bulunan korucu Ahmet Varol ise rutin bir operasyon için gece yola çıktıklarını, sabah saatlerinde Kardoğan köyü kırsalında kayalık bir alanda kendilerine ateş açıldığını kaydetti. Varol, “Abdülselam, miks
marka uzun namlulu makineli
tüfek kullanıyordu. Hepimiz karşılık verdik. Ancak onlar bizi daha önceden süzdükleri için Abdülselam kardeşimiz göğsünden aldığı 3 mermi ile bir anda ‘Allah’ diyerek yere yıkıldı. Hemen ‘Ben şehit oluyorum.’ dedi. O anda hepimizin morali bozuldu. Daha sonra zor da olsa toparlandık.” şeklinde konuştu.
Şehit korucu için Ulupamir köyünde yapılan cenaze törenine İlçe Kaymakamı Aslan Avşarbey, Belediye Başkanı Fatih Çiftçi ile çok sayıda rütbeli asker de katılarak şehit ailesinin üzüntüsünü paylaştı. Şehidin evinin önünde yapılan taziyeden sonra bazı rütbeli askerlerin gözyaşlarını tutamadığı dikkat çekti. Köyün girişinde sokaklara ve evlerin balkonlarına asılan Türk bayrakları dikkat çekti.
Cenaze töreninden sonra Zaman’a konuşan köyün yaşlılarından
Muhammed Uslu (81), hiçbir zaman Türk ve
Kürt ayırımı yapmadıklarını belirterek, Türk bayrağının dalgalandığı her yeri kendi memleketleri bildiklerini söyledi. Her şeyden önce din kardeşi olduklarının altını çizen Uslu, “Devletimize içte ve dışta kem gözle
bakan herkesi düşmanımız olarak biliyoruz. Bu bayrağın altında yaşayan herkesi Türk olarak kabul ediyoruz. Biz şimdiye kadar kimseye düşmanlık yapmadık. Çevremizde bulunan herkes bunu böyle bilsin.” ifadelerini kullandı.