Taraf gazetesi yazarı Emre
Uslu 27
Nisan tarihli yazısında
kontrolsüz
PKK gruplarının
Karadeniz'de
eylem yapabileceğini yazmıştı: ''Seçimler yaklaşırken herkesin kafasına aynı soru var: PKK terörü yeniden hortlar mı? Bu soru hem
Kürt çevrelerinde hem de hükümet çevrelerinde en sık sorulan soru. Seçimin güveliğine ilişkin endişeli bekleyiş devam ediyor. Genel endişe özellikle Güneydoğu'ya yönelik. Özellikle
Çukurca ve Uludere'de konuşlu birliklere yönelik PKK eylemleri olabilir.
Murat
Karayılan Fırat Haber Ajansı'na verdiği son mülakatta PKK adına eylemsizlik sürecinin devam ettiğini ancak PKK unsurlarını
operasyon nedeniyle tutmakta zorlandıklarını da ifade ediyor.
Burada kritik soru şu: Karayılan ve PKK içindeki barış isteyen grup şahin kanadı ne kadar kontrol edebilir? Bu soruyla ilişkili medyada gözden kaçan bir ayrıntı geçen hafta
Kastamonu kırsalında PKK unsurlarına karşı yapılan operasyondu. O operasyon kritik çünkü son dönemlerde özellikle güvenlik bürokrasisi içinde konuşulan bir tehlikeli
senaryoya işaret Senaryo şu:
PKK içinde özellikle bir kanat –ki bunların Türkiye'deki derin yapılarla ilişkisi olduğu iddia ediliyor- seçimler öncesinde
Öcalan'a rağmen eylem yapabilir. Hatta bu eylemlerin Karadeniz Bölgesi'nde olabileceği ve amacının da Karadeniz'deki milliyetçi kesimleri harekete geçirmek olduğu ifade ediliyor. Bu noktada ikinci bir Reşadiye vakası yaşanabileceğini de belirtenler var. Bir başka yoruma göre PKK saldırısı eğer olursa Karadeniz'de polis birimlerine karşı olabilir. Çünkü diyor bu görüşü ileri sürenler, Öcalan ve Karayılan özellikle son demeçlerinde polisi
hedef gösteriyor ve asker ve MİT ile anlaştıklarını ima ediyor. Zaten Samsun'un
Ladik İlçesi'nde daha önce yapılan saldırı Emniyet'in kolektif hafızasında derin yara açmış durumda. Bu nedenle de Karadeniz Bölgesi'nde eylem beklentisi çok yüksek. İşte bu nedenlerle geçen hafta Kastamonu'da yapılan operasyon kritik bir sürecin habercisi olabilir. Zira operasyonla bir sonuç elde edilemedi.''