Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun’a yaptığı
yolculuk
sırasında vize veren
İngiliz İstihbarat Komutanı John Bennett’in ses kaydı ilk kez yayınlandı.
Habertürk Genel Yayın Yönetmeni
Melih Meriç’in hazırlayıp sunduğu “
Basın Kulübü” programında yayınlanan ses kaydının deşifresi şöyle:
Bizden... ruhsatname...ruhsatname...
Vize, vize, yani
vize,
evet... Boğazı geçmek için bir Türk zabit (
subay) o zaman vize lazımdı. Kendisinin ( Mustafa Kemal) Padişahın emin olduğu bir adam olduğunu anladık. Ve Padişah Vahdettin ona çok güveniyordu. Yalnız
heyet büyük olduğu için, 3-4 kişi yerine 35 kişi, yani büyük zabitan (subaylar), miralay (albay), mirliva (tuğgeneral) filan, bunlar
Erkan-ı Harpden (kurmaylar) en mühimler gidiyordu. Yalnız bir müfettişlik için çok gördüm ben... Bunun için, mesuliyetimin fevkinde (sorumluluğumun üstünde) gördüm bunların hepsine vize vermek... Bana, "3-4 kişi gelecek, vize vereceksin" diye bir talimat, emir verildi. 35 kişi ve bunlar hep büyük adamlar, levazım falan değildir, mülazım (
teğmen) falan değildir. Ben bunun için bütün evrakı, bütün dosyayı aldım. Biz, bizim orada Harbiye mektebinin orada İngiliz Kumandanlığı vardı. Oraya gittim. Dedim ki, "3-4 kişi yerine 35 kişi gitmek ister. Vizeyi verebilir miyim?" Onlar
telefon ettiler. Ve bir
cevap geldi ki, "Padişah itimat eder. Siz (vizeleri) veriniz". Onlar bize cevap verdi ki; Mustafa Kemal gitsin ve ne ki lazımsa yapılsın. Ve ben gittim, bu vizeyi verdim, vizeleri
imza ettim. Ve teslim ettim. Ve ben anladım ki; orada bir heyecan var...Anladım ki yani bir şey var... Fakat ben hiçbir şey söylemedim. Çünkü benim için rahat, benim, mesuliyet bana ait değildi. Ve fakat ben, biraz bizimkilerin anlamadığı bir şey vardı, hissettim. Fakat ben bunları tanımaya başladım. Ve gördüm ki, en ileri gelen, en zeki zabitanlar ( subaylar) seçilmiş idi. Yani bu yalnız bir müfettişlik için (değildi). Tabi hiç kimse, o zaman buradaki milliyetçiler, bir tanzimat, bir ordu olabileceğine hiç kimse inanmazdı, hiç kimse... yalnız bir
isyan hali, bir ordu olacak (diye)... Biliyorsunuz ki, Yunanlar daha işgal etmemişlerdi. Ve Mustafa Kemal derhal oraya geçmişti. Bence biraz acele, o kadar acele etmek yok idi. Yalnız Yunanlar'ın işgal ettiği haberi gelince, bunlar derhal karar verdiler. Çünkü Harbiye Nezareti'nde
hazırlık tamam değildi. Ve belki bunun için biz 35 vize verdiğimiz halde yalnız 19 kişi gitti. Çünkü hepsi hazır değildi. Ben çok iyi hatırlıyorum ki; 35 vize verildi. Fakat bu İzmir'in işgali sebebiyle acele gitmişler. Ve kimki hazır değildi, sonra geçsin denildi.