RTÜK İletişim
Merkezinin tanıtımı amacıyla
Hilton Oteli'nde düzenlenen toplantıya
Devlet Bakanı Beşir
Atalay, RTÜK Başkanı
Zahid Akman ile Üst
Kurul üyeleri katıldı.
Toplantıda konuşan Devlet Bakanı Atalay, bu projenin katılımcı
toplumun oluşmasına katkı sağlamayı hedeflediğini söyledi.
Hükümet olarak vatandaşın düşüncelerini, dilek ve önerilerini değerlendirmek amacıyla bir projeye
imza attıklarını anlatan Atalay,
TÜİK tarafından yürütülen çalışmayla özellikle icracı bakanlıkların projelerinin vatandaşlar tarafından değerlendirildiğini ve bunların da dikkate alındığını kaydetti.
Bilgi Edinme Hakkı Yasası'nın da bu yönde bir proje olduğunu belirten Atalay, daha şeffaf bir topluma ancak bu şekilde ulaşılabileceğini ifade etti.
RTÜK İletişim Merkezinin de medya alanında vatandaşa itibar eden, vatandaşın düşüncelerini önemli gören bir proje olduğunu vurgulayan
Beşir Atalay, asıl önemli olanın toplumun denetlemesi olduğunu ve uygulamayla bu hedefin gerçekleştirileceğini söyledi.
-''BEĞENDİKLERİNİZİ DE SÖYLEYİN''-
Televizyon yayınlarının bir
ürün olduğunu, izleyicilerin de bu ürünlerin müşterisi konumunda bulunduğunu kaydeden Atalay, günün büyük bölümünü televizyonun karşısında geçiren bir toplum için vatandaşların görüşlerinin büyük önem taşıdığını söyledi. Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Vatandaşımıza da düşen tepkisiz olmamaktır. Ne olur tepki gösterin, iyiye iyi, yanlışa yanlış diyelim. Sağlıklı toplumsal düzen ancak böyle oluşur. Yayıncılarımız ancak bundan etkilenir.
Reytingler her şey değildir. Yayıncılarımız şunu diyor, 'biz
reytinglere bakıyoruz, program çok izleniyorsa toplum bunu beğeniyor'.
Hayır, asla öyle değildir. Tabii, bir
işletme mantığıyla bu doğrudur. 'Ben üretiyorum, bu da tüketiliyor, o zaman ben bunu üretmeye devam edeceğim' der. Ama, özellikle medya araştırmalarında, değerlendirmelerinde üç önemli kavram vardır: izlenme, beğenilme, özellikle haber programları için güvenilme. Bunun üçünü birlikte alıyorsa ve olumlu tepkiler oluşuyorsa, iyi ölçüyorsanız, gerçekten
seyirci kitlesine sahiptir.
Bizim vatandaşımızdan isteğimiz, beğendiklerinizi de söyleyin. Tekliflerinizi getirin. Bugüne kadar genelde vatandaş şikayetlerini iletiyordu. Sadece şikayet değil, bu mekanizmaların daha sağlıklı oluşması için hem şikayetlerin, hem tekliflerin, hem de değerlendirmelerin hepsinin getirilmesi yayıncılarımıza da büyük bir
hizmet olacak.''
Devlet Bakanı Atalay, konuşmasının ardından ''444 1 178'' hattını arayarak karşısındaki asistana, toplantının TRT-2
ekranlarından canlı olarak yayınlanmasından dolayı teşekkür etti.
-''SEYİRCİ 5 SAATİNİ EKRAN KARŞISINDA GEÇİRİYOR''
Toplantıda konuşan RTÜK Başkanı Zahid Akman da Üst Kurul'un yayıncılıkta ''verici'' konumundaki yayıncı ile ''alıcı'' konumundaki izleyici arasında
köprü görevini üstlendiğini söyledi.
Daha önce izleyici şikayetlerinin kaydedildiği ''Alo 178''
telefon hattının bulunduğunu, ancak burada sadece şikayetlerin toplanabildiğini anlatan Akman, ''Biz bu sistemde beğeni, istek ve önerileri de almak istiyoruz'' dedi.
En son yaptıkları araştırmada vatandaşın günde ortalama 5 saatini televizyonun karşısında geçirdiğinin saptandığını ifade eden Akman, ''Yani, vatandaş, iş ve dinlenme saatleri dışında neredeyse zamanının tümünü ekranın karşısında geçirmektedir'' diye konuştu.
Akman, izleyicinin görüş ve düşüncelerini ulaştıran bir altyapının bulunmamasının bir eksiklik olduğunu, yeni bir
iletişim merkezini bu eksikliği giderecek bir atılım olarak gördüklerini kaydetti. Akman, ''444 1 178 numarasına güzel ülkemizin her yerinden çeviren vatandaşlarımız düşüncelerini asistanlarımıza iletme fırsatını bulabilecek'' dedi.
Bu merkez yoluyla vatandaşların görüş ve önerileri doğrultusunda kendilerinin de araştırmalar yapacaklarını aktaran Akman, reyting ölçümlerinde programların vatandaşlar tarafından beğenildiğinden mi, yoksa meraktan mı izlendiğinin tam anlamıyla ortaya çıkmadığını, yeni sistemle bunun da mümkün olacağını sözlerine ekledi.
Türk
Telekom Yönetim Kurulu Üyesi ve RTÜK eski üyelerinden
Emin Başer ise merkezin teknolojinin son ürünü bir sisteme sahip bulunduğunu söyledi. Başer, iş dünyasında da yaygın olan bu sistemin müşteri memnuniyetini ve kurumların çalışmalarında verimliliği artırdığını belirtti.