8 yöneticisi
Ergenekon Terör Örgütü sanığı olan ve ulusalcı söylemleri ile dikkat çeken İşçi Partisi'nin (İP) gerçek yüzü gözler önüne serildi. 21
Mayıs 1969 tarihinde kurulan, genel başkanlığını
Doğu Perinçek'in yaptığı
Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi'nin (TİİKP)
İstanbul İl Başkanlığı'nın, İstanbul Robert Kolej'de bir
İngiliz öğretmenin ikametgahında bulunduğu ortaya çıktı.
EYMÜR: “BU EVİN BASILMASINDA BULUNDUM”
Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında ifade veren Eski MİT Kontr
terör Daire Başkanı
Mehmet Eymür, Doğu Perinçek'in başında olduğu İhtilalci İşçi Köylü Partisi'nin İstanbul karargahının İstanbul Robert Kolej'de bir İngiliz hocanın ikametgahında bulunduğunu belirterek, “Bu evin basılmasında ve
örgüt üyelerinin yakalanmasında bizzat bulunduğum için biliyorum. İhtilalci bir örgütün İstanbul temsilciliğini bir İngiliz'in evinde bulunması son derece dikkat
çekicidir” dedi.
PERİNÇEK SUSKUN KALDI
Doğu Perinçek, Ergenekon iddianamesi klasörlerinde yer alan iddia hakkında hiçbir açıklamada bulunmadı. Silivri'deki duruşmada,
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in, Mehmet Eymür'ün ifadeleri okuması, Doğu Perinçek'i rahatsız etti ve Pekgüzel'e, “Bu ifadeler nerede yer alıyor?” diye dordu. Pekgüzel'in, “Mehmet Eymür'ün ifadeleri…” şeklindeki açıklaması üzerine Doğu Perinçek'in, suskun kalması dikkat çekti.
İŞTE MEHMET EYMÜR'ÜN O İFADELERİ
Eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün, Ergenekon klasörlerinde yer alan ve Doğu Perinçek'i deşifre eden açıklamaları:
“Ben 33 yıl Milli
İstihbarat Teşkilatı'nda görev yaptım. Bu görev yaptığım süre içerisinde
vakıf olduğum ve Ergenekon soruşturmasında yararlı olabileceğini düşündüğüm konularla alakalı bilgi vermek istiyorum.
“FAALİYET YÜRÜTTÜĞÜ HER ALANDA KARGAŞA MEYDANA GELMİŞTİR”
Soruşturmada ismi geçen şahıslardan Doğu Perinçek'i şahsen tanımam, bir araya gelip konuşmuşluğum yoktur. Ancak hakkında bildiklerim ve kanaatim ise şudur. 1970'li yıllardan itibaren güvenlik güçlerine (asker, polis, MİT) karşı, onları
hedef gösteren benim de dahil olduğum beyanatları vardır. Bu faaliyetlerini maksatlı olarak yaptığı,
yabancı güçlerin telkini ile hareket ettiğini ve ülkesini seven bir insanın kendi milli kurumlarına bu derece zarar vereceği faaliyetler yürütmeyeceği kanaatindeyim. Bu kanaatimi çeşitli yazı ve beyanlarımda açıkça belirttim. Dikkat edilirse kendisinin faaliyet yürüttüğü her alanda karışıklık ve kargaşa meydana gelmiştir. Devamlı olarak ideoloji ve kalıp değiştirmiştir. Bazı zamanlar Abdullah Öcalan'la görüşmeye gitmiş yayın organları vasıtasıyla onları desteklemiş, bazı zamanlar sol örgütlerin içerisinde yer almış son dönemde de Ulusalcı olmuştur. Bu durumu hayatın
doğal akışı olarak algılamak mümkün değildir. Olsa olsa maksatlı bir faaliyettir.
“CASUSLARA SAHİP ÇIKMIŞ VE KORUMUŞ”
Benim görev alanıma girmemesine rağmen bu grup üzerinde çalışmalarım oldu. Dikkat çekici bulduğum hususlar şunlardır. Türkiye'de iki tane İngiliz ve Amerikalılara çalışan
casus yakalanmıştır. Bunlardan bir tanesi Doğu Perinçek grubu ile doğrudan ilgilidir. Bu şahsın ismi Em.Alb. Turan Çağlar'dır. Diğeri MİT'te görevli Em.Kur.Alb. Selahattin Savaşman'dı. Perinçek her ikisine de sahip çıkmış ve korumuştur. Yakalayanları suçlamıştır.
