Üç PKK’lının, Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan ile Nizamettin Taş’ın da aralarında bulunduğu örgütün eski üst düzey yöneticilerine yönelik suikast planı Türkiye’nin yardımıyla önlendi. Böylelikle ikinci bir Paris infazının önünü geçmiş oldu. Son dönemde, “çekilme tartışmasına” odaklanan çözüm süreci, önemli bir sabotajı atlatmış oldu.

Erbil’e bağlı Köysancak İlçesi’nde PKK militanı üç kişinin, örgütün eski yöneticileri Nizamettin Taş ile Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan’a yönelik saldırısının perde arkası aydınlandı. Taraf ’ın haberine göre, PKK içindeki bir grup, Osman Öcalan ile diğer eski örgüt yöneticilerini izlemeye aldı. İzleme, konutun karşısına yerleştirilen kamera aracılığıyla yapıldı. İzlemeyi fark eden Türk istihbaratı, Osman Öcalan ve eski örgüt yöneticilerini uyardı. Bunun üzerine Osman Öcalan ve eski yöneticiler, kamerayı yerleştiren PKK’lıları suçüstü yakalamak için pusu kurdu. Suçüstü esnasında çıkan çatışmada bir örgüt üyesi yaralanırken, biri yakalandı, diğeri kaçmayı başardı.

PKK’nın, Osman Öcalan ve diğer PKK yöneticilerini neden izlediği henüz bilinmiyor. İzlemenin amacı, yakalanan örgüt üyesinin ifadeleriyle netleşecek. Ancak, önceden alınan istihbarata göre, çözüm sürecine karşı çıkan PKK içindeki bir grup, Osman Öcalan ve diğer yöneticilere suikast düzenlemeyi planlıyordu. Bu amaçla, Öcalan’ın evinin çevresinde çalışma yapılıyordu. Saldırı gerçekleşmiş olsaydı, çözüm süreci zora girecek, Öcalan’a da ağır bir darbe vurulmuş olacaktı. Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan ile Nizamettin Taş’ın bulunduğu örgütün eski yöneticilerine yönelik saldırı, Ankara tarafından da mercek altına alındı.

Ankara, neden Osman Öcalan’ın seçildiğinin cevabını arıyor. Osman Öcalan, çözüm sürecinin ardından, Türkiye’ye gelerek siyaset yapmak istediğini bildirmişti. Ankara’nın, Osman Öcalan’ın Türkiye’ye gelmesine sıcak baktığı, bundan rahatsız olan örgüt içindeki bazı kesimlerin ise Öcalan’a suikast düzenleyerek sürece darbe vurmayı amaçladığı iddia ediliyor. Osman Öcalan’a suikast planının arkasında, çözüm sürecinden rahatsız olan bazı ülkelerin de olabileceği tahmin ediliyor. PKK mevcut yönetimi ile eski yöneticileri siyaset yapma konusunda karşı karşıya geliyor.

Eski PKK’lıların bir kısmı 2004’te örgütten ayrıldıktan sonra Köysancak’a yerleştiler. Nizamettin Taş, Osman Öcalan, Ebubekir Ataç, Hıdır Sarıkaya, Hıdır Yalçın gibi çok sayıda eski örgüt mensubu, kurdukları Vatansever Demokrat Partisi (PWD) aracılığıyla siyaset yapıyor. Hewler’de yapılması planlanan Kürt Ulusal Konferansı’na da katılmayı isteyen eski örgüt mensupları, “silahın çözüm olmadığı” görüşünü savunuyor. PKK ise, kendisinden kopan eski mensuplarının aktif siyaset yapmasına ve kongrelere katılmasına karşı çıkıyor.

Osman Öcalan ve Nizamettin Taş’ın, saldırının hemen ardından yaptıkları açıklamada, KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık’ı suçlamaları dikkat çekti. Taş, saldırıyla ilgili Anadolu Ajansı’na (AA) şu değerlendirmede bulundu: “Amaç yok. Aslında anlaşılmaz bir durum. Şimdi Kürt Ulusal Kongresi yapılıyor. Kongre sözde Kürtlerin birliği, barışı amacıyla yapılıyor. Normalde bize saldırı olacak bir ortam yok. Yani tam yumuşama beklenirken saldırı oldu. Ne amaçla yaptılar, niye yapıyorlar, kimler yapıyor? Cemil Bayık, geçmişte hep arkadaşlarını vurdu. Tekrar bu mudur? Biz bekliyorduk ki biraz imajını düzeltsin, geçmişteki kirli imajından kurtulsun.”

Osman Öcalan da saldırıya ilişkin örgütün üst yönetimini suçlayarak şöyle konuştu: “PKK içinde son üç - dört yıldır iç infazlar durmuştu. Abdullah Öcalan, 2006’da iç infazları durdurmuştu. Ancak şimdi bazıları bu yasağı delmek istiyor. Can korkumuz var.”