“
Adil yargılamayı etkileme” iddiasıyla sürdürdüğü
soruşturmada Deniz
Baykal hakkında da inceleme yapan
Ergenekon savcısı
Zekeriya Öz,
Anayasa Mahkemesi üyesi
Fulya Kantarcıoğlu'nun Ergenekon şüphelisi
Seyfi Oktay'la yaptığı konuşmaların
teknik takip tutanaklarını
Anayasa Mahkemesi'ne gönderdi. Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'nın başlatacağı inceleme sonucunda suç unsuruna rastlanırsa Kantarcıoğlu hakkında soruşturma açılacak.
Ergenekon şüphelisi
Seyfi Oktay, CHP'nin o dönemki Genel Başkanı Baykal'ın talimatıyla AYM üyesi
Fulya Kantarcıoğlu'ndan Anayasa değişiklik paketinin AYM'de nasıl iptal edileceğine ilişkin bilgi alırken
mahkeme kararıyla yapılan
telefon dinlemesine takılmıştı. Kantarcıoğlu'nun, anayasa paketinin iptali için izlenecek yol konusunda Seyfi Oktay aracılığıyla Baykal'a yol gösterdiği ortaya çıkmıştı. Kantarcıoğlu, AYM'deki iptal başvurusu görüşülürken de Baykal'a ilettiği mesajlardaki gibi hareket etmişti.
SES KAYITLARI DA AYM'DE
Ergenekon
Savcısı Öz, mahkeme kararıyla elde edilen dinleme kayıtlarını ‘GİZLİ' ibareli yazısında ile Kantarcıoğlu hakkında herhangi bir suçlamada bulunmayıp, CMK 138/2 ve 135/6 maddesi uyarınca Yüksek Mahkemeyi bilgilendirmekle yetindi. Öte yandan savcı Öz, AYM'ye konuyla ilgili
iletişim tespit tutanakları ve telefon konuşmalarının ses
dosyalarını da gönderdi.
AYM ÜYELİĞİ DE DÜŞÜRÜLEBİLİR
AYM'nin yapacağı incelemede Kantarcıoğlu hakkında soruşturma açılmasına karar verilirse, üç AYM üyesinden oluşan bir soruşturma
komisyonu kurulacak. Komisyon,
delilleri inceleyip Kantarcıoğlu'nun ifadesini alacak. Hazırlayacak
rapor, Kantarcıoğlu dışındaki AYM üyelerinin yapacağı toplantıda karara bağlanacak. Kantarcıoğlu'nun “görev suçu” işlediğine karar verilirse, üyeliğin düşmesine kadar çeşitli cezalar gündeme gelebilecek. “Bireysel suç” işlediğine kanaat getirilirse, dosya, yargılama için Yargıtay'a gönderilecek.
Paksüt'ü ‘tesadüfi delil' kurtarmıştı
Anayasa Mahkemesi
Başkanvekili Osman Paksüt de Ergenekon sanığı eşi Ferda Paksüt
Ergenekon sanıkları ile görüşürken ya da gazetecilere mahkemeden bilgi sızdırırken telefonu alıp kendisi de konuşmuş ve bu konuşmalar mahkeme kararıyla yapılan telefon dinlemelerine takılmıştı. Savcı Öz, Paksüt'ün suç unsuru taşıyan konuşmalarını Anayasa Mahkemesi'ne göndermiş, Yüksek Mahkeme yapılan incelemenin ardından “Osman Paksüt suç unsuru taşıyan görüşmeler yapsa da kendisi hakkında dinleme kararı olmadığı ve deliller tesadüfen elde edildiği için hakkında herhangi bir işlem yapılmasına gerek yok” kararı vermişti.