CÇG'nin bu faaliyetleri gerçekleştirebilmesi için başlangıç olarak asgari 200 bin ABD doları kaynak ayırması gerektiği belirtiliyor.
CÇG'nin 19 Ocak 2004 tarihli devre raporunda,
Cumhuriyet Platformu Çalışmaları başlığı altında
Ulusal Birlik Hareketi STK Platformundan bahsedildiği, bu kapsamda
Ulusal Birlik Hareketinin yaygınlaşması için işbirliğinin sürdürülmesi gerektiği ve bunun için hazırlanacak basın bildirisinin, bedeli 830 kaleminden ödenmek suretiyle Ulusal Birlik Hareketi ve Cumhuriyet Platformu imzası ile yüksek tirajlı gazetelerde yayımlanması gerektiği ifade ediliyor.
CÇG'nin 28 Ocak 2004 tarihli devre raporunda da yine yapılan bir harcamanın haber alma ödeneğinden karşılanması gerektiği belirtiliyor.
Ergenekon zanlısı Mehmet Şener Eruygur'dan ele geçirilen Özden Örnek'in günlüklerinde, "3
Mart 2004 başlığı altında '
Ankara Ticaret Odası'nda yapılan panele tüm
kuvvet komutanları eşli olarak katıldık.
Genelkurmay Başkanı İsveçte olduğu için, Hava
Kuvvetleri Komutanı ise dün şehit olan pilotların cenaze törenine Konya'ya gittiği için bu panele katılamadılar. Bu paneli el altından biz
teşvik ettik. Coşkulu ve tatmin edici bir toplantı oldu. Salona girdiğimiz zaman katılanlar bizleri alkşladılar ve 'Cumhuriyetin Koruyucuları' diye slogan atmaya başladılar.' 'Diğer bir konu da
Genelkurmay Başkanı Kara Kuvvetleri Komutanı ile görüşürken Hilafetin kaldırılması ile ilgili törenlere niçin gittiniz, bana İsveç'e sorabilirdiniz' demiş. Bu adamla bizim aynı düşüncede olmamız mümkün değil.. Halbuki olaylar ondan sonra ne güzel gelişti.
Kıbrıs konusu ile ilgili yapılan gösteri. Bugün öğrencilerin Kızılay'da yaptığı YÖK aleyhindeki gösteri, hepsi halkın yavaş yavaş uyanmaya başladığının delili. Bu hareketler, yükü bizim üzerimizden alarak, bizim yasal düzende ve
demokrasi sınırları içinde kalmamızı sağlayacakken o bunu anlamıyor ve idrak edemiyor." şeklinde ibarelerin yazıldığı görüldü.
"Cumhuriyet Çalışma Grubu Devre Raporu-13 (0
8 Mart 2004)" başlıklı sunumda aydınlarla yüz yüze çalışmaları kapsamında; 3 Mart 2004 tarihinde
Ankara Ticaret Odası Tesislerinde Atatürkçü Düşünce Derneği'nin görünür ev sahipliğinde gerçekleştirildiği belirtilen ve bütün ulusal birlik çizgisindeki Sivil Toplum Kuruluşlarının
katılımı ile icra edilen 'Hilafetin İlgası ve Tevhid-i Tedrisat Kanununun 8O. Yılı ve Günümüz
Türkiye'si' konulu panelin icra edildiğinin anlatıldığı, ayrıca bahse konu panelin salon düzenlemesinin yanı sıra salonun dışında toplanan gençliğin organizasyonunun da Cumhuriyet Çalışma Grubu tarafından yapıldığı anlatılıyor.
GENELKURMAY BAŞKANI YURT DIŞINA ÇIKINCA İŞ ÇEVİRMİŞLER
Dönemin Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Hilmi Özkök, bu konularla ilgili Ergenekon savcılarına verdiği ifadelerde dikkat
çekici cümleler kurdu. "830 kalemi ve Haber alma ödeneği' olarak belirtilen ödenekler nelerdir; hangi amaçla kullanılır; bu ödenekleri kullanma yetkisi kimlerindir; bu ödenekler
Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde ise Şener Eruygur'un bu ödenekleri belirtildiği şekilde kullanma yetkisi var mıdır; şayet bu ödenekler Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde ise ve usulsüz olarak kullanılmışsa bu
usulsüzlük ve kullanılan paranın miktarı nasıl tespit edilebilir?" şeklindeki sorulara Özkök, "Jandarma Genel Komutanlığı'nın ödeneğinin ve bütçesinin ayrı olduğunu, harcamaları nasıl yaptıklarını ayrıntılı olarak bilemeyeceğini" söylüyor.
"3 Mart 2004 tarihinde Ankara'da ATO tesislerinde düzenlenen 'Hilafetin İlgası' isimli panel hakkında bilginiz var mı; bu panelin Cumhuriyet Çalışma Grubu tarafından düzenlendiğini biliyor musunuz; Özden Örnek'in günlüklerinde belirttiği gibi kuvvet komutanlarının bahse konu panele size sormadan gitmelerine tepki gösterdiniz mi ?
Panelin düzenlenmesi, desteklemesi ve katılım sağlanmasının amacı nedir ? Sizin bu konuda tepkiniz ne oldu ?" şeklindeki sorulara da Özkök, "Toplantının yapıldığı tarihte İsveç'te resmi bir ziyarette olduğunu, döndüğünde böyle bir toplantının olduğunu ve bu toplantıda AB aleyhine bazı konuşmaların yapıldığını sonradan öğrendiğini, ancak böyle bir konuşmanın yapıldığı yerde
Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının bulunmasına üzüntü duyduğunu, ancak bu durumu onlara ifade edip etmediğini hatırlamadığını, ayrıca, kendisi yokken yerine
Kara Kuvvetleri Komutanının vekalet ettiği için bu tür faaliyetler kendisinin takdiri olduğunu" belirtiyor.
Cumhuriyet Çalışma Grubu Teşkilat ve Faaliyetleri başlıklı sunumda; CÇG'nin yıkıcı, bölücü ve irticaî unsurlar ile bunların uzantılarının,
Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı giriştikleri
eylem ve faaliyetlerine karşı; (1)
toplumsal refleksi harekete geçirmek, (2) dezenformasyon ile mücadele etmek, (3) özel istihbarat bilgilerini üretmek, kullanmak ve arşivlemek ve (4) kurum kimliği adı altında yapılması mahzurlu olan ve fakat yapılması gereken eylem ve faaliyetleri organize etmek maksadıyla, 'Jandarma Genel Komutanı'nın emirleri' ile 'bizatihi
kontrol ve denetimleri' altında görev yapmak üzere kurulduğu aktarılıyor. (CİHAN)