Kendisinde ileri derecede antisosyal kişilik bozukluğu bulunduğunu ifade eden Gürbüz, ağabeyini öldürmekten 4 yıl
hapis yattığını ve afla serbest kaldığını söyledi.
Ergenekon soruşturmasına tutuklanan
Osman Gürbüz,
mahkemede verdiği ifadesinde
Danıştay saldırganı
Alparslan Arslan,
Muzaffer Tekin,
Abdullah Çatlı,
Korkut Eken gibi isimleri tanımadığını savundu.
Gürbüz,
Necip Hablemitoğlu cinayetiyle ilgisi bulunmadığını kaydetti. Kendisinin bulunduğu durumdan daha kompleks bir yapının niçin yakıştırıldığını bilmediğini anlatan Gürbüz, "Benim devletle irtibatlandırdığım
telefon konuşmaları bana ait bir kusurdur." dedi.
Taksim Sıraselviler'de Habil Küçük adlı
emekli bir
general ile ortak iş yaptığını kaydeden Gürbüz, işyerinde kendisine ait bir kısım silahları sakladığını ifade etti.
Habil Küçük'ün
Veli Küçük ile akraba olup olmadığını bilmediğini ileri süren Gürbüz, "Bildiğim kadarıyla Habil Küçük, Adapazarlı. Ben o sırada ağabeyimi öldürmekten aranıyordum. Daha sonra yakalandım. 4 yıl yattım. Af sebebiyle çıktım." diye konuştu.
Askerlik yapmadığını belirten Gürbüz, "Çünkü hakkımda ileri derecede antisosyal kişilik bozukluğu vardır. Bu raporu
İstanbul GATA'dan aldım. Ancak kimin tarafından düzenlendiğini hatırlamıyorum." şeklinde konuştu.
Kuvay-i Milliye Derneği'ne üye olduğunu belirten Gürbüz, dernekten birinin kendisini devlet adına ajanlık yaptığını Fikri Karadağ'a aktarınca, Fikri Karadağ'ın gıyabında "Onun kafasını koparırım" dediğini kaydetti.
Gürbüz daha sonra bu dernekten ayrıldığını söyledi.
Sedat Peker ile de birlikteliği olmadığını anlatan Gürbüz, "Bunu da hiç kimse ispat edemez. Ben 1997'de yakalandığımda tüm bildiklerimi Baltalimanı'ndaki Kemik Hastanesi'nde ve
Beyoğlu Adliyesi'nde savcıya anlattım. Bu anlattığım konular sanıyorum Türkiye'de bazı insanları rahatsız etti. Sedat Peker bu olaylardan sonra beni hasım belledi. Hatta Kemer'de beni vurdurtmak için adam tuttuğunu duydum." diye konuştu.
CİHAN