İçinde medyadan bazı isimlerin de olduğu nefret operasyonu kapsamında  Fuat Avni'nin iddia ettiği gözaltı listesinde adı geçen Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Dr. Hidayet Karaca, önemli açıklamalarda bulundu. 

Samanyolu TV binasının önünde toplanan kalabalığa seslenen Dr. Hidayet Karaca, "Bugün aslında bir yılı aşkın zamandır yaşananlar bir parti ile bir camia arasında olan bir süreç değil. Türk demokrasisine, Türkiye'nin hak ettiği yerde olmasını arzu eden insanların, bir şekilde sindirilip, ülkenin tanınmaz hale getirilmesidir.Ve burada yaşanacak demokrasi, dünyaya da örnek olacak ama bir bedeli varsa bu bedeli de ödemeye hazırız." ifadelerini kullandı.

"Değerli arkadaşlar, Türk demokrasisine evrensel değerlere saygı duyan sizlere teşekkür ediyorum.Gecenin bu vaktinde hiç kimseye biat etmeyen, demokrasinin ve insanlığın yannında olan medya kuruluşlarına gerekse adaletin dağıtıldığı adalet sarayında bulunarak vatan evlatlarına sahip çıkıyorsunuz Allah sizlerden razı olsun.

Uzun bir zamandır maalesef ülkemizde hasretle beklediğimiz Avrupa standartlarında bir demokrasi, dünyanın en iyi yerinde ülkemizde demokrasinin temsil edileceğime inandığımız bir süreçten sonra ülke her geçen gün anti-demokrat uygulamalarla tanınmaz hale getiriliyor. Ve bunu yaparken maalesef ülkenin mayasında bulunan sevgi ,kardeşlik, beraber yaşama, paylaşma duyguları bir şekilde parçalanıyor. Ama bizler, geleceğin bugünden çok daha iyi olacağınız göreceğiz.

Ve burada yaşanacak demokrasi, dünyaya da örnek olacak ama bir bedeli varsa bu bedeli de ödemeye hazırız. Bugün aslında bir yılı aşkın zamandır yaşananlar, bir parti ile bir camia arasında olan bir süreç değil. Türk demokrasisine, Türkiye'nin hak ettiği yerde olmasını arzu eden insanların, bir şeklide sindirilip, ülkenin tanınmaz hale getirilmesidir.Sakın ola ki kimse şunu zannetmesin, bu bir grup değil bu ülkede milyonlarca demokrasi aşığı insanları susturma, ekonomik olarak ülkeyi çökertme algısının sonucudur.

Bizler, birkaç gündür sosyal medyada çıkan olaylar yüzünden adliye sarayına gidip buradayız dedik. Cuma günü İstanbul Cumhuriyet Başsavcısıyla görüştük. Hukukçu kimliğine güvendiğimiz Hadi Salihoğlu Beye sorduk, bir şey varsa 'biz buradayız' dedik. Veremeyeceğimiz hesabımız yok, alnımız ak, hiçbir yerde gayri resmi hesabımız olmadı milleti sevmenin dışında. Emniyetse emniyete gidelim, ifadeyse buraya geldik verelim. Ama Başsavcı benim bilgim dahilinde böyle bir şey yok dedi. Mesai bitiminde de bunu bize teyit ettiler. Ve bir takım duyumlar var. Demek ki arkadaşlar talimatlar, başka yerlerden alınıyor. Bu da önemli değil, işte vazifemizin başındayız. Haberciliğimizi yapıyoruz.  Bugün ve yarın da özgür medya yayınlarına devam edecek, insanlık diyecek, çağdaş demokrasi diyecek, sevgi diyecek, birbirini anlama diyecek ve bu ülkenin yaşamak için hepimize yeterli olduğunu göstermiş olacak.

Bu ve bundan önce yapılanlar anayasal suç olarak işleniyor.Hiçbir zaman ülkeye olan inancımız, ülkenin insanına olan sevgimizi ve bir gün ülkenin tüm kurumlarında demokrasinin en üst seviyede temsil edileceğine olan inancımızı kaybetmiyoruz. Ve bunlar bir gün olacak inşaallah.

Kim ne düşünürse düşünsün, kim ne yapmayı planlarsa planlasın önemli olan Allah'ın dediği olur.Ve  birilerini bitirme projesi de olabilir Allah'ın bitirmediğini kimse bitiremez"

Bu televizyonda çalışanlar, demokrasiye sahip çıkmak için mazlumun yanında oldular bugün de yarın da bunu yapacaklar.