“PARTİNİN İSTANBUL TEMSİLCİLİĞİ BİR İNGİLİZİN EVİNDE”
Diğer bir husus daha önce Perinçek'in başında olduğu İhtilalci İşçi Köylü Partisi'nin İstanbul karargahının İstanbul Robert Kolej'de bir İngiliz hocanın ikametgahında bulunması olayıdır. Bu evin basılmasında ve örgüt üyelerinin yakalanmasında bizzat bulunduğum için biliyorum. İhtilalci bir örgütün İstanbul temsilciliğini bir İngiliz'in evinde bulunması son derece dikkat çekicidir.
“ALMANYA'DA GEÇEN VE NE YAĞTIĞI BELİRSİZ İKİ SENE”
Diğer bir başka husus Perinçek'in siyasal bilgilerden
mezun olduktan sonra Almanya'da geçen ve ne yaptığı belirsiz iki senedir. Perinçek ve ekibinin
PKK ile ilişkileri Abdullah Öcalan'la samimiyeti Atatürkçü Dernekler katılmasıyla birlikte bu derneklerde ikilik çıkması geçmişte Maocu bir ideolojiyi temsil ederek Türkiye'deki solu bölmesi dikkat çeken diğer hususlardır. Zaman zaman elde edilen MİT belgesi
Genelkurmay yazısı gibi uyduruk bazı yazılarla kamuoyunun zihnini bulandırıp yönlendirme yaptığını bir doğruya on yalan ekleyerek kara
propaganda unsuru olarak kullandığını defalarca tespit ettim ve bunları kendi internet sitemde yazdım. Yapmış olduğu bu faaliyetlerle alakalı MİT teşkilatında daha geniş bilgiler olduğu kanaatindeyim.
“PERİNÇEK İLE BİRLİKTE YARGILANAN GENÇ SUBAYLARLA İLİŞKİLERİ VAR”
Doğu Perinçek'in MİT'ten bazı bilgileri üst düzey bir görevliden aldığını tahmin ediyorum. Bildiğim kadarıyla Perinçek ile birlikte yargılanan ve
genç bir subayken daha sonra üst rütbelere yükselen bir
takım asker kişilerle, Bahçelievler'den tanıdığı bazı MİT mensuplarıyla devam eden ilişkileri vardı ve bu ilişkiler sayesinde bazı özel bilgilere de ulaşabiliyordu. Almış olduğu bu bilgileri kendi yayın organlarında yayınlıyordu. Bazı bilgileri de yabancı istihbarat servislerinden almış olabilir.
“DİĞER BASIN ORGANLARI ONA AÇIKLATTIRIP YAZARLAR”
Genelde Perinçek ve grubu diğer basın organlarının yazmaya çekindiği sivri ve iddialı konuları yayınlamayı sever. Bu diğer basın organlarının da işine gelir önce ona açıklattırıp sonra onu referans göstererek yazmaya başlarlar. Bu durum birinci ve ikinci MİT raporu denilen çalışmalarda da oldu.
TÜRKİYE İHTİLALCİ İŞÇİ KÖYLÜ PARTİSİ
Türkiye İhtilalci İşçi Köylü Partisi (TİİKP)
Aydınlık çevresinin kurduğu partilerden biri. 2
1 Mayıs 1969 tarihinde kurulan partinin genel başkanı Doğu Perinçek'ti.
Partinin ilk kadroları arasında Cüneyt Akalın, Ömer Madra, Bora Gözen, Hasan Yalçın, Halil Berktay, Gün Zileli, Oral Çalışlar,
İbrahim Kaypakkaya, Doğu Perinçek, Atıl Ant,
Ferit İlsever ve Nuri Çolakoğlu bulunuyordu.
12
Mart darbesinden sonra tutuklanan parti yöneticileri,
Ceza Kanunu'nun 141. maddesine göre mahkum edildiler. Ancak 1974 yılında aftan yararlanarak serbest kaldılar. TİİKP'nin 9-10
Eylül 1977'de yapılan parti kongresinde yasal parti kurma kararının alınmasından sonra partinin adı Türkiye İşçi Köylü Partisi (TİKP) olarak değiştirildi.
İşçi Partisi'nin 8 yöneticisi, “Ergenekon Terör Örgütü” davası kapsamında “Silahlı
terör örgütü kurmak” suçundan tutuklanmışlardı.
VAKİT