Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kara ve hava harekâtıyla ağır kayıplar vermeye devam eden,
İran ve Suriye'nin etkili operasyonları sonucu askeri ve siyasi açıdan darboğaza giren
terör örgütü
PKK'da, ''güvercinler'' ve ''şahinler'' arasında ''şiddeti tırmandırma
politikasının örgüt ve
Kürtler için doğru bir politika olup olmadığı'' konusunda anlaşmazlık yaşandığı ve bu durumun örgüt içi infazları yeniden tetiklediği bildirildi.
Güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen operasyonlarda ele geçirilen dokümanların yanı sıra, ''Etkin Pişmanlık''tan yararlanmak amacıyla geçen hafta güvenlik güçlerine sığınan, operasyonlarda yakalanan örgüt mensuplarının ifadelerine göre, son bir hafta içerisinde örgütün
hedef gözetmeksizin şiddeti tırmandırmasını eleştiren ve örgüt içerisinde ''güvercinler'' olarak nitelendirilen grup içerisinde yer alan 8 örgüt sorumlusunun örgüt içi
hesaplaşmaya
kurban gittiği belirlendi.
Terör örgütünde yaşanan iç hesaplaşmanın son kurbanlarının; ''Berzan'' kod adlı
Salih Kantos (34), ''Bager'' kod adlı
İlhan Sinan (27), ''
Devrim'' kod adlı Kenan Ceylan (26), ''Botan'' kod adlı Fuat
Yıldırım (24), ''Kurtay'' kod adlı
Necati Ay (24), ''Zelal'' kod adlı Nesibe Ağır (21), ''Dekay'' kod adlı Zahide Mekit (20) ve ''Karker'' kod adlı Musa Tatar (19) oldukları ortaya çıktı.
Ancak örgüt içi cinayetleri güvenlik güçlerinin üzerine atmaya çalışan
terör örgütü yönetimi tarafından ''infazları'' gizlemek ve cinayetlere ilişkin ailelerden, kadrolardan ve sempatizan kitleden gelebilecek tepkilerin önüne geçilebilmek için öldürülen örgüt mensuplarının ailelerine birer
mektup göndererek, ''çocuklarının güvenlik güçleri ile girdikleri çatışmada şehit olduğu'' duyurdu.
Terör örgütü yönetiminin, ailelerin hesap sormasını ve cinayetlerin ortaya çıkmasını önlemek için ''taziye çadırları'' kurdurduğu, ayrıca en yakın arkadaşları tarafından öldürülenler için sahte ''kahramanlık'' hikâyeleri uydurduğu kaydedildi.
Güvenlik güçlerine sığınan veya yakalanan
teröristlerin ifadelerinden,
İmralı Cezaevi'nde ömür boyu hapse mahkum olan örgüt ele başısı Abdullah Öcalan'ın ''gölgesinde kalmaktan'' bıkan terörist Murat
Karayılan'ın, hem
terörist başı Öcalan'ı, hem de Öcalan'ın talimatı dışına çıkamayan örgütün Türkiye'deki siyasi uzantılarını saf dışı bırakarak örgüt içerisinde tek yetkili olmak için harekete geçtiği bildirildi.
Terör örgütü
elebaşı Abdullah Öcalan'ın ''ben artık çekiliyorum'' şeklindeki açıklamasını bahane eden terörist
Murat Karayılan'ın,
Cemil Bayık, Mustafa
Karasu ve Duran Kalkan'ın karşı çıkmalarına rağmen, şiddetin tırmandırılması yönünde bir politika izlediği ifade edildi.
Terörist Murat Karayılan, geçen yıl örgütün silahlı gücünün başında bulunan ve terörist başı Abdullah Öcalan'a bağlılığı ile tanınan ''
Bahoz Erdal'' kod adlı Fehman Hüseyin'i
tasfiye ederek, yerine kendi adamı ''Sofi Nurettin'' kod adlı Nurettin Halef Al Muhammed'i getirerek örgüt içerisindeki konumunu sağlamlaştırmış ve örgütün
Avrupa alanı başta olmak üzere, Irak'ın kuzeyi ve kırsal alandaki stratejik noktalarına kendi adamlarını yerleştirmişti.