Bu yöndeki sorulara "
Dükkan kapalı, işim çıktı." diye esprili karşılık veren
Büyükanıt, '
istifa ettiği' yönündeki dedikodular için '
manipülasyon' ifadesini kullandı.
Genelkurmay Başkanı'nın, "Kimseyle
kavga etmeyiz; ama prensiplerimiz var." sözleri dikkat çekti.
Orgeneral Büyükanıt,
işadamı Jak Kamhi'ye 'Devlet Üstün Hizmet Madalyası' verilmesi sebebiyle
Çankaya Köşkü'nde verilen
resepsiyonda gazetecilerin cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili sorularına muhatap oldu. önce "Hiçbir şey söylemeyeceğim. Dükkan kapalı, işim çıktı." diyen Büyükanıt, sorular art arda gelince ilginç mesajlar verdi. Gül'ün
cumhurbaşkanı seçilmesi halinde istifa edeceği yönündeki söylentilere tepki gösteren Büyükanıt, "Gelirken yaverim söyledi. Telefon etmişler. Bilmiyorum, belki de farkına varmadan etmişimdir. Kim uyduruyor bunları? Demek ki, birileri manipüle ediyor. Dünyadaki krizi de ben mi çıkarttım?" dedi.
Genelkurmay Başkanı, "Ayrıca
Türkiye için yararlı olacağına inanırsam onu da yaparım." ifadelerini kullanırken, "İstifa edersem borsa yükselir. Birçok kişi de rahatlar, hem
yurtiçinde hem yurtdışında."diye espri yaptı. Gazeteciler, "Ne fark eder, yerinize
İlker Başbuğ Paşa gelir." karşılığını verince de Büyükanıt, şunları söyledi: "Evet, TSK'daki bütün komutanlar aynı ilkelere bağlıdır. Aynı görüşlere sahiptir. Farklı göstermek komutanlarımıza yapılacak en büyük hakarettir. Ben de giderim yarın.
Atatürk öldü Türkiye batmadı. Atatürk'ün sözü var, mealen söylüyorum: Cumhuriyeti kuranlar sahip çıkmasını da bilirler."
Amuda mı kalkayım?
Kendisine, 12
Nisan konuşması ve
27 Nisan bildirisi hatırlatılan Büyükanıt, şöyle konuştu: "Söylenecek her şey zaten söylendi. Anayasa'da olanı söyledim. Ben kendim mi uydurdum? Hiçbir zaman iç siyasete dönük konuşmadım ama hep yanlış yerlere çektiler. (
Türkiye Cumhuriyeti üniter devlettir) diyemeyecek miyim? Konuşuyorum 'borsa düştü' diyorlar. Konuşmuyorum borsa yine düşüyor. Ne yapayım? Amuda mı kalkayım?"
Genelkurmay Başkanı, 'Sözde değil özde
laiklik' sözü ve
Başbakan Erdoğan'ın
Abdullah Gül için kullandığı 'Özü, sözü bir.' ifadelerinin hatırlatılması üzerine de şu ifadeleri kullandı: "Aynı zamanda tutum ve davranışlarına da yansıtması gerektiğini söyledik. Hiç değilse Türkiye'ye bir atasözü kazandırdık."
Büyükanıt, "Seçilmesi halinde Abdullah Gül'ün 30
Ağustos resepsiyonuna eşli davet edilip edilmeyeceği" yönündeki soruya "Bilemiyorum, bizim prensiplerimiz var. İlkelerimiz benim şahsi ilkelerim değil. Kimseyle kavga etmeyiz; ama prensiplerimize de uygun davranırız."diye
cevap verirken, bir gerginlik olmayacağını sözlerine ekledi. Büyükanıt, bu yılki
30 Ağustos resepsiyonunun
Gazi Orduevi'nden Kara
Kuvvetleri bahçesine taşınmasının son günlerde yaşananlarla ilgili olmadığını belirterek, "Biz kamelyaya geçiyorduk; ama davetliler sıkışıyordu.
Kara Kuvvetleri'nin bahçesi çok geniş ve ferah. Ben daha Kara Kuvvetleri komutanıyken Genelkurmay'a önerdim." şeklinde konuştu.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, Gül'ün adaylığı ile ilgili ısrarlı soruları "Cevap vermiyorum, o kadar çaylak değilim."diyerek, eski Genelkurmay Başkanı
Hilmi Özkök'le ilgili soruları ise "Eski komutanımla ilgili konuşmayı doğru bulmam." diyerek cevapsız bıraktı.
