Gümrük ve
Ticaret Bakanı
Hayati Yazıcı,
Rize Ticaret Borsası Toplantı Salonu'nda düzenlenen, ''Çay Sektörü Sorunları ve Çözümü Toplantısı'' kapanış töreninde gazetecilere yaptığı açıklamada, Rize'nin batıya taşınacağı yönünde haberi sabah okuduğunu belirterek, şunları söyledi:
''
Vali bey de beraber hayretle benimle paylaştı. İsmi geçen
bakan arkadaşımı aradım. 'Hayrola nedir, şehrimi bir tarafa kaydırıyorsunuz' diye sordum.
Kesinlikle öyle bir beyan, ne sözü edilen
raporda, ne de
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından gelen arkadaşların bilgi olarak bakanlığa sundukları yazıda böyle bir şey yok. Ne de sayın bakan, gitmeden burada benimle konuştu. Böyle bir beyanı olmadı.''
Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu ve Belediye Başkanı Halil Bakırcı'nın da böyle beyanı olmadığını ifade eden Yazıcı, şöyle devam etti:
''Vekillerimiz burada, beyanları yok. Ben de buradayım, böyle bir beyanım yok. Rize şehrinin sağa sola, kuzeye güneye kayması kesinlikle mümkün değil, söz konusu değil. Rize'nin daha genişlemesi, belki daha rahatlaması için yapılacak çalışmalar söz konusu. Onun için
Çevre ve Şehircilik Bakanımız dün de konuşmasında
Güney Çevre Yolunun bitirilmesi halinde 'Şehir biraz daha o tarafa kayabilir, genişleyebilir' açıklaması oldu. Kaymaktan kasıt şehri alıp o tarafa götürmek değil, yerleşimin o alana yayılması anlamında. Kaymak sözünden şehir gidiyor, kayıyor deniliyorsa çok yanlış bir şey. Gazetenin manşetinde ifade edildiği şekilde ne bir kayma var, ne bir beyan. Ben
tanık değilim. İsmi geçenlere de sorabilirsiniz. Rize'nin herhangi bir yere kayması söz konusu değil.''
Rize'de yaşanan selle ilgili dün detaylı incelemeler yaptıklarını vurgulayan Yazıcı, şunları kaydetti:
''Çevre ve Şehircilik Bakanı,
Ulaştırma Bakanı ve
Tarım Gıda ve
Hayvancılık Bakanımız ile brifing aldık. Size orada konuşulanlardan başka, kapalı ortamda hiç farklı bir şey söylenmedi. Aynı şeyleri tekrarladık. Haberde nitelendiği şekildi, bir beyan, bir yorum, bir değerlendirme söz konusu değil. Ancak şehirdeki
hasar tespit çalışması devam ediyor.
Afet ve
Acil Durum Başkanlığının yaptığı bir çalışma var. Bunlar bir rapor hazırlayacak. Bunlar dükkanlardaki zarar, ziyan ile ilgili bir ham rapor hazırlamış olabilirler. Rapor denebilmek için bütün bunların toplanıp bir sonuç ortaya koyacak şekle dönüşmesi lazım. O boyutta bir rapor yok. Bir taraftan da
Orman ve Su İşleri Bakanlığının elemanları çalışma yapıyor. Aynı zamanda binalarda, yollarda meydana gelen zararla ilgili çalışma yapılıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığındaki arkadaşlar da gelmiş, gözlemlemişler. Bilgi notunu bakanlarına sunmuşlar. Ben bakan beyle konuştuğumda 'raporda böyle bir şey var mı?' diye sordum. O da 'Kesinlikle böyle bir değerlendirme yok' dedi.''