Yapımına 1450 yılında II. Murat döneminde başlanan ve
Fatih Sultan Mehmet döneminde tamamlanan
Edirne Sarayı daha sonra yapılan ilavelerle 3 milyon metrekarelik geniş bir alana ulaştı.
Osmanlı dönemindeki yapılan diğer saraylardan farklı olarak bir şehir şeklinde inşa edilen tek yapı Edirne Sarayı savaşlardan dolayı harabeye döndü. Zaman içerisinde önemli bir bölümü yok olan sarayın tekrar eski günlerine dönmesi için
kazı çalışmaları başlatıldı.
Trakya Üniversitesi Fen
Edebiyat Fakültesi
Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç. Dr. Mustafa Özer başkanlığında yapılan çalışmalar devam ediyor.
Temmuz ayında sarayın Kum Kasr-ı bölümüne ait hamamlarda ve mutfaklar bölümünde devam eden kazılarda günümüzün
modern şehircilik alt yapısının yaklaşık 550 yıl önce Osmanlı tarafından uygulandığı ortaya çıktı.
Şehir şeklinde inşa edilen Edirne Sarayı'nın
temiz su ihtiyacını karşılayan ve
atık suyu uzaklaştıran alt yapı şebekesinin kurulduğu belirlendi.550 yıl önceki kullanılan su nakil sistemini günümüzün su şebekesinden ayıran özelliği kullanılan malzemenin farklı olması.
OSMANLI ALT YAPI KONUSUNDA CİDDİ ÇALIŞMALAR YAPMIŞ
Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Özer, yapılan kazıların Osmanlı'nın alt yapı hususunda ciddi ilerlemeler kat ettiğini gösterdiğini belirtti.
Kazı çalışmalarının kum kasrına ait hamam ile saray mutfağının bulunduğu alanda devam ettiğini ifade eden Özer, bu çalışmalar sırasında pek çok alt yapı izine rastladıklarını söyledi.
Özer, "Edirne Yeni Sarayı'nın Kum Kasrı Hamamı Matba-ı Amire'de yaptığımız arkeolojik kazılar sonucunda ortaya çıkarılan alt yapı sistemlerinin günümüzde belediyelerin yaptığı alt yapı sistemleriyle ilişkili olduğunu görüyoruz. Aslında mantık olarak aynı olan atık su,
temiz su bağlantıları ve bunların yapılardan uzaklaştırılması yakınlara getirilmesi yöntemleri aynı olduğunu sadece kullanılan malzemelerin farklı olduğunu görüyoruz." diye konuştu.
Yrd. Doç. Dr. Mustafa Özer, 1450'li yıllarda yapıldığını bildikleri her iki yapıda ve çevresindeki mekânlarda karşılaştıkları bu alt yapıya ait izlerin kendilerine Osmanlı mimarisi ve şehircilik anlayışını gösteren önemli veriler olduğunu ifade etti. Özer, "Bu veriler Osmanlı şehirciliğinin önemli bir göstergesi durumda. Ve alt yapısı hususunda çok ciddi ilerlemeler kat ettiği bizlere göstermektedir." dedi.
(CİHAN)