Poyrazköy davasının
tutuklu sanıklarından Deniz
Binbaşı Erme Onat'ın, Poyrazköy Keçilik mevkisinde 21
Nisan 2009 tarihinde askeri
mühimmatın çıkarılmasından hemen sonra olay mahalline gittiği, 2
1 Nisan gecesi kazılarda bulunan mühimmat ile ilgili tutuklu sanıklar Deniz Kurmay
Albay Ali Türkşen ve Emekli Yarbay Ercan Kireçtepe ile yüzyüze görüşmek üzere irtibat kurduğu ortaya çıktı.
Deniz Binbaşı Erme Onat, kazılarda ele geçirilen mühimmatın ardından evindeki suç teşkil eden malzemeleri ortadan kaldırmış. Erme Onat, kazılardan bir gün sonra evinin aranması üzerine kendisini arayan Ali Türkşen'e, “Temiz. Bir şey yok” demiş.
ERME ONAT, KAZILAR BAŞLADIĞINDA OLAY YERİNE GİTMİŞ!
Ergenekon soruşturması firari sanığı olan
Bedrettin Dalan'a ait olan
Beykoz İlçesi Poyraz Köyü Keçilik Mevkii 138 ada/parsel içerisinde binaları olan
tarla ve bahçe ile çevresinde 21 Nisan 2009 tarihinde yapılan
kazı çalışmaları neticesinde; 10 adet
lav silahı, 10 adet
el bombası, 30 adet sis bombası, 3 adet gösteri bombası, 500 gr c4
patlayıcı, 550 adet mermi ve 14 adet aydınlatma fişeği ele geçirilmişti.
Erme Onat, Ergenekon savcılarının söz konusu mühimmatla ilgili sorusuna; ele geçen mühimmat ile ilgili mühimmatın çıkarılmasından hemen sonra olay mahalline kendisinin de gittiğini, ama olay yerine mühimmatı kendisinin gömmediğini, böyle bir mühimmattan daha önce haberinin olmadığını söyledi.
“DİKKAT EFENDİM” UYARISI YAPMIŞ
Askeri mühimmatla ilgili olay yerinde bilgiler toplayan Erme Onat, aynı günün akşamında Ali Türkşen ve Ercan Kireçtepe ile görüşmüş.
İddianamede; Erme Onat'ın; 21 Nisan 2009 saat: 22.20 tarihinde Ali Türkşen ile yaptığı
telefon görüşmesinde; “...Erme Onat'ın "Dikkat efendim" dediği, (…) Ali Türkşen'in "Ercan Kirektepe'nin telefonu var mı sende?" dediği, Erme Onat'ın "Var efendim ee beş var ee bis ee sizi ben arayayım mı yada
mesaj atim mi yoldayım şimdi" dediği, Ali Türkşen'in "Hı tamam ya bi ben bir şey yap yani bana" dediği, Erme Onat'ın "Anlaşıldı" dediği, Ali Türkşen'in "Ercan ile konuşmam lazım benim" dediği, Erme Onat'ın "Anlaşıldı efendim isterseniz onu arayayım sizi arasın" dediği yer alıyor.
EVİ ARANIRKEN BİLGİ VERMİŞ
Erme Onat,
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terör Mücadele Şubesi'nin evini aranması üzerine Ali Türkşen'i aramış ve kendisine evinin
temiz olduğu söylemiş.
İddianamede, Erme Onat'ın, 22 Nisan 2009 saat: 08.36 tarihinde Ali Türkşen ile yaptığı telefon görüşmesinde; “...Erme Onat'ın "Komutanım bir haber vermek için aradım da sadece" (…) "Ee Terör le mücadeleden aradılar" (…) Benim evimin önündelermiş" (…) "Hıh benim evin önündelermiş" (…) "Ee eve gidiyorum ben bir haber verim dedim size bilginiz olsun" dediği, Ali Türkşen'in "Senin evin önündelermiş" dediği, Erme Onat'ın "Evet" dediği, Ali Türkşen'in "NEDİR DURUM" dediği, Erme Onat'ın "TEMİZ. BİRŞEY YOK" dediği, Ali Türkşen'in "BİR ŞEY YOK TAMAM PEKİ HADİ KOLAY GELSİN" dediği yer alıyor.
“ÖRGÜTSEL İLİŞKİ VAR, EVİN TEMİZ OLDUĞUNU DUYUNCA YAŞADIĞI RAHATLIK ÖNEMLİ AYRINTI”
Poyrazköy iddianamesini hazırlayan Ercan
Şafak ve Murat Yönder, Deniz Binbaşı Erme Onat'ın Poyrazköy'de yapılan kazılarda bulunan mühimmat ile ilgili
şüpheliler Ali Türkşen ve Ercan Kireçtepe ile yüzyüze görüşmek üzere irtibat kurmaları dikkat
çekici olduğu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“22.04.2009 tarihli (Tape No: 5692) telefon görüşmesinde, şüpheli Erme ONAT'ın şüpheli Ali Türkşen'i arayarak Emniyet görevlilerinin evinde
arama yapması ile ilgili olarak konuştuklarında, şüpheli Ali Türkşen'in sorması üzerine evinin Erme'nin "TEMİZ” şeklinde
cevap vermesi bir yandan evinde bulunan muhtemel
delillerin yok edildiğini ortaya koyarken bir taraftan da şüpheli Ali İle Erme arasındaki ilişkinin normal bir iş ilişkisi dışında örgütsel bir ilişki olduğunu ispatlamaktadır. Bu konuşmada, şüpheli Ali'nin şüpheli Erme'nin evinde bir delil bulunması ihtimalinden dolayı yaşadığı tereddüt ve evin "TEMİZ" olduğunu duyunca yaşadığı rahatlık altı özenle çizilmesi gereken bir ayrıntıdır. Bu görüşmeden şüphelilerin mevcut şuç delillerinin ele geçmemesi açısından gereken tedbirleri aldıkları ve delilleri yok ettikleri veya başka bir yere sakladıkları anlaşılmaktadır.”
VAKİT