Şehit babası
Deniz Demirci, aralarında
Tuğgeneral Zeki Es ve
Tümgeneral Gürbüz Kaya'nın da bulunduğu
sanıklara pet
şişe fırlattı.
Anne Raziye Demirci ise Gürbüz Kaya'ya, "Hiç mi yüzün kızarmadı?" diye bağırdı.
Hakkari 20. Komando Tugayı'na bağlı bir askerî aracın
Çukurca'da
mayının üzerinden geçmesi sonucu meydana gelen patlamada 6 askerin şehit olmasına ilişkin
dava yaklaşık 1,5 yıl sonra başladı. Genel
kurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi'nde görülen davanın ilk
duruşmasına,
tutuklu sanık eski Çukurca Tugay Komutanı
Tuğgeneral Zeki Es, tutuksuz sanıklar eski Hakkari Tümen Komutanı
Tümgeneral Gürbüz Kaya,
Uzman Çavuş Fatih Taylan Çeker, Kurmay
Binbaşı Hakan Alaçam,
Yüzbaşı Nurettin
Altay ve Kurmay
Albay Rıza Atilla Erdoğan ile avukatları, olayda şehit düşen askerlerin aileleri ve avukatları katıldı.
Duruşmanın başında, şehit askerlerden Deniz Demirci'nin babası Halil Demirci, sanıklara tepki göstererek, "Ben çocuğumu
PKK ile savaşsın diye gönderdim.
Allah size de aynı acıyı yaşatsın. Size söylüyorum vatan hainleri.'' dedi. Elindeki su şişesini, sanıkların üzerine fırlatan Demirci, bunun üzerine duruşma salonundan çıkartıldı. Şehidin annesi Raziye Demirci ise Es'in tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep ederek, "Tahliye istemiyorum. Benim çocuğum öleli 20 ay oldu." diye konuştu. Mahkeme, oyçokluğuyla sanık Es'in, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 1 Şubat'a ertelendi. Duruşma salonundan ayrılan
şehit annesi Raziye Demirci, burada sanıklara tepki gösterdi. Demirci, Tümgeneral Kaya'ya seslenerek, "Şu utanmadan sırtını dönene söylüyorum. Hiç mi yüzün kızarmadı?" diye bağırdı.
Duruşmada askerî savcı Tezer Türkay Güven'in hazırladığı
iddianame okundu. İddianamede, Tuğgeneral Es ile Tümgeneral Kaya'nın internette
ses kayıtlarının yayınlanmasından sonra Hantepe'de dere yatağına yerleştirilen mayınla ilgili ilk soruşturmanın başlatıldığı,
Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nca 3 kişilik bir
heyet tarafından yapılan incelemede patlayıcıların PKK tarafından döşendiği yönünde
rapor hazırlandığı kaydedildi.
Ses kayıtları
imha edilmiş
Davayla ilgili hazırlanan iddianamede Kaya ile Es'e ait olduğu ileri sürülen ses kayıtlarının nasıl temin edildiğinin saptanamadığı belirtildi. '
İstihbarat toplama gayreti' çerçevesinde tutulduğu vurgulanan kayıtların 3 ay sonra imha edildiği ve bu yüzden
delil olarak kabul edilemeyeceği kaydedildi. Ancak Es ve Kaya'nın açık beyanlarıyla konuşmada geçen olayı doğruladığı anlatıldı.
İddianamenin okunmasının ardından, iki sanığın iddianamenin kendilerine geç ulaştığını belirterek
savunma için süre talebi askerî
mahkemece kabul edildi. Mahkeme, savunma isteyen sanıklara süre verilmesini kararlaştırdı. Daha sonra tutuklu sanık Tuğgeneral Es'in
tahliye talebine ilişkin görüşü alındı. Es, olayın üzerinden 20 ay geçtiğini, kendisinin yaklaşık 3 aydır tutuklu bulunduğunu, başka bir birliğe
tayin edildiği için delilleri karartma şüphesinin olmadığını belirterek tahliye talebinde bulundu. Es'in talebi mahkeme tarafından oyçokluğu ile reddedildi. Mahkeme tutukluluğun devamına 'kuvvetli suç şüphesi'ni gerekçe yaptı.
İddianamede Gürbüz Kaya, PKK'ya karşı yerleştirilen mayınlarla ilgili üst komutanlığını bilgilendirmemekle, mayınların birliğe ait olmadığına dair açıklama yapmakla suçlanıyor. Ayrıca, Es hakkında tahkikat yapması gerekirken astını kovuşturmadan kurtarmak maksadıyla hareket etmekle itham ediliyor. Es'e ise Hantepe'de
terör örgütü PKK tarafından döşenen mayının imha edilmemesi emri verdiği, olayı soruşturan Hakan Alaçam'a söz konusu mayının imha edildiği yönünde gerçeğe aykırı bilgi verdiği kaydediliyor.