Paşalardan gündemi sarsacak açıklama

İlk olarak Samanyoluhaber.com'un gündeme getirdiği ve Türkiye'yi derinden sarsan iddiaların perde arkası belli olmaya başladı.

Paşalardan <b>gündemi sarsacak</b> açıklama

Kuzey Iraklı gazeteci Kerim'in “Türkiye teslim olan PKK’lıları almadı” iddiasını 1992'de Zeli Kampı'nda esir tutulan eski bir PKK’lı doğruladı: 6 ay bekledik. Operasyon yapıldı, 1000 kişi öldü. Sağ kalanlar örgüte katıldı... Kuzey Irak’ta yayın yapan Hawler’in Genel Yayın Yönetmeni Rebwar Kerim’in, 1992’de 3 bin PKK’lının teslim olduğu ancak Türkiye’nin bu PKK’lıların silah numaralarını alıp serbest bıraktığı iddiası gündeme bomba gibi düştü. BUGÜN, asıl rakamı 3 bin 800 olan PKK’lının arasında yer alan ve kısa süre önce terör örgütünden kaçarak kurtulan eski bir PKK yöneticisine ulaştı. 3 bin 800 terörist vardı İsminin açıklanmasını istemeyen eski PKK’lı, teslim olan PKK’lılar ve sonrasında gelişen olaylarla ilgili tüyler ürperten iddialarda bulundu. Halen Kuzey Irak’ın Süleymaniye kentinde yaşayan eski PKK’lı, 1992 yılında, başlarında terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan’ın bulunduğu 3 bin 800 kişilik PKK’lı gruptan 3 bininin Türkiye istemeyince , Celal Talabani’nin lideri olduğu Kürdistan Yurtseverler Birliği’ne (KYB) teslim olduklarını anlattı. Teslimiyetçi ilan etti Grubun, TSK’ya teslim olduğu ve silah numaralarının alındıktan sonra serbest bırakıldığı iddiasının doğru olmadığını ifade eden eski PKK’lı, KYB’ye teslim olduklarını belirtti. 1992 ve 1993 yıllarında KDP ve KYB’nin Türkiye ile birlikte hareket ettiğini ifade eden eski PKK’lının açıklamasına göre, içinde bulunduğu grubun teslim olmasından sonra, KYB, Türkiye ile irtibata geçip ne yapması gerektiğini sordu. Osman Öcalan pasifleşti Türkiye’den, “Siz biraz bekletin, bir çözüm bulacağız” cevabı geldi. PKK’lı grup, Zeli Kampı’nda abluka altında tutulmaya başlandı. Abullah Öcalan da teslim olan PKK’lıları ve başındaki komutanlarını teslimiyetçi olmakla suçladı ve kampın sorumlusu Osman Öcalan’nın idam edilmesini istedi. Ancak daha sonraki süreçte, Cemil Bayık, ‘’Biz başkanımızı kardeş katili yapmak istemiyoruz’’ diyerek Osman Öcalan’i pasif bir konuma getirdi. İntihar bombacısı oldular Zeli Kampı’nda, Hamza Yavuz, Malir Velat, Tekin Kızılay ve Sakine Cansız gibi üst düzey PKK’lılar da tutuluyordu. Hava saldırısından sağ olarak kurtulan PKK’lılar terör örgütüne geri döndü. PKK’nın Botan grubu, Zeli kampından sağ kurtulanları intihar saldırılarında kullandı. Kamptan sağ kurtulan eski PKK’lının ifadesine gör e, TSK isteseydi, kamptaki PKK’lıları teslim alabilirdi. Ama kampı bombalaması sonucunda sağ kurtulanlar, PKK’ya geri döndü. Kimlikleri ve parmak izleri tek tek alındı KYB, Zeli kampındaki bütün PKK’lıların kimlik bilgilerini ve parmak izlerini alarak, TSK adına irtibat subayı olarak görev yapan kurmay albaya verdi. Teslim olan PKK’lılar, çevresini peşmergelerin kuşattığı Zeli Kampı’nda 6 ay kaldı. 22 Nisan 1993’te Türk Silahlı Kuvvetleri’nden KYB’ye gelen telefonda, “Peşmergelerinizi kamptan çekin” uyarısı yapıldı. 