Danıştay davası kapsamında hakkında Kırmızı Bülten çıkarılan ve gazetelere bügün teslim olacağını açıklayan Ayhan Parlak'ın yakalanmasıyla saldırının arkasındaki oluşumla ilgili yeni bilgilere ulaşılacağı belirtildi.
Polis ise eski yüzbaşı
Muzaffer Tekin'in de 'zanlı' olarak yargılandığı davada olayın tüm yönleriyle aydınlanması için saldırılarda sanıklara para vaad eden ya da eylemlerde kullanılan
silah ve diğer
teknik desteğin finansörlüğünü yapan kişi ya da kişileri ortaya çıkarmak için harekete geçti.
PARLAK TESLİM OLACAK MI?
Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz, önceki gün Yeni
Şafak'a yaptığı açıklamada, olayla ilgili
soruşturma ve incelemenin çok yönlü sürdüğünü belirterek, yeni gözaltına alınan kişilerin olmadığını belirtmişti. Ancak dün Ankara'da olayla ilgili olarak sorgulanan 2 kişi serbest bırakıldı. Muzaffer Tekin'den sonra ikinci "
kilit ismi" olduğu ileri sürülen Ayhan Parlak'ın da muhtemelen bugün polise teslim olması bekleniyor. Parlak, ulusal bir gazeteyi arayarak teslim olacağını açıklamıştı.
ULUSALCILARIN DERGİLERİNİ OKUYOR
Emniyet yetkilileri, olayla ilgili gözaltına alınıp daha sonra serbest bırakılanların "masum" oldukları anlamına gelmediğini, bu kişilerin tutuksuz yargılanacağını hatta gerekirse yeniden gözaltına alınabileceklerini bildirdi. Olayların "kilit ismi" olarak nitelenen eski yüzbaşı Muzaffer Tekin'in mahkemede serbest bırakılması, "ulusalcı" çevreleri coşturdu ve daha çok ön plana çıkmalarına neden oldu. Danıştay'a kanlı saldırıda bulunan
Alparslan Arslan'ın, ulusalcı ve İslamcı bir görüşe sahip olduğu, Türk Solu ve Kuvayı Millliye dergilerini okuduğu tespit edilmişti. Zanlı Arslan'ın üzerinden ayrıca Türk Solu dergisinin yöneticilerini "
hain ve
ajan" ilan eden İşçi Partisi'ne yakınlığıyla bilinen
Ulusal Kanal'ın kartviziti de çıkmıştı.
ASABİYETİYLE TANINIYORDU
Emniyet yetkilileri Arslan'ın saldıdan sonra üzerinden çıkan belgelerle hem ulusalcı hem de İslamcı yönünü göstermek istediğini,
bulunabileceğini öngörmesine rağmen aracını da Danıştay'ın hemen yakınına park anlamlı olduğunu belirttiler. Öğrencilik yıllarında
ülkücü hareketin içinde alan Arslan, asabi kişiliği ile nanındı. Arslan stajını da, Sedat Peker'in
avukatlarından Hakkı Kurtulmuş'un yanında yaptı.
İki zanlı daha serbest bırakıldı
Danıştay'a yönelik silahlı saldırı ile ilgili soruşturma kapsamında gözaltında tutulan Hüseyin G. ve Zeki Ç., dün
Adli Tıp Kurumu'nda sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Ankara Adliyesi'ne getirilerek,
Cumhuriyet Savcısı'na ifade verdi. Zanlılar, ifadelerinin alınmasından sonra serbest bırakıldı.
El bombaları TSK'dan çalınmış
Cumhuriyet gazetesi bahçesine atılan el bombalarının
Kara Kuvvetleri'ne ait olduğu ortaya çıktı. 17 Mayıs'ta Danıştay'a girerek 2. Daire üyelerini kurşun yağmuruna tutan avukat Alparslan Arslan'ın, yakalandıktan sonra "Cumhuriyet gazetesine yönelik bombalı saldırıları da kendisinin organize ettiği ve sonuncusunu da bizzat gerçekleştirdiği"
itirafı üzerine genişletilen soruşturmada, bir ayrıntı daha ortaya çıktı. Daha önce Makina Kimya Endüstrisi Kurumu (
MKEK) yapımı oldukları belirlenen Cumhuriyet'e atılan 3 el bombasının, "
Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterine kayıtlı göründüğü" ortaya çıktı. MKEK'den savcılığa gelen bilgide, sözü edilen üç adet M204 A2 cinsi el bombasının 1975 ve 1985 yıllarında Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na verilen bombalar arasında olduğu belirtildi. El bombalarının TSK'dan çalınmış olabileceği belirtildi. Tetikçi Arslan, polise ve savcıya verdiği ifadelerde, el bombalarını ve Danıştay'a yönelik saldırıda kullandığı
Glock marka tabancayı bir kişiden aldığını itiraf etmiş, ancak bu kişinin adını vermemişti.
YENİ ŞAFAK