Halk eski Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ı çok sevdi, çünkü onda biraz kendini buldu. Özal'ın Genel Sekreterliğini yapan emekli Org. Kemal Yamak Doğan Kitap'tan çıkan "Gölgede Kalan İzler ve Gölgeleşen Bizler" isimli kitabında, Özal'ın inançları konusundaki hassasiyeti konusunda ilginç detaylar veriyor. "Cuma namazlarını dışarıda halkın içinde kılıyordu... Bu da güvenliğini riske atıyordu... Konuyu kendisine açtığımızda şu cevabı verdi: Senelerdir kıldığım Cuma namazını, Cumhurbaşkanı oldum diye bırakacak mıyım?.. Bu mu laiklik?.. Ben, namazıma devam ederim." Özal'ın Cumhurbaşkanı olduktan sonra ilk sorunu Cuma namazı konusunda yaşadığını ifade eden Yamak, merhumun Cuma namazını bile sorun yapanlara sert tepki gösterdiğini kaydetti. Yamak, kitabında olayı şöyle anlatıyor:Özal, Cumhurbaşkanı olduktan sonra ilk sorun rahmetli Cumhurbaşkanının Cuma namazı için dışarıda bir camiye gidişiyle çıkmış, basın ve bazı çevreler ayağa kalkmıştı. Yazılar yazılıyor, telefonlar ediliyor ve konuşmalar yapılıyordu. Telefondaki tavsiyeler arasında hiç ummadığım kimselerden ve makamlardan evinde niye kılmıyor? diye soranlar bile vardı. Kendilerine izah ediyordum. Bu namaza gidişin devam eden aksi sedaları yanında, bizim için bir de güvenlik yönü vardı. Ama bu rahmetlinin hiç üzerinde durmadığı ve dikkate almadığı bir konuydu. Bütün bu tepkilere rahmetlinin cevabı tekti: "Benim senelerdir kıldığım Cuma namazını, Cumhurbaşkanı oldum diye bırakmam mı gerekiyor? Laiklik kavramı ve anlayışı bu mudur? Ben devam ederim" diyorlardı. Yamak, bunun üzerine Özal'a Muhafız Alayı'ndaki camide Cuma namazlarını kılmayı teklif ettiğini ve onun da bu teklifi sivil vatandaşların da camiye kabul edilmesi şartıyla kabul ettiğini yazıyor. Kemal Yamak anlatıyor: Cuma namazıyla ilgili gelen tepkilerden sonra Cumhurbaşkanının huzuruna çıktım. Konuyu özellikle güvenlik yönüne ağırlık vererek açtım. Ben Sayın Cumhurbaşkanım, Cuma namazlarını neden Muhafız Alayı?ndaki camide kılmıyorsunuz? Bu her şeyi halleder dedim. O da Muhafız Alayı'nda cami var mı, nasıl bir cami var? diye sordu. İzah ettim. Kılabilirim; ama bir sorum, bir de şartım var dediler ve Bu camiye askerlerden başka kimse alınmıyorsa, orada Cuma namazı kılmak serbest sayılmaz. Caiz de olmayabilir. Siviller de gelecek mi? diye sordular. Evet gelecek ve çoğunlukta da olabilecekler cevabım üzerine, peki demişlerdi. Daha sonra gerekli tedbirleri alarak camiye gelen sivillerin sayılarını çoğaltmıştım. Bir de Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan Cuma günleri için hoca görevlendirilmesini rica etmiştik. Rahmetli Ankara'da kaldığı sürede Cuma namazlarını bu camide kılıyordu. Demirel'in Cumhurbaşkanlığı döneminde, Köşk'teki restorasyon ve alayda yenilenen garnizon inşası sırasında, Muhafız Alayı için çok modern bir cami yapılarak hizmete sunulmuş bulunuyordu.