TÖRENDEN NOTLAR
İş adamı Jak Kamhi'ye ''Devlet Üstün Hizmet Madalyası'', Çankaya Köşkü'nde düzenlenen bir törenle Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer tarafından verildi. Törene katılan Başbakan Erdoğan, kuvvet komutanlarının elini sıkarken sıra
YÖK başkanı Teziç'e gelince elini çekip kendisine ayrılan protokolde ayrılan yere geçip oturdu.
Kamhi için düzenlenen toplantıya,
TBMM Başkanı Köksal Toptan, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral
Yaşar Büyükanıt, Dışışleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül,
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu,
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral
Faruk Cömert,
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral
Işık Koşaner, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral
Ergin Saygun, YÖK Başkanı Prof. Dr.
Erdoğan Teziç ve çok sayıda
yabancı konuk katıldı.
İş adamı Kamhi için düzenlenen
madalya törenin
e devletin zirvesi katılırken, törene katılan Başbakan Erdoğan, kuvvet komutanlarının elini sıkarken sıra YÖK başkanı Teziç'e gelince elini çekip kendisine ayrılan yere geçti.
Törenin başında Kamhi'ye yurt içinde ve dışında ulusal yararlar doğrultusundaki üstün
hizmetleri, Türkiye'nin tanıtımı ve yüceltilmesine değerli katkıları ile toplumsal birlik ve bütünlüğe yönelik başarılı çalışmaları nedeniyle
Dışişleri Bakanlığının önerisi,
Bakanlar Kurulu kararı ve
Cumhurbaşkanlığı'nın uygun bulmasıyla verildiği ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Sezer, Kamhi'ye Devlet Üstün Hizmet Madalyası'nı tevcih etmekten büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek, "Özel bir kuruluşun
yönetim kurulu başkanı olan Kamhi'nin Türk ekonomisine önemli katkıda bulunan yatırımlarıyla sanayi ve ticaretin gelişmesine öncülük eden iş dünyasının önderlerinden biri oldu. Kamhi'nin aynı zamanda
İstanbul Sanayi Odası, İktisadi Kalkınma Vakfı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu, Türkiye
Sanayici ve İşadamları Derneği gibi mesleki ve
gönüllü kuruluşların yönetiminde önemli çalışmalar yürüttü. Türk toplumunun sevgi ve hoşgörüsünü tüm dünyaya anlatmak amacıyla kurulan 500. Yıl Vakfı'nın başkanı olan Kamhi Türkiye'nin yurt dışındaki tanıtımına önemli katkıda bulundu. 1995 yılının ''Dünya Hoşgörü Yılı'' olarak seçilmesinin sağlanmasında Kamhi'nin ve 500. Yıl Vakfı'nın çalışmalarının etkili oldu. Sayın Kamhi'nin değerli çabalarıyla kurulan 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi, insanlarımızın yüzyıllardır sürdürdüğü kardeşliği belgelemektedir'' dedi.
Sezer, ''Atatürkçü düşünceye içtenlikle bağlı sayın Kamhi, başkanlığını uzun yıllar sürdürdüğü İktisadi Kalkınma Vakfı aracılığıyla ve kişisel çabalarıyla, Atatürk'ün Türk ulusuna
hedef gösterdiği
kalkınma ve çağdaşlaşma yolunda önemli bir aşama olan
Avrupa Birliği yönelimine güçlü
destek sağlamıştır. Yaşamı boyunca her zaman ülkenin geleceğinden kendini sorumlu tutma bilinci ile hareket eden sayın Kamhi, ülkemizin tanıtılması ve uluslararası alanda karşılaştığı sorunların giderilmesi yolunda yılmadan ve işten bir özveriyle çalışmalarını sürdürmektedir. Sayın Kamhi bu yurtseverliği ve çalışkanlığı ile ulusumuzun övgüsünü kazanmıştır. Devlet Üstün Hizmet Madalyası, Sayın Jak Kamhi'ye ulusumuzun şükran duygularının bir anlatımıdır.'' diye konuştu.
Sezer'in konuşmasının ardından kürsüye gelen Kamhi de, madalya için şükranlarını dile getirdi. Ülkesine hizmet etmenin her yurttaşın görevi olduğunu belirten Kamhi, yürüttüğü çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
Kamhi, Türkiye'ye karşı düşmanlık besleyen bazı aşırı odakların ürettikleri sorunların üstesinden gelmede
İsrail Devleti'nin de Türkiye'yi daima desteklediğini ifade etti. Kamhi, sözlerini ''Ne mutlu Türküm diyene'' diyerek tamamladı.
Sezer'in Kamhi'ye madalyasını takmasının ardından konuklara piyano dinletisi düzenlendi.
Piyano dinletisinin ardından davetliler için bir resepsiyon düzenlendi.