20 dakika sonra 52 uçak, Zeli Kampı’nı bombalamaya başladı. PKK’lıların ifadesiyle tarihe ‘Zeli Pratiği’ olarak geçen olayda bin 100 PKK’lı öldürüldü. Kundakçı: Komutanlar istemedi Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, teslim olmak isteyen PKK’lıların Zeli kampına gönderildiği ve teslim alınmadığı iddiaları ile ilgili değerlendirmesinde şok bir iddiada bulundu. O dönemde Diyarbakır’da Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı görevini yürüten Kundakçı şunları söyledi: Uygun görmedilerBarzani ve Talabani ile 1992 sonunda ortaklaşa yürüttüğümüz operasyonda PKK’lı teröristlerin Barzani ve Talabani’ye teslim olması komutanlarımız tarafından uygun görüldü. Teslim alınan teröristlerin bir kısmı hemen serbest bırakıldı ve istedikleri bölgede teröristliğe devam ettiler. Geriye kalanlar ise Zeli bölgesinde kamp kurdu ve burada toplandılar. Aradan geçen bir buçuk sene sonunda 1994 yılının ocak ayının sonlarında Zeli kampına yapılan hava bombardımanının ardından teröristlerin bir kısmı ölü ele geçirilirken bir kısmı ise kaçtı.” Ateşkesi bozan şey kampın vurulması mı? TSK’nın Zeli kampına düzenlediği tarih akıllara ilginç sorular getirdi. Türkiye, 1992 yılı sonbahar aylarında, KYB ve KDP ile PKK’ya operasyon başlattı. 45 gün süren operasyonun ardından 3 bin 800 PKK’lı KYB’ye teslim oldu. PKK elebaşı Abdullah Öcalan 19 Mart 1993 tarihinde Bekaa’da bir basın toplantısı düzenledi. KYB lideri Celal Talabani’nin de hazır bulunduğu toplantıda Öcalan, 15 Nisan 1993 tarihine kadar ateşkes ilan ettiğini açıkladı. 1 ay uzatıldı 15 Nisan geldiğinde, TSK’nın ateşkes şartlarına kısmen uyduğunu düşünen Öcalan, Bekaa’da yine Talabani’nin de hazır bulduğu basın toplantısında ateşkesi bir ay daha uzattığını açıkladı. Ancak 22 Nisan 1993’te 6 aydır Zeli kampında tutulan 3 bin 800 PKK’lı karşı TSK hava harekatı düzenledi. Bundan tam 1 ay sonra 24 Mayıs 1993’te de Bingöl’de silahsız 33 er şehit edildi. Yazar Ümit Fırat, hükümetin terörü bitirmek için genel af hazırlığı yaptığı sırada gelen bu saldırının, terörün bitmesini istemeyen derin devletin bir operasyonu olduğunu belirterek, “33 tezkereci askeri PKK’ya öldürttüler” demişti. PKK’LILARI ZELİ’YE TALABANi GÖTÜRDÜ Genelkurmay Başkanı olan Doğan Güreş, 2007’de gazeteci Fikret Bila’ya verdiği mülakatta 1992’de K.Irak’a düzenlenen sınır ötesi operasyon için önemli bilgiler vermişti. Düşük yoğunluklu çatışmadan çok alan kontrolü denilen bir konseptin uygulandığını anlatan Güreş, bölgeden çıkarken önemli yerlere önemli sayıda askeri birlik bırakıldığını söyledi. Yardım istediler Mesut Barzani ve ve Celal Talabani’nin PKK’ya karşı başarısız olması üzerine TSK’nın 12 Ekim 1992’de sınır ötesi harekat başlattığını aktaran Güreş, “İki lider de bizden yardım istedi. Peşmergeler PKK ile başa çıkamadılar. Yardım talep ettiler.Biz de harekâtı başlattık” diye konuştu. O dönemlerde Barzani ve Talabani ile PKK’nın arasının iyi olmadığını vurgulayan Güreş, şöyle devam etti: “Talabani samimi değildi. Biz bunlara yardım ettik. Komutanlara da söylemiştim: Bu peşmergelere az miktarda Kalaşnikof veriyorum. Ama, bunlara güvenmeyeceksiniz. Onları da tespit için hududun 10-15 km. gerisinde tutun. Maksat psikolojiktir.” Harekata Barzani’nin yardımcı olduğunu söyleyen Güreş, Talabani’yi ise PKK’lıları kurtarmakla suçladı. Talabani’nin 1000 veya 2000 teröristi alıp İran yakınındaki Zeli’ye götürdüğünü ifade eden Güneş, harekatın 3 önemli sonucunu şöyle anlattı: “ PKK psikolojik olarak yıkıldı. Kürt devleti kurma fikri iflas etti. Öcalan, bundan sonra biz Türkiye’yi bölmek istemiyoruz gibi sözler söyledi.” PKK’nın silahlı güç açısından bir daha kendini düzeltemeyecek kadar kayıp verdiğini de dile getiren Güreş, “PKK darmadağın oldu. Örgütten kaçmalar başladı. Bunun üzerine Mart 1993’te ateşkes ilan etmek zorunda kaldılar. Harekât amacına ulaşmıştı” dedi.Bugün
<< Önceki Haber Paşalardan gündemi sarsacak açıklama Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER