İki
ülke arasında özellikle turizmde artan ticari ilişkiler özellikle
Türkçe öğrenmeyi Rus gençleri arasında cazibeli hale getirdi.
Gençlerin bu ilgisini karşılamak için Türkçe eğitim veren Rus devlet üniversitelerinin sayısı bu yıl 26’ya yükseldi. Kısa sürede öğrendikleri Türkçeleriyle duyanları şaşırtan Rus gençler, iki ülke arasındaki ilişkileri yürüten resmî kurumların yanı sıra özel sektörde de rahatlıkla iş bulabiliyor.
Türkiye’nin
Moskova Büyükelçiliği Eğitim Müşavirliği himayesinde düzenlenen Türkçe Olimpiyatları’na gösterilen ilgi ve yaşanan coşku da Türkçenin dünya dili olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini ortaya koyuyor.
Türk ve Rus toplumlarının yüzyıllara dayanan yakın ilişkileri, son yıllarda özellikle dil ve kültür alanında farklı bir boyut kazandı.
Eğitim gönüllüsü işadamlarının
Rusya’da açtığı
Türk okulları ile dil ve kültür merkezlerinin yaklaşık 15 yıldır sürdürdüğü başarılı çalışmalar, Rusların Türk kültürüne ve Türkçeye olan ilgisini artırdı. Türkler tarafından 1996 yılında kurulan Uluslararası Tolerans Eğitim Vakfı Genel Müdürü İsmail Taş, Türkçe öğrenen Rus öğrencilerinin her iki ülkede de rahatlıkla iş bulabilmesinin bu ilgiyi artıran en göze gelir etken olduğunu söylüyor. Rus devlet kurumlarının da Türkçeye büyük önem verdiğini aktaran İsmail Taş, şöyle konuşuyor: “Türkçe, Rusya’da büyük aşamalar kat etti. Öyle ki Ruslar Türkçelerini kendi ülkelerinde yarıştırır hale geldi. Hatta üç yıldır düzenlediğimiz
Türkçe Olimpiyatı’nın bu yılki organizatörleri arasında Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü, Moskova Devlet Üniversitesi
Asya ve
Afrika Ülkeleri Enstitüsü, Rusya Devlet Sosyal Bilimler Üniversitesi, Rusya Devlet Kütüphanesi Doğu Edebiyatı Merkezi ve Rusya Yabancı Diller Kütüphanesi de bulunuyor.” Rus öğrenci ve velilerinin Türkçeyi her geçen yıl daha fazla önemsediklerini belirten İsmail Taş, “Bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz olimpiyata Rusya’nın çeşitli bölgelerindeki binlerce öğrenci arasından seçilen 205 finalist öğrenci katıldı. Yarışmaya ilk yıl aralarında üniversitelerin de bulunduğu 10 kurum katılırken bu yıl 25 kurum katıldı. Ayrıca birinci yılımızda 300 kişilik salonun yarısı doluydu. Şimdi ise çok sayıda kişi ayakta kaldı.” diyor. Türkçelerini kullanarak meslek sahibi olan çok sayıda Rus genci daha okuduğu sırada iş buluyor. Üniversitede okuyan öğrencilerin yoğun talep üzerine fuarlarda tercümanlık yaptığını da kaydeden Taş, “İş alanları çok çeşitli. Türkiye’nin Moskova Büyükelçiliği’nde tercüman olarak çalışabiliyorlar. Bankalarda, radyoların Türkçe bölümlerinde, dergilerde iş bulabiliyorlar.” diyor.
‘Türkçe’ geleceklerine yön veriyor
Rus gençlerinin son yıllarda Türkçeye gösterdiği ilginin artmasında meslek bulma açısından bu dilin getirdiği avantajlar önemli rol oynuyor. Türkçeyi Kostroma Devlet Üniversitesi’nde öğrenen Kseniya Kasimova, şu anda özel bir Türk
bankasının Moskova şubesinde çalışıyor. “Türkçe öğrenmeden önce Türkiye hakkında hiçbir fikrim yoktu.” diyen Kasimova, geçtiğimiz yıl düzenlenen Türkçe Olimpiyatı’nın orta seviye kategorisinde birinci olmuş. Türkçe öğrenmeye başladıktan sonra her yıl Türkiye’ye geldiğini ifade eden Kasimova, şöyle konuşuyor: “Türkiye’yi çok seviyorum. Özellikle
İstanbul çok güzel bir şehir. Orada da çalışacağım banka için iki ay eğitim gördüm. Türkçeyi öğrendikten sonra çok iyi bir işim oldu.” Türkiye’deki yaşıtlarına Rusça öğrenmelerini
tavsiye eden Kasimova, böylece hem iki ülke arasındaki ilişkilerin daha iyi olacağını hem de meslek kazanabileceklerini dile getiriyor. St.
Petersburg Tolerans Dil Merkezi’nde Türkçe öğrenen Tatyana Saykova ise eğitimini tamamladıktan sonra Rusya veya Türkiye’de turizm alanında çalışabileceğini belirtiyor. Bu yılki Rusya Türkçe Olimpiyatı’nın şiir dalında birinci olan Saykova, “Türkiye’ye gitmiştim ve Türkçe çok hoşuma gitti. Öğrenmeye karar verdim.” diyor. Yarışmada kendisine birincilik kazandıran İstanbul şiirini oldukça duygulanan Saykova, “İstanbul’a hiç gitmedim; ama muhakkak gideceğim. Türkiye’de çok arkadaşım ve sözlüm var. Herkese
selam yolluyorum.” diyor. Türkiye’nin Moskova Büyükelçiliği’nde tercüman olarak çalışan Yelena Kalinina da Türkçeyi Rus Devlet Üniversitesi’nde öğrenmiş. Türkçe öğrenmeye başladığı andan itibaren Türkiye ile ilgili fikirlerinin çok değiştiğini söyleyen Kalinina, “Öğrendiğim Türkçe ile iyi bir işim oldu. Bir de Türk kültürünü ve tarihini çok iyi tanıdım.” diyor.
ÖNDER DELİGÖZ
GENÇLİK EKİ- ZAMAN