Eski
TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu üyesi
Fikri Sağlar, yaşananları ‘Susurluk düzeninin devamı’ olarak nitelendirdi. Birilerinin devletten aldığı eğitimi kendi hedefleri doğrultusunda kullandığına dikkat çeken Sağlar, “Bazı asker ve polisler de işin içinde.
Türkiye hukuk devleti olmaktan çıkarıldı. Devlet bunları yakalayıp caydırıcı cezalar verirse, Susurluk düzeni ortadan kalkar.” dedi. Eski Emniyet
İstihbarat Dairesi Başkan Vekili
Bülent Orakoğlu da çeteyi, ‘eylemlerini vatan-millet adına yapıyormuş gibi gösteren örgütlenmeler’ şeklinde tanımladı. Önümüzdeki günlerde benzer çetelerin ortaya çıkarılacağını ifade eden Orakoğlu,
Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevli
Yüzbaşı Nuri Bozkır’ın çete ile bağlantısına ise ilginç bir yorum getirdi: “Derin devlet kavramı ayağa düşürüldü, çeteyle eş değer hale getirildi. Bu,
psikolojik savaşın sonucudur. Tek çözüm yolu is
e devletin şeffaflaşmasıdır.”
Sauna çetesinin elindeki CD’lerde siyasilerle ilgili fişlemeler dikkat çekerken milletvekilleri de yaşanan süreci Susurluk’a bağlıyor. O dönemde ortaya çıkan kirli ilişkilerin yeterince aydınlanamadığını düşünen vekiller, bu yüzden çetelerin arttığı görüşünde.
Şemdinli Komisyonu’nun
CHP’li üyesi Ahmet Ersin, “Susurluk’un gerçek sahiplerinin üstüne gidilmedi. Bu durum, çeteleşme eğilimindeki çevreleri yüreklendirdi.” dedi. Ersin, benzer bir sürecin Şemdinli olayları sonrasında da yaşandığını belirtirken, CHP
Merkez Yönetim Kurulu üyesi
Sinan Yerlikaya (
Tunceli), Sauna çetesinin Susurluk’un devamı ve ‘devletin kuşatılmışlığı’na bir örnek oluşturduğunu vurguladı.
Susurluk benzeri oluşumların üstüne yeterince gidilmediği görüşüne katılan
AK Parti Grup Başkan Vekili Sadullah Ergin ise iktidarın bu konudaki kararlılığının altını çizdi: “Bu hareketleri yapanlar kim olursa olsun affedilmeyecek.”
ZAMAN